Gazete Emek- MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, partisinin Meclis'teki grup toplantısında açıklamalarda bulundu. 

 

 

 

Bahçeli'nin konuşmasında öne çıkan kısımlar şöyle:

 

"Tehditlere boyun eğen milletlerin kaçırdıkları fırsatlar onları sömürülen, kafeslenen ilkel bir duruma sürüklenmelerine neden olmuştur. Tarih sadece muktedirlerin yazdığı, muzafferlerin yaptığı sürükleyici bir serüven olmayıp, onuruna düşkün zulme düşman toplum ve milletlerin marifetidir. Böylesi bir hakikate en layık millet büyük Türk milletidir. Akan tarih nehrinin içinden Türk milletini çıkardığınızda geriye hiçbir şey kalmayacaktır.

 

Ne kadar geriye bakarsak o kadar uzak geleceği görebileceğimizin idrakinde olduk. Millete adanmış, ecdada vakfedilmiş, tarihe mal olmuş bir mücadele şerefiyle siyasetin temelini oluşturduk. MHP bir millet eseri, bir irade estetiğidir. Dışımız milletle, içimiz de Allah'la beraberdir. İlkelerimizden taviz vermeden ilerliyoruz. Düğüm içindeki düğümleri çöze çöze hızımıza hız, gücümüze güç katıyoruz. MHP, teşkilat kapasitesi, fikir kalıbı, siyaset kalitesiyle şükürler olsun ki gıpta edilecek bir seviyededir.

 

RUSYA-UKRAYNA KRİZİ

 

Dünya nefesini tutmuş Rusya, Ukrayna arasındaki yüksek tansiyonun ağır sonuçlarına, neden olacağı küresel alaboraya odaklanmıştır. ABD'den Avrupa'ya alarm zilleri şiddetle çalmaktadır. Bu iki ülkenin sıcak bir çatışmaya girmesi büyük bir risk ve tehdittir. ABD Başkanı Biden'ın dünya savaşı ihtimalini telaffuz etmesi, covid salgınından çok daha vahim bir tehlikenin ayak sesi, krizin çok geniş bir coğrafyaya yayılabileceğinin ön haberidir. Böylesi bir cinayete hiçbir ülke kalkışmamalıdır.

 

Muhatap devlet veya hükümet başkanlarının gün aşırı görüşmeleri, liderlerin telefon diplomasileri, biri biterken diğeri başlayan görüşmeler beklenen yumuşamayı sağlayamamıştır. Rusya Dışişleri Bakanı'nın 'Müzakereler için ışık görüyoruz' açıklaması önemlidir.

 

Rusya-Ukrayna kutuplaşması yalnızca bu iki ülkenin sorunu olmaktan çıkmış, dünyanın kafa yorduğu bir numaralı gündem konusu haline gelmiştir. Bir yanda krizin kademe kademe artışını kışkırtan ülkeler varken, diğer yandan gerginliğinin yatışmasını arzulayan ülkeler bulunmaktadır. Türkiye bu ikinci seçenekte yer alan ülkelerin başını çekmektedir.

 

Putin'in arabuluculuk hevesine kapılan Macron'u 4.5 metrelik masanın ucuna oturtması manidar bulunmuştur. Biden'ın, Rusya işgal ederse Almanya ile birlikte müdahale ederiz açıklaması, Polonya'ya askeri birlik göndermesi, silah yüklü 14'üncü uçağı indirmesi gerilimi diri tutan marazi adımlardır. Ortamı geren ABD, Kiev Büyükelçiliği'ni boşaltmanın yanı sıra vatandaşlarını Ukrayna'dan ayrılmaya çağırmıştır. Ukrayna'da süre gelen panik havasının sürdürülmesi sistematik şekilde ilerletilmektedir.

 

Temennimiz Rusya ile Ukrayna'nın silahlardan elini çekmesidir. Rusya'nın Belarus'taki askeri tatbikatları, Ukrayna sınırındaki devasa askeri varlığı akıllara her türlü kötü senaryoyu getirmektedir. Kafkasya'daki bir savaşın kazananı olmayacaktır. Her ülkenin hanesine kayıplar az ya da çok yazılacaktır.

 

MHP, bu sıkıntılı günlerde devletimizin ve hükümetimizin sonuna kadar yanındadır. Tarafı da barıştır.

 

Ahmet Cevdet Paşa, Kırım Harbi sırasında fırsatçıların, asker cephedeyken vurgunculuk yaptıklarını yazmış ve bundan şikayet etmişti. Un yoktu, ekmek pahalıydı, İstanbul'a karaborsa egemendi. Düşman postalları topraklarımızı çiğnerken hayat pahalılığı insanımızı canından bezdirmişti. Felaketten istifade edip arsa toplayanlar ön plandaydı.

 

"YIKICI ARTIŞLARIN ÖNÜNE GEÇMELİYİZ"

 

Fırsatçılara göz açtırılmamalıdır, Stokçuların üzerine gidilmelidir. Temel gıda ürünlerindeki yüzde 8 KDV yüzde 1'e çekilmiştir. Temel gıdaların fiyatları yüzde 7 ucuzlamıştır. Bu ürünlerin enflasyon sepetinde önemli bir ağırlığı olduğu malumunuzdur. Devlet üzerine düşeni yapmıştır. Sektör indirimleri ile temel gıdalardaki fiyat düşüşleri vatandaşlarımıza can suyu olacaktır. İndirime gitmeyenlere en ağır cezalar uygulanmalıdır. Her sektör taşın altına elini koyması şarttır. Enflasyon ile savaş geniş bir katılımla icra edilmelidir. Bu canavarın kafasının ezilmesi milletimizin temel arzusudur. Hayat yükü altında tek bir insanımızın yaşamasını kabul edemeyiz.

 

Bilhassa elektrik ve doğal gaz fiyatlarındaki yıkıcı artışların önüne geçmeliyiz. Hükümetin çalışmalarını takdirle karşılıyoruz. Üzerimize düşen desteği sonuna kadar vereceğiz. Son günlerde elektrik faturalarındaki artışlar vatandaşlarımızı bilindiği üzere çok rahatsız etmiştir.

 

Elektriği satan dağıtım şirketleri olmayıp görevli tedarik şirketleridir. Görevli tedarik şirketlerinin tarifeleri de EPDK tarafından belirlenmektedir. Elektrik şirketlerinin zam yapması mümkün değildir. Arıza bakım ve onarım işlerini yapmak, bağlantı taleplerini karşılamak, sistem kullanıcılarına ayrım gözetmeksizin bağlantı hizmetlerini sunmaktır.

 

TEDAŞ'a denetim yetkisi tekraren geri verilmelidir. Elektrik dağıtımının devlet eliyle yapılması maruz kaldığımız sorunları hafifletecektir.

 

KILIÇDAROĞLU'NU HEDEF ALDI

 

CHP Genel Başkanının "fatura ödemeyeceğim" sözü yasadışı bir eylemin, sivil itaatsizlik kılıflı bir isyan teşebbüsünün, siyasi bir hezeyanın mahsulüdür. Ödemezse sonucu bellidir. Elektriği derhal kesilmelidir. CHP Genel Başkanına öncelikle HDP'nin destek vermesi kirli ilişkiler ağını bir kez daha somutlandırmıştır. "Fatura ödemem" çıkışı bir protesto değil provokasyondur.

 

Elbette Kılıçdaroğlu'nun karanlıkta kalması istemeyeceğimiz bir durumdur. Yeni adımlar atacağından bahsetmişsin, layık olduğun cevabı hemen alırsın. CHP Genel Başkanı, Kandil'e uzak ve mesafeli hiç değildir. CHP'nin trafosu, ana şebekesi Kandil'dir. Türk milleti teröristlerin Kandil'ine Türk bayrağını dikecek, Kılıçdaroğlu'nun Kandil'ini de başına geçirecek.

 

Ne CHP ne de diğer zillet paydaşlarının küresel konular hakkında tek kelime ettiklerine şahit olan yoktur. Bunların işi gücü masa etrafında ömür tüketmektir.

 

6 PARTİNİN BULUŞMASI

 

Ne CHP ne de diğer zillet paydaşlarının küresel konular hakkında tek kelime ettiklerine şahit olan yoktur. Bunların işi gücü masa etrafında ömür tüketmektir. Dış politikada çıtları çıkmaz, esameleri okunmaz, bir CHP'linin herhangi bir ittifak ortağının milli bir duruşla itiraz ettiği görülmemiştir. Zillet ittifakı akşam yatıyor güçlendirilmiş parlamenter sistem diyor, sabah kalkıyor aynı ezberi tekrarlıyor. Politikaları yok, geleceğe dair en ufak bir planları yok. Oturma düzenin nasıl olacağını günlerce konuştular. Yeni bir şey söylemekten, ortak bir siyasi program üretmekten mahrumiyetlerinin ileri düzeyde olduğu bir kez daha anlaşılmıştır. Görünüşte 6, gerçekte 7 partinin bir siyasi dağılma içinde oldukları bir kez daha görülmüştür. Eskiye dönme niyeti reform değildir. Zillet ittifakı havlu atmıştır. Yapılan açıklamada yeni ve dişe dokunur hiçbir şey yoktur.

 

Hiç mi hazırlık yapmadınız? Açıklamada çok daha vahim savrulmalar vardır. Avrupa Konseyi'nin ve Avrupa Birliği'nin normlarına bağlı kalacaklarmış. Bu nasıl bir gayri milliliktir. Bu kadar mı yabancılaştınız? Bahsedilen bu normlar nelerden ibarettir? Açıklasınlar da öğrenelim. Türkiye'nin aleyhtarı tutumuna destek olacaklar mı? Şimdi bu toplantıyla ilgili bir değerlendirmeyi size sunmak istiyorum. Bu kara kalem çizilmiş bir şey. Burada 6 yuvarlak masa, altında HDP, onun ayaklarının altında Avrupa Konseyi ve ABD var. Masa dikdörtgen olsa 4 ayağı olurdu ama yuvarlak olunca ayak 1, o da gizli ayak. O da HDP. Şu hale bakın! 6'lı ganyan, HDP ve Avrupa Konseyi, ABD, AB. Bunların normlarına kalacakmış. Birleştikleri yer HDP, kullandıkları yer altılı ganyan.

 

Bizim için tek geçerli norm, Türkiye normudur. Herkesin kendini eşit gördüğü, demokratik bir Türkiye'yi kurmak istiyorlarmış. Bunu külahıma anlatsınlar.

 

Bizim masamız yuvarlak değil köşelidir. Bunların 6'sını toplasanız bir etmez ama bizim Cumhur duruşumuz dünyaya en güçlü cevaptır.

Kaynak: Cumhuriyet 

Editör: TE Bilişim