Gazete Emek - Amedpsor'un Kulübü'nün resmi mağazası Amedstore'da 5 ay boyunca çalışan Nazenin Epözdemir isimli kadın haksız şekilde işten çıkarıldığını iddia etti. Epözdemir'in paylaşımına Amedspor Başkanı Selahattin Yıldırım cevap verdi. Yıldırım, performansa dayalı bir işten çıkarılma olduğunu iddia ederek, "Üzerimizdeki kamburlardan kurtularakta kulübümüzün önünü açmakla sorumluyuz" dedi.

Sosyal medya hesabından açıklamalar yapan Epözdemir, haksız bir şekilde işten çıkarıldığını belirterek, "Ben Nazenin Epözdemir. Yaklaşık 5 aydır Amedspor kulübünün mağazası Amedstore’da çalışmaktayım.Çalışma koşullarımı ve usulsüz noktaları sırf kulübü zarara uğratmamak adına ve bu yazıyı farklı yere çekecek insanları mutlu etmemek, kendime bunu yakıştırmadığım için belirtmeyeceğim." ifadelerini kullandı. Amedspor başkanı ise cevabında, "Başta da belirttiğim gibi Kulübümüzün TEK GELİR KAYNAĞI olan store mağazamızda yaklaşık 3 ay çalışan arkadaşımız performansa dayalı olarak yeterli görülmemiş olup bütün hak ve hukuku ödenerek iş akdi feshedilmiştir. Ayrıca kulübümüz de ve store mağazamızda ne benim ne de yönetici arkadaşlarımın hiç bir yakını çalışmamaktadır. Bizler çalışanların haklarına saygı duymakla beraber üzerimizdeki kamburlardan kurtularakta kulübümüzün önünü açmakla sorumluyuz." ifadelerini kullandı.

NAZENİN EPÖZDEMİR'İN AÇIKLAMASI

Nazenin Epözdemir, sosyal medya hesabında şu paylaşımları yaptı:

Niyetim yazımda da belli olacaktır, yine de peşinen dile getiriyorum; Asla ve asla bu şerefli kulübü, Amed adını hakkıyla yaşatan değeri kötülemek değil, aksine kulübün menfaati için, bir şeylerin değişmesini beklediğim için, kırıldığım ve haksızlığa uğradığım için liyakat umduğum için, tüm gerçeklikleri kulübün asıl sahibi olan siz değerli insanlarla paylaşmak istiyorum. 

Diyarbakır’da öğrencilik hayatımı yürütürken, aileme yük olmamak adına -imkanları olmasına rağmen- kendi ayaklarımın üstünde durmayı “emek” bilen, bu değerle yaşayan emek vereceği yeri de bu değerde seçen, -seçtiğini düşünen-  bir gencim. Bugün, hiçbir sebep yokken, kulüpte yeni “yönetici” ünvanı kazanmış bir şahsın kendi yakınını işe başlatması ve bundan dolayı oluşan “çalışan fazlalığı” sebebiyle işimden edildim. Yaklaşık iki hafta önce, covid temaslı bir çalışma arkadaşımın karantinasıyla birlikte sağlık durumumdan şüphelendiğim için yöneticilerin onayıyla covid testi olmak icin işten ayrıldım. 

Testim negatif çıktı fakat hasta olduğum için birkaç gün işe gitmedim. zaten kendileri de uygun olanın bu olduğunu söylemişlerdi. Mağazaya yönetici pozisyonunda koydukları kadın çalışma arkadaşımız beni arayarak “işten çıkarılmak gibi bir durumumuz olabilir, gitmesek mi” diye ikilemde bırakan bir cümle kurdu. Akabinde birkaç gün işe gitmedim, ne olduğunu anlayamadım. 

Gelip gelmeme durumum için tekrar arandığımda  en azından bu kuşkulu durumun son bulması adına işe gitme kararı verdim. Amedspor kulübünün muhasebecisi, Amedstore ile ilgilenen -yeni bu göreve getirilen- bahsettiğim bu yönetici kişi bu süre zarfında kendi yakınını, hasta olmamız sebebiyle destek olması adına işyerine çağırmış fakat sanırım niyeti; mağaza yöneticisinin de, gelen kişinin de söylediğine göre- kendinden birini mağazada tutmakmış :) bu sebeple aylardır verdiğim emek hiç yerine konulmuş, işten çıkarılmışım. 5 ay boyunca çalıştığım yerle veya yaptığım işle ilgili gerek yönetici gerek müşteri/taraftar adına hiçbir şikayet almadım. Bu kulüp benim kulübümdür, bu mağaza benim mağazamdır, bu formanın üstündeki arma, bu değer benim değerimdir düşüncesiyle da bir öğrenciyim, dilersem başka yerde çalışır, dilersem eğitim burslarımla, ailemin desteğiyle geçinir, dümdüz bir öğrencilik hayatı da yaşayabilirim. Bu işte veya bir işte çalışmak veya çalışmamak hayati bir önem taşımaz benim için.

Benim için hayati önem taşıyan şey; “Tüm farkı yaratan, kutsal olan, öncül olan emektir.” Bu demek değildir ki tüm bunlara rağmen bu muameleyi ben veya bir başka çalışan görmeli; insanların iş bulamadığı, bunca ekonomik sıkıntıyla boğuştuğu Nazenîn öğrencilerin bir kitap almakta zorlandığı durumda, herhangi bir insanın birdenbire işine son verilsin. Halkın takımı bu değil, Amedspor duruşu bu değil, siz başa gelenler belirlemez bu değeri. Gelecekte bir hukukçu olma ideali taşıyan genç bir kadın olarak, tüm bilinçliliğimle, Tüm haklarımı kullanabilecekken, kişi ve kişiler için Amedspor’a küsecek, kulübün aleyhine işleyecek hale getirecek biri değilim.

Tüm bu yazdıklarım ve yazacaklarımdan, yönetimin tümüne olan bu sitemden, sadece kulübün Asbaşkanı olan CAHİT AKIN’ı ayırıyorum. Güleryüzü, insaniyeti, Babacan tavrı sebebiyle, insanı insan, emeği emek gören bir büyüğümüzdür. Kendisinin bu gibi durumlardan bihaber olduğunu düşünerek, duruş ve kişiliğine saygı duyuyorum. Onu katmak benim ayıbım, kalan bu çirkinlikleri söylememek de yine benim ayıbım olur. Bu sebeple diyorum ki; Amedspor babanızın malı değildir. Amedspor sizin şirketlerinizin ve imajınızın tanıtımı ve rantı değildir, Amedspor sizin başa gelip dilediğiniz gibi atlı koşturduğunuz yer, emeği olan insanın yerine sırf kendinden birilerini koymak adına hiç edildiği yer değildir

Amedspor günde 2-3 saat mesaiyle maaş alanların, saatlerini video izlemekle geçirenlerin yerinde tutulup, emek verenlerin gittiği yer, gelen ürünü sayma tenezzülünde bile bulunmayan insanların yönettiği yer değildir. Almanya’dan Fransa’dan, dünyanın her yerinden takımına destek için kalkıp gelmiş insanların asık suratla döndükleri yer değildir.
Nazenîn Türkiye’nin başka bir ucundan, bambaşka bir duyguyla bu onurlu, kadim şehre gelen bir öğrencinin, bir emekçinin, bir gencin, keyfi muameleyle işinden edildiği, o çok sevdiği değerin gözünde anlamsızlaştırılmaya çabalandığı yer değildir. Amedspor bizimdir. 15 yaşındaki gariban çocukla 15 tl si çıkışmayınca pazarlık yapılan yer değildir, cebindekini getirip “takımıma destek” diye gülümseyenlerindir.

Nazenîn kendi hatasıyla formanın küçücük, ufacık bir baskı hatasında kendi malına zarar gelmiş diye düşünenlerindir, senelerin umursamaz birikimi olan depodaki yüzlerce defolu ürünü görmesine rağmen o kendi küçücük hatasındaki formanın parasını ödemeyi teklif edenlerindir. Aldığı asgari ücretin çeyreği kadar büyük bir kısmını Amedspor’a destek vermek için vazgeçenlerindir. Cebindeki harçlıkla maç biletinin fiyatına sitem edip yine de maça giden 15-25 yaş aralığındaki gençlerindir. “Amedspor’da çalışıyorsun, Kürtçeni geliştir” diye bizi kibar bir şekilde azarlayan, incitmeden dil ve değer aşılayan  saygıdeğer   büyüklerimizindir.

NazenînAmedspor sizin gibilerin değil, bizim değerimizdir. Bu değeri yerinizi sağlamlaştırmak için, egolarınızı tatmin etmek için, kendi menfaatleriniz için kirletmeyin.

NAZENİN EPÖZDEMİR'İN AÇIKLAMASINA TARAFTAR GRUPLARINDAN DESTEK

Amedspor taraftar gruplarından Barikat yaptığı açıklamada haksızlıkların karşısında olduklarını vurgulayarak,"İşçinin emekçinin hakkını kutsal gören bizler, şayet böyle bir durum yaşanmış ise genç kardeşimize yapılan haksızlığın karşısında olacağımızı belirtiyor, konunun muhtaplarından bir cevap bekliyoruz. Amedspor emekçilerinin sendikası Barikat'tır hiç kimse değerlerimizi yok sayamaz." dedi.

AMEDSPOR BAŞKANI: ÜZERİMİZDEKİ KAMBURLARDAN KURTULMAYA ÇALIŞIYORUZ

Nazenin Epözdemir'in iddialarına Amedspor Başkanı Selahattin Yıldırım sosyal medya hesabından cevap verdi. Yıldırım, Epözdemir'in performansının yetersiz olduğu için işten çıkarıldığını iddia ederek şu açıklamayı yaptı:

İki gündür sosyal medyada kulübümüzün tek gelir kaynağı olan Store mağazamızdan işten ayrılan bir arkadaşımızın yaptığı paylaşımlar üzerine bir açıklama yapma gereği duyuyorum. 
Başta da belirttiğim gibi Kulübümüzün TEK GELİR KAYNAĞI olan store mağazamızda yaklaşık 3 ay çalışan arkadaşımız performansa dayalı olarak yeterli görülmemiş olup bütün hak ve hukuku ödenerek iş akdi feshedilmiştir.

Ayrıca kulübümüz de ve store mağazamızda ne benim ne de yönetici arkadaşlarımın hiç bir yakını çalışmamaktadır. Bizler çalışanların haklarına saygı duymakla beraber üzerimizdeki kamburlardan kurtularakta kulübümüzün önünü açmakla sorumluyuz. Amedspor camiasına saygı ve sevgilerimle … 

AMEDSPOR BAŞKANININ AÇIKLAMASINA NAZENİN EPÖZDEMİR'DEN CEVAP

Nazenin Epözdemir, Amedspor Başkanı Selahattin Yıldırım'ın açıklamasına Amedspor yöneticileri ile yaptığı yazışmalarla cevap verdi. 

Epözdemir'in Yıldırım'a cevabı şu şekilde:

Profesyonellikten o kadar uzak bir tavrınız var ki, ilk önce çocukluğunuza inip size “merhaba” kelimesinden başlatmak gerek. Normal şartlarda bir insana bu kelimeyi bile kullanmakta zorluk çeken birisiniz. Bu sebeple hiç kişiselleştirmeye dökmeden bir şeyler paylaşmak istiyorum.

İki gündür sosyal medyada kulübümüzün tek gelir kaynağı olan Store mağazamızdan işten ayrılan bir arkadaşımızın yaptığı paylaşımlar üzerine bir açıklama yapma gereği duyuyorum. 
Öncelikle tüm işyerlerinde deneme süreci -tam emin olmamakla beraber- 1-2 ay olması gerek. Bir çalışanın performans ve yeterliliği 1 ay gibi bir sürede anlaşılır, 5 ayda değil. Yine çıkarabilir, İşyerinde yetersiz görülen kişi uyarılır, bir sebebi vardır ve söylenir.

Uyarı sonucu hala devam ediyorsa iş akdinin feshi verilir. Bana herhangi bir uyarı gelmedi. Çünkü uyarılacak bir çalışmam yoktu. Benim çalışmamı değerlendirebilmek için, benimle çalışan arkadaşların fikri gerekir, şahit gerekir.

Kendimden o kadar eminim ki, benim sürem içerisinde benimle çalışmış her insanla yüzyüze de gelir, fikirlerini belirten yazı da paylaşabilirim.Bu açıklamayı yapacak kadar utanması olmayan bir yönetimin arkadaşlarımın işine de son vermesi hakkında şüpheliyim.

Neyseki şerefli insanlarımızın, taraftar gruplarımızın buna izin vermeyeceğini, haklının, gerçeğin ne olduğunu görecekleri için el atacaklarını düşünerek hem kendim hem arkadaşlarım için bu atılan iftira üzerine bazı şeyleri paylaşmak zorundayım.


 

Editör: TE Bilişim