Gazete Emek-İran’a yönelik Amerikan yaptırımlarını Amerikan finans sistemini kullanarak ve Türkiye’de hükümet yetkililerinden yardım alarak delme suçlamasıyla görülen davada 2. gün geride kalıyor.  son anda sanık sandalyesinden tanık sandalyesine ‘transfer’ olan İranlı işadamı Reza Zarrab dikkat çekici ifadelerde bulundu.. Zarrab bugün ise Özelikle Cumhurbaşkanı Erdoğan'a ilişkin ifadeleri çok konuşuldu. İşte 2. günde dakika dakika mahkemede yaşananlar:

'Alacacı kârdan Zafer Çağlayan'a pay verdiğimi de biliyordu'
Zarrab kuyumcu Ahmet Alacacı'yla rekabete dönüşen ilişkisini anlatıyor:

İlk başta onun şirketlerini de kullanıyordum, daha sonraları İran'la kendi ticaretine başladı."
Alacacı kârdan Zafer Çağlayan'a pay verdiğimi de biliyordu, ücretimin onundan daha çok olduğunu da. [...] Kimseye ödeme yapmadığı için pazara bizimkinden çok daha düşük bir fiyat koyuyordu."

0:18
Zarrab: Atilla'ya gıdanın altın ticaretinden farklı olacağını anlatmaya çalıştım
Mehmet Hakan Atilla ile telefon görüşmesinin ses kaydı dinletildi.

Zarrab'ın kayıtlarda Atilla'ya "Gıda işi altından biraz farklı" dediği duyuluyor.

Zarrab kayda ilişkin şunları söyledi:

Hakan Süleyman Bey'le olan görüşmemin sonucunda gıda ticaretinin başlayacağını biliyordu. Ancak burada (Hakan) Atilla'ya gıda ticaretinin çok daha farklı olacağını açıklamaya çalışıyorum."
Çünkü altınlaTürkiye'den dışarıya ihracat yapılabiliyor. Gıda işindeyse, Dubai'den transit yollarla İran'a gönderiliyor gibi görünecekti"


0:02
'Sevgili müdürüm, gıda ticaretine bugün başladım'
Zarrab ile Süleyman Aslan arasında geçen WhatsApp mesajlaşmalarından:

"Sevgili müdürüm, gıdayı (gıda ticaretini) bugün başlattım."

0:00
Zarrab-Happani telefon görüşmesi

Zarrab'ın şirketlerinde çalışan Abdullah Happani'yle telefon görüşmesi kaydı da delil olarak dosyaya konulmak istendi.

Kayıtlara göre Happani Zarrab'a gıda alım satım işlemlerinden bahsediyor:

"İstersen (Zarrab'a ait) şirket üzerinden hemen başlayalım şu işe"

Ancak Zarrab, bunu hayata geçirmediğini söyledi.

'Altın ticareti sonlanınca yeni bir yöntem bulmamız gerekti'
Zarrab'ın ifadesine göre altın ticareti ABD'nin müdahalesiyle sonlandı.

Zarrab ve Süleyman Aslan "gıda ticareti" gibi yollarla transferleri sürdürmek gibi başka yolları tartışmaya başladı.

"Peki ondan sonra ne yapmaya karar verdiniz?" sorusuna Zarrab şöyle yanıt verdi:

Nisan 2013'ten itibaren yeni bir yöntem, yeni bir sistem bulmamız gerekecekti."

Reza Zarrab'ın anlattığı İran'la altın ticareti mekanizması nasıl işliyordu?

 23:47 
'Altın ticareti sonlanınca yeni bir yöntem bulmamız gerekti'
Zarrab'ın ifadesine göre altın ticareti ABD'nin müdahalesiyle sonlandı.

Zarrab ve Süleyman Aslan "gıda ticareti" gibi yollarla transferleri sürdürmek gibi başka yolları tartışmaya başladı.

"Peki ondan sonra ne yapmaya karar verdiniz?" sorusuna Zarrab şöyle yanıt verdi:

Nisan 2013'ten itibaren yeni bir yöntem, yeni bir sistem bulmamız gerekecekti."

 23:36 

Zarrab: Hakan Atilla ile birbirimize ulaşmamız gereken birçok durum oldu
Zarrab Mehmet Hakan Atilla'yla ilgili ifadesinden:

Hakan Atilla'ya ulaşmamız gerektiği ya da onun bize ulaşmaya ihtiyaç duyduğu birçok durum oldu.

Savcılar, Zarrab ve sanık Mehmet Hakan Atilla arasında geçen ve İran'la para ticaretinin konuşulduğu belirtilen bir görüşmenin ses kaydını dinletti.

23:10 

Atilla'nın avukatından itiraz, duruşmaya 5 dakika ara

Hakan Atilla'nın avukatı Whatsapp görüşmelerinin delil olarak sunulmasına itiraz etti.

Duruşmaya beş dakika ara verildi.
23:06 
Zarrab-Süleyman Aslan whatsapp kayıtları: 'Hassas meseleleri, özel konuları konuşuyorduk'
Duruşmanın seyri yeniden Süleyman Aslan - Zarrab bağlantısına döndü.

İkili arasındaki Whatsapp görüşmelerinin kayıtları, delil olarak sunuluyor.

Zarrab, Süleyman Aslan'la neler konuştukları sorulduğunda "Hassas konular, özel konular, önemli meseleler" dedi.

Zarrab-Süleyman Aslan whatsapp kayıtları: 'Hassas meseleleri, özel konuları konuşuyorduk'

Duruşmanın seyri yeniden Süleyman Aslan - Zarrab bağlantısına döndü.

İkili arasındaki Whatsapp görüşmelerinin kayıtları, kanıt olarak giriliyor.

Zarrab, Süleyman Aslan'la neler konuştukları sorulduğunda "Hassas konular, özel konular, önemli meseleler" dedi.

22:41

'Çin İran bağlantısını fark ettiğinde işlemleri durdurdu'
Zarrab'ın ifadesi, Rüçhan Bayar ile yaptığı telefon görüşmesinin kayıtlarıyla devam etti

Bayar Zarrab'ın sağ kolu olarak da biliniyordu.

17 Aralık rüşvet ve yolsuzluk soruşturması kapsamında tutuklanan Rüçhan Bayar daha sonra tahliye edimişti.

İş adamının ifadesine göre, Bayar Çin bankalarındaki bağlantılarının "Halkbank'ta yapılan ticareti Çin'de yapamayacaklarını" söylediğini, Zarrab'a iletti.

İran'la olan para transferlerinin benzerini Çin'de yapmayı başaramayacaklarını anladıklarında, (Eski Halkbank Genel Müdürü Süleyman Aslan) gibi yönetici pozisyonundaki Çinli bir yetkiliye rüşvet vermenin tek yol olduğuna kanaat getirdiler.

Zarrab, "Çinlilerin para ticaretinin İran'la ilgili olduğunu anladığındaysa işlemleri durduğunu" belirtti.

Muammer Güler'in oğlundan yardım istedim'

Çin'deki şirketi üzerinden yaptığı transflerin İran’la bağlantısından endişe ettiklerini söyleyen Zarrab, dönemin İçişleri Bakanı Muammer Güler’in oğlu Barış Güler’den yardım istediğini söyledi.

Güler'in bir dönem kendi şirketi için çalıştığını ifade etti.

Barış Güler ile Whatsapp üzerinden telefonlaştığını ve mesajlaştığını, aynı zamanda yüz yüze buluştuklarını da sözlerine ekledi.

 22:41

'Çin İran bağlantısını fark ettiğinde işlemleri durdurdu'

Zarrab'ın ifadesi, Rüçhan Bayar ile yaptığı telefon görüşmesinin kayıtlarıyla devam etti

Bayar Zarrab'ın sağ kolu olarak da biliniyordu.

17 Aralık rüşvet ve yolsuzluk soruşturması kapsamında tutuklanan Rüçhan Bayar daha sonra tahliye edimişti.

İş adamının ifadesine göre, Bayar Çin bankalarındaki bağlantılarının "Halkbank'ta yapılan ticareti Çin'de yapamayacaklarını" söylediğini, Zarrab'a iletti.

İran'la olan para transferlerinin benzerini Çin'de yapmayı başaramayacaklarını anladıklarında, (Eski Halkbank Genel Müdürü Süleyman Aslan) gibi yönetici pozisyonundaki Çinli bir yetkiliye rüşvet vermenin tek yol olduğuna kanaat getirdiler.

Zarrab, "Çinlilerin para ticaretinin İran'la ilgili olduğunu anladığındaysa işlemleri durduğunu" belirtti.

22:20

'Muammer Güler'in oğlundan yardım istedim'
Çin'deki şirketi üzerinden yaptığı transflerin İran’la bağlantısından endişe ettiklerini söyleyen Zarrab, dönemin İçişleri Bakanı Muammer Güler’in oğlu Barış Güler’den yardım istediğini söyledi.

Güler'in bir dönem kendi şirketi için çalıştığını ifade etti.

Barış Güler ile Whatsapp üzerinden telefonlaştığını ve mesajlaştığını, aynı zamanda yüz yüze buluştuklarını da sözlerine ekledi.

 22:15

Duruşma savcısı, ikinci oturuma Zarrab'ın Çin'deki şirketi üzerinden yaptığı işlemleri sorarak başladı.

Savcı: Bu e-mail'deki ifadeler, Çin'deki şirketinle mi bağlantılı?

Zarrab: Evet, İran'la ticaret ile ilgili

22:05

Duruşmada ara bitti, Zarrab tanık kürsüsüne döndü

Zarrab'ın tanık olduğu duruşmada verilen ara sona erdi.

Zarrab kısa bir gecikmeden sonra tanık kürsüsüne geldi. Jüri üyeleri bekleniyor.

Reuters haber ajansına konuşan bir Ziraat Bankası yetkilisi, Reza Zarrab'ın iddialarını reddettiklerini söyledi.

Adı açıklanmayan yetkili, Ziraat Bankası’nın uluslararası düzenlemelere uyduğunu vurguladı.

20:51

Duruşmaya ara verildi

Duruşmaya Türkiye saatiyle 22.00'ye kadar ara verildi.

Reza Zarrab'ın iki gündür ifadesinde söylediklerini derledik:

Zarrab ifadesinde neler söyledi?

20:33

Zarrab: Atilla'ya hiç rüşvet vermedim, istemedi de

Zarrab: Atilla'ya "kesinlikle" rüşvet vermedim. Zaten Türk Ekonomi Bakanı'na rüşvet veriyordum. Halk Bankası'nda başka birine rüşvet vermeme gerek yoktu. Ayrıca Atilla da rüşvet istemedi.


20:25

Saat için ödeme, Süleyman Aslan'a 2 milyon Euro

(Muhasebe kayıtlarındaki) Ödemelerden biri saat satın alınmasıyla ilgili. Bu konuda bağlam verilmedi. Zarrab çok sayıda saat satın aldığını söylüyor ve devam ediliyor. Bir diğer ödemede de Süleyman Aslan'ın isminin baş harflerinin karşısında 2 milyon Euroluk ödeme görülüyor.

20:21

Paranın Yüzde 50'si Çağlayan'a gidiyor

Mahkemede Zarrab'ın şirketinin iç muhasebe kayıtlarına bakılıyor. Bu kayıtlarda İran petrol ticaretinden alınan ve ödenen paralar gözüküyor. Ambargoları delmek öyle kârlı bir iş gibi görünmüyor. Yüzde 50'si Çağlayan'a gidiyor.


Zarrab: İranla ticaret üzerinden Zafer Çağlayan'a yüzde 50 ödüyordum ve bu kârın miktarının hesaplanması gerekiyordu.

Basım saati 20:08

Zarrab: Süleyman Aslan'a rüşvet vermek Çağlayan'a rüşvet vermekten önemliydi

Zarrab: Süleyman Aslan'a rüşvet vermek Zafer Çağlayan'a rüşvet vermekten daha önemliydi. Çünkü her şeyi kontrol eden Aslandı.


19:48

Zarrab 'aradan çıkarılma endişesi taşıdığını' söyledi
Verilen kısa aranın ardından duruşma Reza Zarrab'ın ifadeleri ile yeniden başladı.

Gazeteci Katie Zavadski, Zarrab'ın İranlıların ticareti bankalar aracılığı ile direkt transferler yoluyla yürütülüp, kendisinin aradan çıkarılmak isteneceği konusunda endişeli olduğunu, bunun yaşanmaması için de Süleyman Aslan ile çalıştığını açıkladığını paylaştı.

19:17

Zarrab: Erdoğan ve Babacan şahsen talimat verdiler

Reza Zarrab: Başbakan Erdoğan ve Babacan İranla işlemlere (altın ticareti) yardım edilmesi için Vakıfbank ve Ziraat Bankasına şahsen talimat verdiler.

Zarrab: Erdoğan ve dönemin hazineden sorumlu bakanı (Ali Babacan) İran ile altın ticaretinin başlatılması talimatını verdi

Zarrab bu talimatın verildiğini Zafer Çağlayan'dan öğrendiğini aktardı.

Duruşmayı izleyen muhabir Pete Brush, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın isminin "ticareti onaylayan" olarak telafuz edildiği bölümün, "ikinci el bilgilere dayanmasına" atıf yaparak bu bölümdeki ifadelerin "zayıf" olduğu yorumunu paylaştı.

19:00

Zarrab: Ziraat Bankası ve Vakıfbank da ilgileniyordu

Zarrab Ziraat Bankası ve Vakıf Bank'ın da bu yöntemle ilgilendiğini söyledi.

Savcı: Dönemin başbakanı kimdi?

Zarrab: Recep Tayyip Erdoğan

18:50

Zarrab: Süleyman Aslan kendi geleceğini güvence altına almak istiyordu

Reza Zarrab mahkemedeki ifadesinde "Zafer Çağlayan gibi o da para istiyordu" ifadesini kullandı.

Zarrab, "o" diyerek hitap ettiği kişinin Süleyman Aslan olduğunu açıkladı.

Reza Zarrab, Süleyman Aslan'ın "bütün riskleri ben alıyorum" diyerek şikayet ettiğini ve ödeme istediğini açıkladı. Bu durumu da "Kendi geleceğini güvence altına almak istiyordu" diye anlattı.

Zarrab bunun üzerine, Aslan'a ödeme yapmak için dönemin ekonomi bakanı Zafer Çağlayan'dan izin istediğini ifade etti.

Zafer Çağlayan şirketimin hesaplarını arada bizzat kontrol ederdi. Ondan habersiz hiçbir şey yapmazdım. Nihayetinde Zafer Çağlayan’dan hiçbir şey saklamadık, onun bilgisi olmadan hiçbir şey yapmayız. Çağlayan, Aslan ile yapılan işlemleri görmezden geleceğini söyledi."

18:41

Süleyman Aslan 'Aldığım riskten rahatsızım' dedi

Süleyman Aslan Reza Zarrab'a aldığı büyük riskten rahatsız olduğunu söyledi. Bir şekilde geleceğini garti altına almak istiyordu.


18:40

Zarrab: Eğer dolar olsaydı, paranın ABD’ye gitmesi gerekirdi

Zarrab paranın Türk lirası cinsinden transfer edilmesinin önemi için şunları söyledi:

“Eğer dolar olsaydı, para Arap Turk Bankası’na gitmeden önce ABD’ye gitmesi gerekirdi. Eğer euro olsaydı, Avrupa’ya gitmesi gerekirdi. Türk lirası olduğu için, Türkiye’de kalabildi. Böylece uluslararası mekanizmalar tarafından tespit edilemez, dikkat çekmezdi”

18:31

Zarrab "Paranın çıkış noktasını saklamak" dediği işlemleri anlattı

"Zarrab daha sonra Hindistan'dan Halkbank'a para transferi için kullandığı yöntemleri anlatmaya başladı.

Savcılık Zarrab'a Özgür Eker adlı bir kişiyle yaptığı telefon görüşmelerinin dökümünü sordu.

Zarrab ise o görüşmenin gerekçesini anlatırken, İran'ın parasının Hindistan'dan Halkbank'taki hesaba, Halkbank'tan da Arap Türk Bankası'na aktarıldığını söyledi.

Zarrab araya Arap Türk Bankası'nın sokulmasının gerekçesini ise "Paranın çıkış noktasını saklamak" diyerek izah etti."


Bu toplantıda İranlılar baskı yaptı ve Halkbank üzerinden uluslararası ödemeleri yapabilmeyi istediler.

İlk kısmı İran Ulusal Petrol Şirketi NIOC'un Hindistan'daki parasının Halkbank'taki NIOC hesabına yatırılmasıydı. Daha sonra NIOC kendileri adına uluslararası ödemelere aracılık etmesini istedi. Şemadaki bazı adımları atlamak istiyorlardı.

Hint şirketi bir Halkbank hesabı açacaktı.

Hindistan'daki ham petrol aracısı parayı doğrudan Halkbank hesabına yatıracaktı. Daha sonra para başka bir Türk bankasına gdecekti Daha sonra Zarrab bu bankadan bu fonları altın olarak alacak, nakite çevirecek ve uluslararası ödemeleri yapacaktı.

Halkbank'ın bu yöntemi en tepeden, Süleyman Aslan tarafından kabul edilmişti. Aslan Hintliler için bu hesabın açılmamasını medyaya sızmaması koşuluyla kabul etti.

18:21

Zarrab: Süleyman Aslan mevcut sistem derken beni işaret ediyordu

Zarrab, sadece Türkiye'nin İran'dan aldığı doğalgaz ve petrolün değil, Hindistan'ın aldığı petrol ve gaz ödemelerinin de Halkbank üzerinden geçirildiğini anlattı.


"Süleyman Aslan, İran'ın ulusalararası ödemelerine aracılık yapamayacaklarını, ancak mevcut sistemle transferlere devam edebileceklerini söyledi. Mevcut sistem derken beni işaret ediyordu."

Zarrab daha sonra Hindistan'dan Halkbank'a para transferi için kullandığı yöntemleri anlatmaya başladı.

Savcılık Zarrab'a Özgür Eker adlı bir kişiyle yaptığı telefon görüşmelerinin dökümünü sordu.

Zarrab ise Arap Türk Bankası'ndan Halkbank'taki hesaba para transferi yapıldığını, bu yolla İran'ın Hindistan'daki parasının Halkbank'a getirildiğini söyledi.

18:16

Zarrab: Planların sızmasından endişe ediliyordu

Zarrab, Halkbank ve İranlı yetkililer arasındaki görüşmelerden birinde, "toplantıya katılanların bu planların medyaya sızmasından endişe edildiğini" dile getirdiğini ifade etti.

18:07

Zarrab: Zafer Çağlayan ve İranlılar arasında defalarca görüşme gerçekleşti
Zarrab Halkbank’la toplantısına ilişkin: “Daha önce söylediğim gibi NICU ve NIOC yetkilileri İran’dan geldiler. Buna karşın İran petrol bakanı bu toplantıya katılmadı.

Zarrab: Zafer Çağlayan ve İranlılar arasında defalarca görüşme gerçekleşti. Bunlara ben de katıldım.

Savcı: Bu toplantılarda Halkbank’tan kim vardı?

Zarrab: Aslan ve aynı zamanda Mehmet Atilla

18:07

Zarrab: Toplantıya yetişmek için emniyet şeridini kullanma izni istedim
Duruşmayı izleyen Katie Zavaski, Zarrab'ın bir toplantıya geç kaldığında İstanbul'da Trafik Şubesi Müdürü'nden yardım istediğini söylediğini bildiriyor.

Zarrab: İstanbul Trafik Şube Müdürü'nden oraya ulaşabilmek için trafik şeridini kullanma izni istedim"

18:01

Zarrab: Çağlayan ve İranlılar arasında birçok toplantı yapıldı

Duruşmayı izleyen gazetecilerden Daily Beast muhabiri Katie Zavadski:

Zarrab: Zafer Çağlayan ve İranlılar arasında birçok toplantı yapıldı, ben de katıldım.

18:00

'Zarrab kim tarafından ve neden tehdit edildi?..'

Duruşmayı izleyen muhabir Pete Brush, bir twitter takipçisinden gelen "(Zarrab) kim tarafından ve neden tehdit edildi?.." şeklindeki soruya şu yanıtı verdi:

"Bu belirsiz. Bu kısım hızlı geçildi. Ama şu da not edilmeli ki bu Reza Zarrab'ın müdahalesiz ifadesi ve sorular da dostane. Muhtemelen Mehmet Hakan Atilla'nın savunma takımı, Zarrab çapraz sorguya alındığında bu açıklamaları derinlemesine sorgulayacaktır"

17:51

Zarrab: Cezaevinde tehdit edildiğim için FBI korumasına girdim

Duruşmayı izleyen Law360 muhabiri Pete Brush, Reza Zarrab'ın Manhattan'daki cezaevinde tehdit edildiğini açıkladığını aktarıyor.

Savcı: Neden FBI koruması altına alındın?

Zarrab: Güvenlik nedeniyle, cezaevinde aldığım tehditler nedeniyle...

 
Zarrab ikinci gün oturumuna "jilet gibi" bir takım elbise ile getirildi

New York'ta Reza Zarrab'ın ifade verdiği ve Halkbank eski genel müdür yardımcısı Mehmet Hakan Atilla'nın sanık olduğu davanın ikinci gün oturumu başladı.

CourthouseNews muhabiri Adam Klasfeld, Zarrab'ın duruşmaya "jilet gibi" bir kravatsız takım elbise ile getirildiğini bildirdi.

Klasfeld, paylaşımına "Cezaevi kıyafetleri artık yok" diye de ekledi.

Klasfeld, duruşma salonundan yaptığı paylaşımda, savcının da ilk fark ettiği noktanın Zarrab'ın değişen elbisesi olduğunu aktardı.
 

Kaynak: BBC

Editör: TE Bilişim