Gazete Emek- Rusya, Fransa, Almanya ve Türkiye arasında yapılan dörtlü zirvenin Suriye halklarının iradesini yok saydığını belirten HDP Eş Genel Başkanı Sezai Temelli, AKP Sözcüsü Ömer Çelik’in açıklamalarına ilişkin, “İktidardan beklentimiz yok, hükümete ‘masaya oturalım’ çağrısında bulunmadık. Konunun birinci muhatabı Sayın Öcalan’dır” dedi. 

Diyarbakır’da iki gündür devam eden “Ortadoğu Krizi ve Demokratik Ulus Çözümü Konferansı”na katılan Halkların Demokratik Partisi (HDP) Eş Genel Başkanı Sezai Temelli, Demir Otel’de düzenlediği basın toplantısı ile Rusya, Fransa, Almanya ve Türkiye arasında yapılan Suriye zirvesi ile AKP Sözcüsü Ömer Çelik’in sosyal medya hesabı üzerinden “müzakere süreci”ne dair yaptığı açıklamalara ilişkin basın toplantısı düzenledi.

“Ortadoğu Krizi ve Demokratik Ulus Çözümü Konferansı”na ilişkin konuşan Temelli, “Çok önemli bir konferans. Ortadoğu’da yaşanan krize çözüm bulmak amacıyla bir araya geldik. Ortadoğu’nun krizi bildiğiniz gibi Ortadoğu ile sınırlı değil, küresel ve siyasi kriz. Tam odağında Suriye meselesi yer alıyor. Buna dair ortaya koyacağımız çözümler, hem Suriye hem Ortadoğu hem de ülkemize barış ve demokrasi noktasında önemli katkılar sağlayacaktır. Bu nedenle konferans büyük önem taşıyor” dedi.

DEMOKRATİKLEŞME SORUNU

29 Ekim Cumhuriyet’in kuruluş yıldönümüne işaret ederek konuşmasını sürdüren Temelli, şunları söyledi: “Cumhuriyetin 95’inci yıldönümü, 95 yıllık tarihe baktığımız zaman, cumhuriyet meselesini ele aldığımız zaman, demokratikleşememe sorunu en önemli sorun. Demokratik bir cumhuriyeti var edememişiz. Geriye dönüp baktığımızda, demokratik birçok kurumun tasfiye edildiğini görüyoruz. Ortadoğu krizi ile Türkiye’deki cumhuriyetin içine sürüklendiğini, paralel duruma dikkat çekmek istiyorum. Türkiye’deki rejim krizi, Ortadoğu ve Türkiye halklarına bir umut vaat etmiyor. İçinde bulunduğumuz durum gittikçe derinleşen krize doğru gidiyor” diye konuştu. 

DÖRTLÜ ZİRVE

Türkiye'nin ev sahipliğinde, Rusya, Almanya ve Fransa'nın katılımıyla dün İstanbul’da gerçekleştirilen Suriye zirvesine dikkat çeken Temelli, şöyle konuştu: “Bugün iktidara baktığımızda, böyle bir niyeti bırakın, otoriter rejimini devam ettirmek için, savaş ve çarpık bir anlayıştan söz ediyor. Dörtlü zirve Ortadoğu’ya çözüm konusunda iktidarın çarpık bir bakışla konuya baktığını bize göstermiştir. Suriye savaşının başladığı günden bu yana, çözümün ancak Suriye halklarının iradesi ile olacağını vurguladık. Karşımızda Suriye halklarının iradesini yok sayan bir dörtlü zirve görüyoruz. Daha önce 3’lü zirve vardı, İran’ı çıkardılar. Şimdi aktörler değişmiş. Masada Suriyeliler yok, Suriye halklarının siyasi iradesi yok. Suriye halklarına bu şekilde çözüm arayan bir anlayış var. Askeri çözümlerle yol alınamayacağı, barış içerisinde yol bizim söylemdir. Bu şekilde yol almak istiyorsak, bunun içinde Suriye halkları yer almalıdır. IŞİD çetelerine karşı mücadele eden irade olmalıdır.

"ZAMAN KAZANMA HAMLESİ"

Türkiye’nin geçmişte bu çetelerle yan yana geldiği bariz bir şekilde karşımıza çıktı. Sadece askeri çözümlerle değil, görüşmelerle, bu meselenin çözüleceğini dile getirmek, zaman kazanmaya yönelik hamleden başka bir şey ifade etmiyor. BM’yi ve Suriye halklarını, iradesini ortaya koymaya çağırıyoruz. Suriye’nin demokratik bir anayasaya ihtiyacı vardır ancak bunun yolu Suriye halkları ile ortaklaşmaktır. İktidar Kürt düşmanlığından ve nefret söylemlerinden beslenerek, yoluna devam ediyor. Bu konferansta kalıcı barış, Türkiye’de yaşayan bütün halkların bir arada yaşaması iradesini ortaya koymak, demokratik cumhuriyeti var etme çalışmaları yürütüyoruz.”

"İKTİDARDAN BEKLENTİMİZ YOK"

AKP Sözcüsü Ömer Çelik’in HDP Eş Genel Başkanları tarafından yaşanan çatışmalı sürecin sona erdirilerek, yine bir müzakere sürecinin başlaması ve PKK Lideri Abdullah Öcalan’ın bulunduğu İmralı Adası’nı adres olarak göstermesine sosyal medya hesabı üzerinden cevap vermesine tepki gösteren Temelli, “Tüm Türkiye halklarını, emekçileri, kadınları çağrımıza kulak vermeye davet ediyoruz. İktidardan bir beklentimiz yok. Eş Genel Başkanımıza cevap veren Ömer Çelik; bir kez daha barışı dışlayan, savaşı Türkiye halklarına dayatan konuşma yapmıştır. Tüm toplumu terörize ederek, barışı ve barış görüşmelerini tıkayarak, iktidar ömrünü uzatmaya çalışıyor. Türkiye’de kalıcı barışın hayata geçmesi için bir an önce Türkiye halkları ve toplumu iktidarın savaş çığırtkanlığı karşısında durmalı ve demokrasiden yana olanlar yana yana gelmelidir. Barış bir an önce gerçekleşecektir. Bu bizlerin ve Türkiye halklarının mücadelesi ile olacaktır. Barış süreci açısından atılan ve cumhuriyet tarihi açısından en önemli olan Demokratik Çözüm Süreci’nde Sayın Öcalan ile görüşmeler ortadadır. Çağrımız Türkiye’nin emek ve demokrasi güçlerinedir; gelin yan yana durarak, ceberut anlayışa karşı çoğulcu ve demokratik, laik cumhuriyeti inşa edelim” şeklinde konuştu.

"HÜKÜMETE ÇAĞRIMIZ YOK"

Gazetecilerin konuya dair sorularını yanıtlayan Temelli, “Bizim hükümetle masaya oturalım diye bir çağrımız yok. Konunun birinci muhatabı Sayın Öcalan’dır. Öncelikle tecridin kalkmasıdır. Çağrımız bu yöndedir, görüşmeler başlasın, sonra nasıl bir iklim ortaya çıkacak hep birlikte görelim. Kamuoyunun desteklemesi büyük öneme sahip. İktidardan gelen açıklamalar; savaş dili ve toplumu terörize eden bir dil olarak karşımıza çıkıyor. Ne zaman HDP’yi düşmanlaştırmaya çalışsalar, meşru olmadığımızı söylüyorlar. Meşruiyetimizi toplumdan, kadınlardan ve emekçilerden alıyoruz. Meşru olmayan bu hükümettir. Böyle bir tartışma yürüteceklerse seçimlerde yaptıkları hilelere baksınlar. Meşruiyet meselesini tartışmanın nerden kaynaklandığını çok iyi görürler” ifadelerini kullandı.

"GÖRÜŞMELER SEÇİM ENDEKSLİ DEĞİL"

HDP’nin 20 Ekim’de seçim çalışmalarının startını vermesi ardından Kürt partileri ile yaptıkları görüşmelere dair konuşan Temelli, “Kürt partileri ile yapılan görüşmelere ilişkin, 24 Haziran öncesi görüşmeler yapıldı. Çok önemli adımlar atıldı. Sağlıklı ve önemli gelişmeler oluyor. Kürt halkı güçlü bir dayanışma sürecine girdi. Kürt partileri ve Kürt siyasi yapılarının bu sürece katkı sunma eğiliminde olduğunu, önemli bir gelişim yaşandığını söyleyebiliriz. İttifaklar sadece seçimlere endeksli değil, zaten her 6 ayda bir seçimlere giren bir ülkeyiz. Seçimlerin ötesinde demokratik cumhuriyet ve barış süreci açısından yan yana gelmeler büyük önem arz ediyor” dedi. 


Kaynak: Artı Gerçek

Editör: TE Bilişim