Gazete Emek-  Merkez Bankası'nın bir hafta vadeli repo ihale faiz oranını (politika faizi) 475 baz puanlık artışla yüzde 10,25'ten yüzde 15'e yükseltmesinin ardından, dolar 7,70 Türk lirasından 7,50 liraya; Euro da 9,11 Türk lirasından 8,88'e kadar geriledi. Ani düşüşün ardından dolar 7,61, Euro ise 9,02 seviyelerinde seyrediyor.

Merkez Bankası Para Politikası Kurulu (PPK) bugün Murat Uysal'ın görevden alınmasının ardından ilk kez yeni başkan Naci Ağbal başkanlığında toplandı. Alınan kararla politika faizi olan bir hafta vadeli repo ihale faiz oranı yüzde 10,25’ten yüzde 15’e yükseltildi.

Geçen haftaki yoğun ekonomi gündeminin ardından beklentilere paralel olarak faiz artırımına giden Merkez Bankası kararı sonrası ilk tepki olarak dolar/TL 7,50'li seviyelere gerilerken Euro/TL ise 9 liranın altını gördü.

Kararın ardından sert düşüş yaşayan dolar, 7,60'ın, Euro ise 9 liranın üzerinde seyrediyor.

BIST 100 Endeksiyse güne ekside başladı. Borsada düşüş, TCMB'nin kararı öncesinde yüzde 1 civarındaydı. Gösterge endeks kararın ardından yüzde 0.64 yükseldi.

FAİZ KARARI SONRASI UZMANLARIN YORUMLARI

Uzmanlar, Merkez Bankası'nın faiz kararını değerlendirdi.

‘’YOKSULLAŞMA DERİNLEŞECEK’’

Ekonomist Mustafa Sönmez, "475 baz puan artışla beraber dolar kurunda biraz gevşeme oldu, 7,50 basamağına oturur, euro da dokuzun altına düştü ama dokuz basamağına oturur 475 baz puan uzun süre idare etmez enflasyon yukarı gittikçe faiz yetersiz bulunacaktır. Arızalı uçak kazasız belasız beklenen faiz artırılarak indirildi. Ama uçak arızalı. Uzun süre uçamaz. Ekonomi resesyonda kalacak, 2021'in en azından ilk yarısı resesyonda geçecek, gerçek işsizliğin yüzde 30'luk düzeyi daha da artacak. Yoksullaşma derinleşecek" dedi.

DEMİRTAŞ: FAİZLER ÇATIR-ÇATIR ARTTIRILACAK

Prof. Özgür Demirtaş dün Twitter’da bugün yapılacak toplantı sonrası faizlerin arttırılacağına yönelik yorumunu paylaşmıştı. Twitter’daki paylaşımında Demirtaş, ‘’Açıklamaların önemi yok. Yarın Çatır-Çatır Faiz arttırılacak.

Asıl soru şu: Madem yarın Faiz Çatır-Çatır arttırılacak. Neden bu kadar beklendi? Zamanında yapılsa daha AZ faiz artışıyla kurtulurduk.

Artmazsa ne olacak? O zaman ileride DAHA da fazla artırmak zorunda kalınacak’’ dedi.

Bugün Merkez Bankası’nın yüzde 15 faiz artırımı açıklamasından sonra Demirtaş, ‘’ Arkadaşlar ne demiştim: Açıklamalara bakmayın, Çatır- Çatır faiz artırılacak… Aynen de öyle oldu. Faiz %15’e çıktı…

Şimdi soru şu: Biz bunun yapılması gerektiğini söylerken, niye dinlenmedi? Niye geç kalındı? Niye bunca zarar ettik?...  Niye?’’ diye sordu.

Demirtaş, ‘’ Şimdi acilen reformlara girişilmesi gerekiyor. Yoksa bu faiz artışı sadece iğneyi yediğimizle kalmamıza yol açar. Bu bize sadece zaman kazandırdı. Hukuk- Eğitim- Adalet reformu yapılmazsa zorluklar devam eder’’

EĞİLMEZ: KARARIN TEK YARARI SADELEŞTİRME OLDU

İktisatçı Mahfi Eğilmez, "TCMB politika faizini 475 baz puan artırarak yüzde 15'e yükseltti. Buna karşılık tüm fonlamanın haftalık repo ile (yani bu faiz üzerinden) yapılmasına karar verdi. Bu durumda zaten yüzde 15'de olan Merkez Bankası ortalama faizi değişmezken kararın tek yararı sadeleştirme oldu" yorumunda bulundu.

Ekonomist Uğur Gürses, "Tepki fonksiyonu bilinmeyen, tepki fonksiyonun ne olacağını söylemeyen merkez bankaları etkili olamaz... Üretici fiyatları son üç ayda yüzde 3-3,5 artarken, Merkez Bankası'nın geleceğe dair sinyal vermemesi büyük hata... Mevcut fiili durumu resmileştirmesi kredibiliteyi tesis etmez" değerlendirmesi yaptı.

Prof. Dr. Yalçın Karatepe, "Normalde, merkez bankalarının faiz kararları sadece konu ile ilgili kurumlar ve kişiler tarafından yakından takip edilir. Eğer ortalama bir vatandaş da gözünü Merkez Bankası faiz kararına dikmiş ise o ülkede olağandışı bir durum var demektir" dedi.

HAKAN KARA: NET BİR MESAJ VERMEK ÖNEMLİYDİ

Merkez Bankası eski Başekonomisti Hakan Kara, "TCMB'nin faiz serbestisinin kısıtlanması kendi kendini doğrulayan bir döngü. Kısıt altında faiz artışının kur etkisi kalıcı olmaz çünkü beklentiler düzelmez. Bu da “bak demiştim faiz artışı etkisiz” argümanını doğrular ve faiz serbestisinin kısıtlanması için zemin oluşturur. Dolayısıyla yapılması gereken sadece faizi artırmak ve sadeleşmek değil, gerekirse daha da artırılacağına dair net bir mesaj vermektir. Yıllardır yaşadığımız ve ekonomiye büyük tahribat veren bu döngünün kırılması için yarın TCMB'nin elinin titremediğini hissettirmesi önemli" ifadelerini kullandı.

Prof. Dr. Hayri Kozanoğlu, "Piyasanın istediği oldu! Faiz sebep enflasyon sonuç mu göreceğiz! Merkez Bankası metni sanki 'faiz sebep enflasyon sonuç' tezini çürütmek için kaleme alınmış. Ana tema parasal sıkılaştırmanın, yani faiz artışının zaman içinde enflasyonu aşağı çekeceği, fiyat istikrarını sağlayacağı şeklinde..." yorumunda bulundu.

Merkez Bankası eski Başkanı İyi Partili Durmuş Yılmaz, "Merkez Bankası yüzde 10,25 olan bir haftalık repo faizini yüzde 15’e yükselterek OFM’ni tabela faizi haline getirdi. Tüm fonlamanın buradan yapılacağını söyleyerek piyasanın beklediği sadeleştirmeyi yaptı. Olumlu. Enflasyona bağlı olarak sıkılaştırma yapılacağı sinyalini vermemesi önemli bir eksiklik" dedi.

CHP Tekirdağ Milletvekili Faik Öztrak, "Faiz sebep, enflasyon sonuç diyerek, ülkenin 120 milyar dolarını sattınız. Milleti faizle döviz arasına sıkıştırdınız. Dün ekonomiyi kapattınız. Bugün ise faizleri 475 baz puan artırmak zorunda kaldınız. Hızla daralacak ekonomide, Esnaf, sanatkar, çiftçi, emekçi ne yiyip içecek?" değerlendirmesi yaptı.

Kaynak: T24

Editör: TE Bilişim