Gazete Emek- Cübbeli Ahmet Hoca, Habertürk'te 'Selefi dernekler silahlanıyor' şeklindeki iddiasıyla ilgili Habertürk canlı yayınında açıklamalarda bulundu. Cübbeli Ahmet Hoca emniyette verdiği ifadede bazı derneklerin adını verdiğini ancak birçok derneğin isimlerinde benzerlik olduğu için üzerinde çalışmaya devam ettiğini söyledi.

Cübbeli, FETÖ yüzünden birçok cemaatin 'cemaat' gibi isimleri kullanmaktan korktuğunu söyledi. Habertürk ve CNN Türk'ün sözlerini yanlış aktardığını söyledi. Cübbeli Ahmet Hoca, Diyarbakır'daki tarikat ve derneklere ilişkin de ilginç açıklamalar yaptı. HDP'ye yakın dernekler tasvip etmediğini belirten Cübbeli Ahmet Hoca, "Bazı dernek ve tarikatlar FETÖ'den HDP'ye transfer oldu" diye iddia etti Doğu ve Güneydoğu'daki bütün dini kurumlar HDP'nin dini kurumlara zarar verdiğini onların marksist-leninist görüşlerinin dini kurumlara zarar verdiğini iddia etti. 

Cübbeli Ahmet Hoca'nın açıklamaları şu şekilde:

Dün Emniyet'te 3 saat kadar oturduk. 5 tane dosya götürdüm. Her biri 3-4 sayfadan ibaret. Sorular konuşmamdaki kelimeler üzerine yoğunlaştı. CNN'de geçen konuşmam çözülmüş. Moda mod kelime üzerine gidildi. Bu kelimeler üzerinden Batman'da kimleri kast ediyorsunuz dendi. Batman ve Adıyaman üzerinde duruldu. 2000 meselesi soruldu. Orada da ismini verdim, bir abimiz bana dernek olarak bilgi vermişti. Devlette memuriyeti olmamakla birlikte bazı camialarda vazife yapmış abimiz. İŞİD'in senin üzerinde hazırlığı var gibi bana bazı bilgiler verdi. Selefiler çok artıyor dedi, 2000 kadar dernek dedi. Hatta benimle arabada konuştu, yol kenarına çektik. Bu bilgi doğru bilgi. Ben nakilci bir insanım. Nakilciliğe hocalığımdan alıştığım için, kelimesi kelimesine anlatırız.

"DERNEK LAFINI NAKLETMİŞTİM AMA ASLI YAPILANMA"

Bu iki sene evvelki mesele. Ben kendisine telefon ettim. Senin konuşmana itibaren bu lafı naklettim. Şimdi iş geldi ciddiyete bindi. 'Onlar da bilirler ama bu çokluktan kinaye bir laftır' dedi. Çokluktan kinaye olunca dernek lafının resmi bir yapılanmadır. Sayın Süleyman Bakan Bey de açıkladı, 'Biz suç görmeden müdahale yapamayız' demişti. Hal böyle olunca da dernek lafıyla bu bağdaşmıyor. Haliyle yapılanma. Emniyet bana '2 bin lafını nereden biliyorsun' dedi. Ben de 'falan abimiz' dedim. Onu tanıdılar. O abimiz bir 2 bin lafı telaffuz etmişti. Ben de bu olay üzerine telefon ettim, 'tehlikenin boyutlarını beyandır, çokluktan kinayedir' dedi.

"BENİM ÜÇ TEHDİT KARŞISINDA VASİYETİM VARDIR"

Ben İslam alemini, vatanımızı tehdit eden üç vasiyet ettim. Bir diyalogcuların misyoner faaliyetlerine yol açıp insanların hıristiyanlaşmasına ve dolayısıyla ülkenin bölünmesine sebep olması. FETÖ'yü kast ediyorum. Bu çıktı mı? İkincisi Ehl-i Beyt adı altında Sünni müslümanların Şiileştirilmesi. Hepimiz Ehl-i Beyitçiyiz. Ama Ehl-i Bey mezhebinden bahsediliyor. Üçüncü uyarım selefi düşünce adı altında Vehabiliğin aşılanması. Kaç kez televizyonlara ihtar da çektim, ben tarikat lideri değilim, şeyh değilim. Hatmi şerif yaptırma görevlisi de değilim. Hoca efendimiz Mahmut Hocaefendi 'Evladım sen ilimle uğraş' dedi. Ben Mahmut Efendi'nin talebesiyim.

"TÜRKEŞ MAHMUT HOCA'NIN İFADELERİNİ OKUMUŞ"


Emniyet'te dedim ki, "Bu hususta çalıştığım 3-4 kanalım var. Reddiyelerle ilgili olduğum için. Ebu Haris bana reddiye yapıyor, tekfir ediyor. İzmir'deki selefi vasat kitabevinin başındaki adam. Bu adam 'Bu devlet kafir, askerlik yapmanın hükmü kafirliktir. Askerde patates soğan soysa da kafir. Devletin imamlarına kafir' diyor. Bunların sesli kayıtları var. Biz senelerdir bu adamlara kürsüden reddiye yaptık. Bu devlet bizim devletimiz. Mahmut Efendi bize hep bu şuuru vermiş. Askerliğe gitmek için beklediğini biliyoruz. Biz böyle bir Mahmut Efendi'nin yetiştirdiği talebeleriz. Alparslan Türkeş'le görüşürlerdi bizim evde.Türkeş 'Sizin 80 darbesinde ifadeleriniz alındı. Hep ifadelerinize baktım, inceledim' derdi. 'İfadelerinizde devlete, millete, vatana zarar verecek hiçbir ifadenizi vermedim. Allah'ı da kızdırmamışsınız, devleti de kızdırmamışsınız' demişti.

"KUR'AN'I İNKAR ETMİYORUM DERSE KAFİR OLMAZ"

Emniyet'te 'sen bunu nereden biliyorsun' dediler. Ben de sosyal bir insan olduğumu sevenimin çok olduğunu söyledim. Van, Malatya, Tokat, İzmir'dekiler oradakileri biliyor. Biz kimseye kafir demeyiz. Biz 'müslümanım' diyen hiç kimseyi tekfir etmeyiz. Bu adamlar kafir derken şu anda savcı olan birine 'Bu kanunlar şeriata göre değil, laik düzene göre olduğu için' hepsi kafirdir diyor. Allah'ın indirdiğinin hak oduğunan inanmayanlara kafir diyor Ehli Sünnet. Bir adam cami imamı da olsa, Mekke'de imam da olsa, 'Kur'anın bu hükmü yanlıştır, geçerli değildir, kabul etmiyorum' derse bu adam kafirdir. Böyle şeyhler de var. Bir adam derse ki 'Ben memurum önümde bu kanunlar var. Mer'i hukuka göre karar veriyorum. Ama ben Kur'an'daki hükümlere inanıyorum. İnkar etmiyorum' derse bu adama biz kafir demeyiz.

"SELEFİLERE GÖRE KABİR ZİYARETİNE GİDEN KAFİR"

Selefi amele kafir diyor. Namaz kılmayan kafir diyor. Biz namaz kılmayana kafir demiyoruz. Selefi kabir ziyareti yapana kafir diyor. Tarikata girenlere kafir diyor. Bunların dolayısıyla karıları boş olmuştur diyor. Şu anda bunlar hep serbest konuşuyor, Youtube'de var. Adam tarikata girmiş, kabire ziyarete gitmiş o zaman karısı nikahsızdır diyor. Ebu Haris 'biz ilgileniriz' diyor. Milyonların kadınlarına 'Kocanız kafir, demokrat olan da, tarikata giren de, kabire giden de kafirdir, boşsunuz. Gelirseniz sizinle ilgileniriz' diyor.

"İŞİD'İN EZİDİLERE YAPTIKLARINA ÇOK ÜZÜLDÜM"

Bir selefi 'Ben whatsapp'tan 6 bin müşriği; yani müslümanı selefi yaptım' diyor. Selefiliğin altyapısını biliyoruz. Afganistan, Çeçenistan, Irak, Suriye'yi biliyoruz. Yemen bitmiş. Bunları hep selefiler bitirdi. Askere gidene kafir diyor, çocuğunu askere gönderene kafir diyor. İŞİD'in Ezidileri nasıl sürdüler. Ezidilere 'gavur' diyerek karılarını cariye yaptılar. Ne kadar üzüldüm. Bütün müslümanların ırzınıa tecavüz ettiler. Namazlı abdestli adamları aldılar, niye kabire gitmiş diye.

"SELEFİLERİN 81 İLDE MESCİTLERİ BULUNUYOR"

Ben tarikatlardaki sapıkların arttığını gündeme getiriyorum. Cincileri gündeme getiriyorum. Ama bunları güvenlik sorunu olarak görmüyorum. Ama selefiliği güvenlik sorunu olarak görüyorum. Selefi temaülünü küçük görmemek lazım. Dernek demiyorum, yapılanma diyorum. Bir derneğin, ki selefi olduğu kesin, 81 ilde mescidi var. Biz bunların silahlı olduklarına dair görüntülerimizi, İzmir'dekilerin Menzil sofilerine sokağın ortasında bıçağını çektiği haberlerde çıkmış. Diyanet camisi değil bunlar. Diğer camileri taradıkları olan şey. Dernek lafını duyarak naklettim ama Emniyet'te yapılanma kelimesini söyledim. Derneğin denetimi var ama yapılanma. Adıyaman'daki İslam çayocağından ne çıktı? İki kardeş çıktı....

Halim Şahinoğlu abimiz kıymetli bir insan, tanıyanlar tanır. Milliyetçi camialar çok iyi bir kişi olarak bilirler. Vatansever bir insan. Bu noktada kesretten kinaye dedik. Ben 10 sene evvel yazmışım. Fatih'te bir kitapçı vardı, çocukluğumdan beri 3-5-10 kişiydi, taban bulamazdı. Osmanlı coğrafyasında taban bulamazdı. Ama şimdi internette. Selefi zemini silahlanmaya müsait. Selefinin ilerlemiş evresi El Kaide, İŞİD. İdeolojide kalırsa bir şey demiyorum ama kalmıyor. 1980'den beri ilahiyatlarımızda, imam hatiplerimizde 'mezhepler üstü bir din' diye anlatıyoruz. Türkler Maturidi Hanefi, Kürtler Şafi, Eşhari ikisi de haktır mesele yok.

"FETÖ BU KAVRAMLARI KİRLETTİĞİNDEN"

Bir arkadaşımız Kastamonu'da ağır hasta olunca gelemedi dolayısıyla listelerimizi kıyas yapamadık. Biz bunların sofilere silah çekenini gördük. Hangisi devlete, memura kafir diyor, hangisi silahlı eyleme girişiyor. Buna devlet bakar. Biz devlete 'Burada selefi yapılanma var' diyoruz. Bunlar İŞİD'e eleman mı devşiriyor, silahları var mı bu devletin işidir, biz ne biliriz. Biz arkadaşlarla listemizi hazırladık, dediler ki 'çıkarılacak olanlar var'. Bir de isim benzerliği çok. Nasıl FETÖ 'hizmet, cemaat' adını kirletti. Artık bu lafları kullanamaz olduk. Bunlar da tevhid, vahdet, takva gibi isimleri doldurmuşlar. Bu böyle dolunca vatanperver ehli sünnet Anadolu derneği mi? Hangi takva, hangi tevhit, hangi vahdet? Bu da işimizi sora soktu. Emniyet'in bildiği çoktur tabii ki. Bize dediler ki 'Siz bildiğinizi verin' diye bilgimize başvurdular.

"DEVLET CEMAATLERİ, TARİKATLARI İZLEMELİ"

Ben ifademde bu listenin kimden alacaklarını adını soyadını verdim. Bu kişinin çalışmasıyla birlikte yapılan mukayeselerde sahada bulunarak yapılsın. Çünkü bazı isimler kurban gitmesin. Biz diyoruz ki, bu yapılar izlenmeli. Kaldı ki, biz izlenmiyor muyuz? Devlet her cemaati, tarikatı izlemeli, oturmalı, dinlemeli. Ne konuşuyor? Askere çocuğunu gönderme mi diyor, burası darül harp mi diyor? Bunu zaten devletimiz yapmıyor demiyorum.

"ÇAY OCAĞI'NDAN İKİ KİŞİ CANLI BOMBA OLDU"

Ben FETÖ üzerine uyarı yapmışım. 7 sene sonra kafamıza bomba yağana kadar 'secdeye varan adamdan zarar gelmez' denilmiş. Memleket az daha gidiyordu. Ben bunun bedelini ödemiş, 1 sene hapis yatmış adamım. İŞİD meselesinde risk almışım, devamlı Emniyet'ten 'dikkat edin' diye uyarılıyoruz, Allah onlardan razı olsun. Ben direkt tehdit almıyorum adam zaten 'doğruyacağız kıtır kıtır' diyor. Adıyaman'daki çay ocağı dedik. Bunu sordular bana mesela. Orada İslam çay ocağı açmışlar. Adıyaman halkını tenzih ederim, çok huzurlu bir kent. Şimdi çay ocağı, dernek mi bu? Değil. Bu yapılanmada İslam çay ocağına geldik. Orada ayetler falan açmışlar. Cuma olduğu zaman kapıya çıkıp biri ezan okuyup, cumaları kendi kılıyorlarmış. 40-50 kişi. Adıyaman halkı bundan rahatsız olmuş, belediye kapatmış. Buradan çıkan iki kardeşten birisi Suruç katliamında canlı bomba oldu, 32-34 can kaybımız var. Öbür kardeş Ankara Garı'nda canlı bomba oldu, 102-104 arası can kaybımız var. HDP mitinginde de bunlar yapmış.

"SELEFİLİĞİN PANZEHİRİ TASAVVUFTUR"

2016 haberinde Emniyet raporu 'Şu anda sayıları 10-20 bin arası' diyor. 2 kişi meydan muhaberesi çıkarttı. Rapor illeri söylüyor. En fazla Ankara, Konya merkezleri, Adana. Diyarbakır 94. Kürtler de İslamiyet amel bakımından çok yüksektir. Diyarbakır'da tarikatlar ve orada bulunan dini faaliyetler, diyelim ki medreseler, seydalar var, şeyhler var, bunun çoğunluğu binde 999'a yakını ehli sünnet çizgisinde. Doğuda, Güneydoğu'daki şeyhler, hocalar PKK'nın Marksist-Leninist olduklarını, camilerine zarar verdiklerini söylüyorlar. Keşke onlar zamanında devletimiz tarafından onore edilseydi. Selefiliğin panzehiri, Eşarilik, Maturidilik, Hanefilik, tasavvuftur, ehli sünnettir. Bazı dernek ve tarikatlar sonradan FETÖ'den HDP'ye transfer oldu

Bir derneğin 81 ilde mescidi var. Mescid deyince kubbeli, minareli değil, merdiven altı veya çatı üstünde, bodrumda. 150'nin fazlası da çıkabilir, eksiği çıkmaz. Bir kısmında çay ocağı, bir kısmında okul var, bir kısmında kreş var. Bir tanenin 81 ilde yapılanması varsa, hepsinin 81 ilde yapılanması var anlamına gelmese de, hepsinin çay ocağını, kütüphanesini toplarsan ve bunları 2 ile bazısını ise 81 ile çarparsan... Hepsini silahlı demiyorum.

"BAKAN BEY '152 OLAYI ÖNLEDİK' DEDİ"

Bir derneğin 81 ilde mescidi var. Mescid deyince kubbeli, minareli değil, merdiven altı veya çatı üstünde, bodrumda. 150'nin fazlası da çıkabilir, eksiği çıkmaz. Bir kısmında çay ocağı, bir kısmında okul var, bir kısmında kreş var. Bir tanenin 81 ilde yapılanması varsa, hepsinin 81 ilde yapılanması var anlamına gelmese de, hepsinin çay ocağını, kütüphanesini toplarsan ve bunları 2 ile bazısını ise 81 ile çarparsan... Hepsini silahlı demiyorum. Bu bir milli güvenlik sorunu. Emniyet 2016'da 10-20 bin arası diyor. Bakan Süleyman Bey '152 olayı önledik' dedi. Bana hurafe diyenler daha ne konuşuyor? 5 tane dosya getirdi '42 klasör var' dedi. 152 olayın boyutunu biliyor muyuz? Ayasofya dedi. Siz ne anladınız bundan? Ayasofya provokasyonu dedi. '26.8 ton patlayıcıyı önledik' dedi.

Editör: TE Bilişim