Gazete Emek- Gezi Parkı olaylarında, 16 Haziran günü polisin attığı biber gazı kapsülüyle başından yaralanarak kaldırıldığı hastane 269 günün sonunda hayatını kaybeden Berkin Elvan davasının ikinci duruşması, Çağlayan Adliyesi’nde görüldü. Sanık polis Fatih D. SEGBİS’le mahkemeye katıldı.

Davaya girmeden önce, açıklama yapan Sami Elvan, Erdoğan’ı tanımadığını belirterek şunları söyledi:

Ben sözlerime bu ülkenin en tepesindesi insanın sözleriyle başlamak istiyorum. Bir konuşmasında demişti ki ‘Dünyada bu çocuk gündemde, anılıyor” diye. Berkin Elvan’ın bugün ikinci duruşması. Ben ayrıca o kişiyi tanımadığımı defalarca söyledim. Çünkü benim çocuğumun fermanını yazan kişidir kendisi. Bizim adliye sarayında duruşma savcısıyla o kadar mücadele ettim ki, iğneyle kuyu kazar gibi ben burada hukuk, adalet aradım. Niçin aradım. Berkin Elvan nezdinde adı altında Türkiye çocukları için aradım. Türkiye’de yaşayan halklar için, kardeşlerim için aradım. En kısa zamanda bu adalet arayışımız yerine gelir. Bu ülkenin temel taşları yerine oturacak. Bugün bir adalet arayışına çalışacağız. Şuan ülkenin ana muhalefet partisinin genel başkanı Adalet için yürüyor. Biz de boş sarayda adalet arayacağız.

Davanın avukatı Oya Aslan ise davaya ilişkin olarak mahkemeye sundukları dosyayla beraber Fatih Dalgalı’nın bağlı olduğu birliğin çok fazla gaz fişeği attığını ispatladıklarını belirtti. Aslan, “Polislerin önceki beyanlarında silah kullanmadıklarını ve ateşlemediklerini söylemişlerdi. Tekrar yalan söylediklerini öğrenmekle beraber o süreçte orada yaşayan halkın üzerinde nasıl bir şiddet uyguladıklarını belgelerle anlamış olduk” dedi. 

Fatih Dalgalı hakkında ise “olası kastla öldürme” suçundan tutuklama talep edildi.

Fatih Dalgalı ise “Gaz fişeğini almak, onu kullanmak anlamına gelmiyor. O günkü grupta ben alt gruptaydım. Gaz fişeği kullanmayı bilen herkes atmış olabilir” diyerek suçsuz olduğu iddia etti.


Bunun yanında Berkin Elvan’ın üzerinden çıktığı iddia edilen torpillerle ilgili olarak Okmeydanı Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde görev yapan Bakır Altuğ dinlendi. Altuğ ifadesinde “Torpil ve benzeri bir şey yoktu. Hemşireler teslim etmiş olabilir” dedi. Bunun üstüne Avukat Can Atalay, Berkin’in üzerinden çıktığı söylenen torpillere ilişkin de şu soruyu yöneltti: “Önce 1 torpil, sonra 4, sonra 7 torpil yazılıyor, neden ve nasıl?” Altuğ ise “Ben sadece duyduğumu söyleyebilirim, hatırlamıyorum. Niye öyle demiş bilmem” yanıtını verdi.

Nuriye Gülmen ve Semih Özakça’dan mesaj

Açlık grevindeki eğitimciler Nuriye Gülmen ile Semih Özakça, Berkin Elvan davasının duruşması öncesi Ankara Bağımısız Milletvekili Aylin Nazlıaka aracılığıyla şu mesajları iletti:

Nuriye Gülmen’in mesajı:

Biz de tüm kalbimizle Çağlayan Adliyesi’nde olacağız. Bizim ekmek mücadelemizin mayasında Berkin’in eve götüremediği ekmek de var. Biz ‘İşimizi geri istiyoruz’ diye sokağa çıktığımız gün aslında ‘Çocuklarımızın geleceğini de istiyoruz’ dedik ve istemeye devam edeceğiz.

Semih Özakça’nın mesajı:

Berkin bizim öğrencimizdi. Biz, onun gibi tepeden emirler verilerek katledilen birçok çocuğun öğretmeni olduk. Ama şimdi biz Berkin’in öğrencisiyiz. Onun için olan adalet arayışı bize çok şey öğretiyor. Adaletten anladığımız şey; Berkin gibi çocuklarımızın yaşam hakkını, şeker yeme hakkını, eğitim alabilme hakkını sağlamaktır.

3. duruşma tarihi belli oldu

Bugünkü duruşması sona eren davanın 3. duruşması 16 Kasım 2017’de gerçekleşecek.

Kaynak: Sendika, Evrensel, Birgün

Editör: TE Bilişim