Gazete Emek-HDP'nin önceki dönem Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş ile 26. Dönem Milletvekili Sırrı Süreyya Önder’in yargılandığı dava Ankara’da görüldü. Mahkeme heyeti, "Terör örgütü propagandası yapmak" suçundan Selahattin Demirtaş'a 4 yıl 8 ay Sırrı Süreyya Önder'e 3 yıl 6 ay hapis cezası verdi.

Demirtaş ve Önder’in, 2013 Newrozu’nda yaptıkları konuşmalar sebebiyle yargılandıkları davanın 4. duruşması Silivri Cezaevi Yerleşkesi 1 No’lu duruşma salonunda görüldü. Duruşmaya Sırrı Süreyya Önder katılırken, Demirtaş ise Edirne Cezaevinden SEGBİS aracılığı ile bağlandı.

 
HAZIRLIK YAPAYIM TALEBİNE RET

Demirtaş, kendisine 2 gün önce tebliğ edilen mütalaaya karşı son savunmasını hazırlamak için süre talep etti. Mahkeme heyeti ise bu talebi reddetti.

Demirtaş beyanında mahkeme heyetine, “Biz bu ülkenin eşit yurttaşlarıysak bizim siyasi kimliğimiz sizi ilgilendirmemeli. Savunma hakkımıza saygı duymanızı beklemek de hakkımızdır” diye seslendi.

“Mahkemede savunma yapmaktan korkacak halim yok” diyen Demirtaş, “Daha önce de söyledim, nerede ne konuşmuşsam noktasına virgülüne kadar arkasındayım. Kaçacak halimiz yok” şeklinde konuştu.

‘BEN SİZİN YERİNİZDE OLSAYDIM HEYETTEN ÇEKİLİRDİM’

Adil bir yargılama yapılmadığını belirten Demirtaş, “Biz adil yargılama talebinde bulunuyoruz. Heyetinizin hiçbir zaman bizi adil yargıladığını, siyasi kimliğimizden bağımsız olarak yargıladığını düşünmüyorum. Ben sizin yerinizde olsaydım bu heyetten çekilirdim ama siz çekilmediniz” dedi.

Heyete, ‘Sizi itham etmiyorum’ diye seslenen Demirtaş, sürecin getirdiği baskı politikalarının heyeti de etkilediğini belirtti. Demirtaş, “Ben hiçbir şekilde son savunmamı yapmaktan kaçınmıyorum. Ama usulen iki gün içinde savunma hazırlamam mümkün olmadığı için şu anda son savunmamı gerçekleştirmeyeceğim” ifadelerini kullandı.

‘SÖYLEDİKLERİMİN ARKASINDAYIM’

‘Çözüm süreci’nin başladığı 2013 yılında Kazlıçeşme’de düzenlenen Newroz mitinginde yaptığı konuşmada sarf ettiği sözler nedeniyle yargılanan Demirtaş, iddianamede yer alan ve o konuşmada sarf ettiği belirtilen sözlere itiraz etti. Bu cümleleri sarf etmediğini, kaydın çözümünün yanlış yapıldığını belirten Demirtaş, “Bugüne kadar ne söylediysem onların arkasındayım” dedi.

Yargılamaya konu olan konuşmayı yaptığı 2013 Newrozu döneminde iktidarın, başbakanın ve yardımcılarının, AKP’ye yakın medyasının söylemlerine değinen Demirtaş, o zaman suç kabul edilmeyen sözlerin, bu dönem suç olarak değerlendirildiğini belirtti.

‘ANALAR AĞLAMASIN DİYE ELİMİZİ TAŞIN ALTINA KOYDUK

Demirtaş konuşmasına şöyle devam etti: “Beni Bahçeli’ye söylediğim laf (Ankara’dan sallamak kolay. Siyasetçi misin dozer operatörü mü?) yargıyı niye rahatsız etti? Demek ki mesele başka. Mesele, çözüm sürecinden intikam alma meselesidir. Bugün Bahçeli iktidarın güçlü ortağıdır. Biz barış için uğraştık, ter döktük, emek harcadık. Birileri Ankara’da rahat koltuğunda oturup sallarken, biz dağdaki Kürt gencinin de, operasyona çıkan askerin de canı yanmasın, anaları ağlamasın diye elimizi taşın altına koyduk. Geri adım atmayacağız. Barışı savunmaya devam edeceğiz. İmralı’daki tecrit kalkmalıdır. Sayın Öcalan çözüm için önemli katkılar sundu, tekrar sunabilmelidir. Bu sağlanmalıdır. Türkiye’nin önünü açacak olan budur. O gün de söylüyorduk, bugün de söylüyoruz.” 

Kaynak: Evrensel

Editör: TE Bilişim