Gazete Emek- Türkiye'nin Fırat'ın Doğusu'na yönelik operasyon açıklamaları, İran ve Irak Kürdistan Bölgesel Yönetimi'nin Suriye'nin kuzeyine yönelik tavrı Diyarbakır'da eleştirildi. Diyarbakır'da bulunan HDP ve son yerel seçimlerde ittifak yaptığı Kürt partileri birlikte basın açıklaması yaptı. 

Kürtçe ve Türkçe yapılan açıklamada konuşan HDP Diyarbakır Mİlletvekili Saliha Aydeniz, Türkiye, İran ve Irak Kürdistan Bölgesi'nin Suriye'nin kuzeyine yönelik politikasının Kürt sorununu daha da derinleştireceğini söyledi. 

Türkiye'den yapılan “sınır güvenliği” ya da “Güvenli Bölge” açıklamalarını da eleştiren Aydeniz, " Türkiye'nin derdi sınır güvenliği olsa “sınırda ortak devriye” önerisine “evet” derdi. Kaldı ki Türkiye’nin sınır güvenliği üyesi olduğu NATO’nun güvencesi altındadır yani öyle bir sorunu yoktur. Türkiye, Efrin-Qamışlo-Şengal...hattında kalıcı işgal hesapları yapıyor! Yapılanlar “askeri operasyon” değil işgaldir. 

İran ve Türkiye benzer planlar içerisinde

Planlanma, sınırda ve sınır ötesi askeri yığınak, kurduğu karakollar ve Efrin-Şehba-Hakurk pratiği kalıcı işgalin ilk ciddi işaretleri. İran’da, Türkiye benzeri bir işgal pratiğini IKBY ile KSDÖY’nin egemenlik alanlarında yayarak sürdürüyor.

Hakeza, BM Yüksek Mülteciler Komisyonu (UNHCR) gözetiminde olan Mahmur Kampı çevresinde de kamp sakinleri yoğun baskı ve gözlem altındadır.

Biz aşağıda imzası bulunan parti ve hareketler olarak;

1 – Türkiye ve İran’ın, IKBY ve KSDÖY’nin egemenlik alanlarında giriştikleri işgalleri kınıyoruz. Bu işgallere son vererek askeri güçleri çekilmelidir." dedi. 


Savaş ve işgallerin çözüm getirmediğine dikkat çeken Aydeniz, sorunların barışçıl ve demokratik bir zeminde çözülmesi gerektiğini belirtti. 

Aydeniz, Kürt kurum ve kuruluşlarına da 6 maddelik bir çağrıda bulundu.

Aydeniz, yaptığı 6 maddelik çağrıda şu ifadeleri kullandı: 

Ayrıca Kürdistanlı tüm güçleri; duyarlılıkla IKBY’nin egemenlik haklarının, yurttaşlarının, topraklarının güvenliğinin sağlanmasında ve yasalarının uygulanmasında destek olmaya çağırıyoruz.

2 – Başta BM, NATO, Avrupa Konseyi, AB Komisyonu ve uluslar arası kurumları; IKBY ve KSDÖY’nin egemenlik alanlarına yönelik silahlı müdahale ve işgallere yönelenleri uyarmasını ve sorunların yalnız siyasal, demokratik, barışçıl yollar ile çözümünün olanaklı olduğunu belirterek çözüme katkı sunmaya çağırıyoruz.

3 – Türkiye, İran ve bölge halklarını, demokrat, duyarlı kamuoyunu, kendi ülkelerinin bu işgal hareketlerine karşı “savaşa, işgale hayır” diyerek tutum almaya çağırıyoruz!

4 – Halkımızı, siyaset kadrosunu; Kürdistan parçalarındaki kazanımlarını koruyup büyütmeye, engelleri aşmada partilerin değil Kürdistan halkının çıkarlarını esas alarak sahiplenmeye çağırıyoruz. Kürdistan gözlüğüyle parçalardaki kazanımları sahiplenmezsek herkes kaybedecek. Gün kazanımlara Kürdistan gözlüğüyle bakıp sahiplenme günüdür! Gün her parçadaki kazanımı “bizimdir” diyerek ortak sahip çıkma zamanıdır.

5 – Kürt medyasını bu hassas dönemde; parti ve kurumlarımız arasındaki kimi meselelere “benzin döküp alevlendiren” dil ve üsluptan kaçınmaya; “Ya Güvenli Bölge ya baştanbaşa ateşe verelim” türünden Moğol istila ve yıkımını bize hatırlatılıp dayatıldığı günümüzde; siyaset kadrosu ve medyasıyla herkesi Kürdistan ufkuyla kazanımları sahiplenerek sorunları küçülten bir pratik geliştirmeye çağırıyoruz.

6 - Kürdistan Parlamentosunun; Şengal Ezîdî Soykırımının 5.nci yıldönümü olan 3. Ağustos 2019’da ki birleşiminde, oybirliği ile bu günü Ezîdî Soykırım Günü ilan etmesini anlamlı buluyor ve selamlıyoruz. 


 

Editör: TE Bilişim