Gazete Emek- Fatih'teki evlerinde ölü bulunan 4 kardeşin intiharıyla ilgili soruşturma sürüyor.

Yapılan incelemelerde siyanür içerek öldükleri belirlenen kardeşlerden Mimar Sinan Güzel Sanatlar'da modelist olan Oya Yetişkin'in beden ısısından diğerlerinden sonra yaşamını yitirdiği değerlendirilmeye başlandı.

Bunun üzerine, Yetişkin'in içine siyanür koyduğu meyve suyunu kardeşlerine içirdikten sonra kendisinin içtiği değerlendirilmeye başlandı. 

Doktor Büyüker: Siyanür hemen öldürür

Üsküdar Üniversitesi Bağımlılık ve Adli Bilimler Enstitüsü Adlitoksoloji Program Başkanı Öğretim Görevlisi Sultan Mehtap Büyüker, siyanürün özellikle yüksek dozda olduğunda hemen öldüreceğini belirterek, şunları söyledi:

"Siyanür hemen öldürür. Özellikle yüksek dozda maruziyet fazlaysa. Solunum yolu ya da ağızdan alınmışsa hemen ölüm olabilir. Alınan miktara göre ve vücudun metabolizmasına göre kardeşlerin ölümleri arasında çok az dakikalarla ölümler gerçekleşebilir. Vücut sıcaklığına göre ölüm saati belli oluyor" dedi.

Öte yandan, eve giren polis memurlarından ikisinin de içerideki 'siyanür' kokusundan etkilendikleri iddia edildi.

''Dikkat Siyanür var' notunu Oya yazmış olabilir'

Ayrıca, olayın anlaşılmasını sağlayan, kardeşlerin oturduğu evin kapısında yazılı olan 'Dikkat siyanür var' notunun da Oya Yetişkin tarafından yazılmış olabileceği değerlendiriliyor.

Arkadaşları ve mahalle bakkalı teşhis etti

Birinci dereceden akrabaları olmayan ve yakınları Mersin'de oturan kardeşlerin teşhislerini ise arkadaşları ve mahalle bakkalı yaptı.

Adli Tıp Kurumu'nda Cumhuriyet savcısı gözetiminde yapılan teşhiste Oya Yetişkin ile ablası obezite hastası Kamuran Yetişkin'i Oya'nın iş arkadaşı; epilepsi hastası Yaşar ve kuryecilik yapan Cüneyt Yetişkin'i ise mahalle bakkalı teşhis etti.


Olayın ardından kardeşlerin komşuları ve mahalle sahinleri de açıklamalarda bulundu. Komşuları Ahmet Dündar, "Anneleri öldükten sonra çok fena dağıldılar. Hepsi içine kapandı. Çocukluğumuz birlikte geçti. Erkek çocukları ile arkadaştım. Anneleri obezdi. Büyük abla Kamuran da obezdi. Oya gençliğinde şarkıcılık yapıyordu. Erkek kardeşleri çalışmıyordu. Ablalarını işe götürüp getiriyorlardı. Birbirlerine bağlı insanlardı" dedi.

Eczacıda çalışan Ahmet Gül de, "Oya ve Kamuran Hanım’ı tanıyorum. İkisi de depresyon ilaçları kullanıyordu. Ancak Kamuran Hanım’ın ilaçları çok ağırdı. Obezite sorunu vardı, zayıflamaya çalışıyordu. Sadece hastaneye gitmek için evden çıkardı. Sonra gelip ilacını alır ve evine giderdi. Kamuran Hanım asosyal bir kişiydi. Diğer erkek kardeşleri de kimseyle konuşmazdı. Sadece selamlaşırdık" diye konuştu.

Kardeşlerin yaşadığı apartman yöneticisi Necati Mansız ise, "Maddi olarak kötü durumda olduklarını biliyoruz. Yaklaşık bir yıldır bina aidatını, kiralarını da ödemiyorlarmış. Geçen günlerde doğalgazı kestiler. Polis evi boşalttıktan sonra elektriğini kestiler. Kapıda gördüğümüzde selamlaşıyorduk. Başka sohbetimiz olmuyordu" ifadesini kullandı.

Editör: TE Bilişim