Gazete Emek- Van'ın Gürpınar ilçesinde yapılmak istenen mermer ocağına karşı eylem yapan köylülere jandarma ve korucular havaya ateş açarak müdahale etti. HDP'nin sosyal medya hesaplarından olayın görüntüleri ile yapılan paylaşımda Yurtbaşı köyünde yapılan müdahale sonucu yaralanan vatandaşların olduğu belirtildi.

Doğu ve Güneydoğu'daki 13 Baro'dan ortak Sedat Peker açıklaması: Vahim durum için çağrı yapıyoruz

Olayla ilgili Mezopotamya Ajansı'nda yer alan habere göre ise  müdahalede 4 kişi gözaltına alındı. Köylülerin mermer ocağı için gelen iş makinalarının ahırları yıkmasına karşı çıkması üzerine başlayan eylemde, köylüler yürüyüş başlattı. 

YAŞANAN OLAYIN VİDEOSU ŞU ŞEKİLDE:

Yapılan protestonun ardından asker, korucu ve firma yetkilileri köyden ayrıldı.

HDP'Lİ MUAZZEZ ORHAN'DAN SERT TEPKİ

Müdahaleye tepki gösteren HDP Van Milletvekili Muazzez Orhan, görüntüleri paylaşarak "Burada sıkılan kurşunlar kimin adına, kimin eliyle, kime sıkılmaktadır. Rantın nöbetçi çeteleri iş başında!!!" dedi.

'HALKA ATEŞ AÇILMASINA NASIL MÜSADE EDERSİNİZ VAN VALİLİĞİ?'

HDP Ekoloji Komisyonu'nun sosyal medya hesabından olaya dair video şu notla paylaşıldı:

"Van, Gürpınar, Yurtbaşı Köyünde köy halkı mermer ocağına karşı direndiği için jandarma müdahale etti ve yaralılar var. Halka ateş açılmasına nasıl müsade edersiniz Van Valiliği? Köyünde talan istemeyen halka karşı sermayenin silahı olmayı bırakın!"

DİMER’DEN AÇIKLAMA

Van/Gürpınarda yaşanan polis müdahalesine yönelik  maden ocağı kuracağı iddia edilen Dimer, konuya ilişkin açıklama yaptı.

Dimer’in yaptığı açıklamada şu ifadelere yer verildi;

27.05.2021 tarihinde, Van ili, Gürpınar ilçesi Yurtbaşı köyünde meydana gelen hadiseler hakkında kamuoyunu bilgilendirme gereği duyulmuştur. Çeşitli sosyal medya platformlarında şirketimizin ismi  kullanılarak yayınlanan haberler gerçeği yansıtmamaktadır:

Söz konusu maden ruhsat sahasında şu anda çalışmaları yürüten DİMER şirketi değildir. Saha, 2020 yılında başka bir firmaya kiralama (rödovans) yöntemi ile devir edilmiştir. Bu nedenle DİMER şirketinin sahada herhangi bir faaliyeti yoktur. Bahsi geçen saha, 2003 yılında şirketimiz adına tescillenmiş, kanuni bütün yükümlülükler yerine  getirilerek 2006 yılında 3 ay süre ile üretim faaliyetlilerine başlanmıştır.

 Saha hazine arazisinde olup,  kadastro tarafından “maden bölgesi” olarak tescillenmiştir. Bölgedeki çalışmalar sırasında, personelimiz saldırıya uğramış, şikâyetimiz üzerine yürütülen tahkikat sonunda açılan davada saldırılara karışan şüpheli şahıslar cezalandırılmıştır. Olayların büyümemesi için şirketimiz sosyal sorumluluğu gereğince ruhsat sahasından çekilmiştir ve o tarihten beri sahada herhangi bir üretim  faaliyetinde bulunmamıştır.

Sosyal medya platformlarında şirketimiz aleyhinde asılsız ve yalan haberler yapan, bu haberleri yayan  ve haberlere yorum yapmak suretiyle bu menfur karalama kampanyasına destek olan kişi veya kurumlar hakkında hukuki yollara başvuru hakkımızı kullanacağımızı kamuoyunun bilgisine saygıyla arz ederiz.”

Mermer ocağı istemeyen köylüler, güvenlik güçlerinin müdahalesi sonucu yaşanan durumu şu ifadelerle anlattı:

‘MERMER OCAĞI KURULURSA YAŞAYAMAYIZ’

Mahallelilerden Hilal Batuğ, mermer ocağının köylerinde 2006 yılında faaliyete geçtiğini ancak karşı çıktıkları için kapandığını, son iki aydır bir kez daha çalıştırılmak istendiğini kaydetti. Mermer ocağının kurulacağı alanda hayvanların ahırı olduğunu belirten Batuğ, kurulacak ocağın vereceği zararlardan göç etmek zorunda kalacaklarına dikkati çekti. Zehirlenmek istemediklerini ifade eden Batuğ, “Mahallemize gelen jandarma ve korucular eşliğinde ahırlarımız yıkıldı. İnsanlarımız mağdur edildi. Buna karşı çıkan insanlara ateş açtılar, gaz bombaları attılar. Burada ocak kurulursa yaşayamayız. Devlet bize bir çare bulmalıdır” dedi.

İNSANLAR DARP EDİLDİ

Mahalleli Sıdık Bilek (75), yaşamının tümünü burada geçirdiğini ve geri kalan ömrünü de burada geçirmek istediğini söyledi. Bilek, yaşam alanlarını korumaya çalıştıkları için dün kendilerine binlerce kurşun sıkıldığını vurguladı. Bilek, “Askerlere ahırlarımızı yıkmamaları için ricada bulundum ancak dinlemediler. Sonra da gözaltına aldıklarını zırhlı araç içerisinde darp etmişler. Biz bu mermer ocağını istemiyoruz” diye konuştu.

‘BURADA YAŞAMAYACAKSINIZ’

Dün zulüm yaşadıklarını anlatan mahalleli Cevdet Yücel de, “Jandarmaya neden bize bunu yaptıklarını sorduğumuzda ‘Sizi bu köyden çıkarttıracağız. Burada yaşamayacaksınız’ dediler. Ahırlarımızı valilik ve kaymakamlıktan alınan izinle yıktılar. Biz mermer ocağını istemiyoruz. Bu ocağın ÇED raporu da zaten sahtedir. Şirket gelirse biz burada yaşamayız. Burada darp edildik, çocuklarımızın kafaları kırıldı. Biz bunu zulüm olarak görüyoruz. Biz başka bir ülkeden buraya gelmedik burası bizim. Bu zulmü bize yapmasınlar” diye belirtti.

‘HAYVANLAR İÇERİDEYKEN YIKTILAR’

Mahalleliye haber verilmeden ahırlarının kapıları kırıldığını ve hayvanlar içerideyken yıkımın başlatıldığına dikkati çeken Ümit Yücel de, uğradıkları hakaretlere ilişkin “Biz bu ülkenin insanı değil miyiz?” dedi. Yücel, şöyle devam etti: “Bize zülüm yapıldı. Ateş açıldı. Gaz bombaları atıldı. Kurşunlardan korunmak için taşların arkasına sığındık, kendimizi yere attık. Ahırlarımız yıkıldığından dolayı hayvanlarımı ekmek pişirdiğim tandır evine, kuzularımı komşuların ahırına koymuşum. ‘Siz bu köyden çıkacaksınız’ dediler. Biz mahallemize gelmelerini istemiyoruz.”

‘TERK ETMEYECEĞİZ’

Rojbin Yücel de, hamile olan yengesinin askerlerin itmesi sonucu düşük riski olduğunu, amcasının da darp edildiğini belirterek, şunları dile getirdi: “Hayvanlarımız öldürüldü ve bazıları da yaralandı. Askerler bize taş atmaya başladı. Ben bayıldım. Yıkılan ahırlarımızda dolayı hayvanlarımız ölüyor. Askerler ellerini kelepçelediği amcam ve kuzenimi gözümün önünde yere atarak silah dipçikleri ve tekmelerle darp ettiler. Biz burayı terk etmeyeceğiz.”

‘GÖÇE ZORLANIYORUZ’

Sürece dair bilgi veren Sevda Yücel de, şunları kaydetti: “Geldiler ve hiçbir şey demeden yıkıma başladılar. Karşı çıktığımızda darp edildik. İnsanlar, ‘Neden geldiniz?’ diye sorduğunda kelepçelenip gözaltına alınıyordu. Ellerinde demir sopalar vardı. Darp ediyorlardı. Yaralanan insanlar oldu. Bu hukuksuzluk ve haksızlıktır. Bize bunu yapmasınlar. İnsanlar burada tek geçim kaynağı olan hayvanlarını mecburen satacak. Mermerler köyün içerisinde çıkarılacak. Peki, insanlar burada nasıl yaşasın. Buradaki amaç bizi göçe zorlamak. Komutan, ‘Sizi bu köyde barındırtmayız’ diyordu. Kelepçe vurmak ve gözaltına almak ile tehdit ediyorlardı. Biz mermer ocağı istemiyoruz. Direnmeye devam edeceğiz.”

Askerler tarafından yıkılan ahırların sahibi ve darp edilen Ergin Bilek ise, sırtında cop darbesinden kaynaklı işkence izlerinin olduğunu ifade etti.

HDP HEYETİ KÖYÜ ZİYARET ETTİ

Halkların Demokratik Partisi Eş Genel Başkan Yardımcısı Tayip Temel ve Van İl Eşbaşkan Yardımcısı Handan Karakoyun'un da aralarında bulunduğu heyet, köylerine yapılmak istenen mermer ocağına karşı eylem yapan yurttaşlara ateş açılması üzerine Van'ın Gürpınar ilçesinin Yurtbaşı köyüne gitti.

Köyün içinde yapılmak istenen mermer ocağı sahasında incelemelerde bulunarak köylülerden bilgi alan heyet açıklamada bulundu.    

Resim

HDP heyetinden yapılan açıklama şu şekilde:

"Mermer ocağı neredeyse yerleşim merkezinin içindedir. Ocağın yapılmak istendiği yerde bulunan 25 ahır ve hayvan barınağı yıkılmıştır.

'ONLARCA GAZ BOMBASI'

Dün sabah yıkımın fark edilmesinin ardından köylüler 7'den 70'e bu bölgeye gitmiş ve yıkımı durdurmaya çalışmıştır. Jandarma, çevik kuvvet ve köy korucularından oluşan yüzlerce kişi köylülerin üzerine kurşun yağdırmış, çocukların arasına düşecek şekilde onlarca gaz bombası atmıştır.

GERÇEK MERMİ KOVANLARI BULUNDU

İki köylü yaralanmış, yaralı halde gözaltına alınmış, daha sonra serbest bırakılmıştır.

Olay yerinde binlerce plastik mermi ve gerçek mermi kovanı ile onlarca biber gaz kapsülü bulunmuştur.

Heyetimizin görüştüğü köylüler, daha önce de mermer ocağı için çalışmalar yapıldığını, bu çalışmalar sırasında hayvanlarının telef olduğunu, köyün içine kontrolsüzce yuvarlanan mermer taşlarının büyük bir tehlike oluşturduğunu anlatmıştır.

ÇED raporuna ilişkin de gündeme gelen iddialar vardır. Buna göre mermer ocakları yerleşim merkezinin üç kilometre dışında olmalıdır ancak Yurtbaşı Köyü'nde sahte ÇED raporu ile ocak yapılmak istenmektedir."

Resim

HDP’Lİ TAYYİP TEMEL’DEN AÇIKLAMA

HDP’li Tayyip Temel, ziyarete ilişkin değerlendirmelerde bulundu.

Temel, sosyal medya hesabından,“Van il-ilçe örgütlerimizle Gürpınar’ın Yurtbaşı (Şêxan) köyüne gittik. Köylülerle görüştük. Köyün içindeki mermer ocağını inceledik. Maden ocağı neredeyse yerleşim merkezinin içinde. Ocağının yapılmak istendiği yerde 25 hayvan barınağı yıkılmış. Köylüler daha önce de mermer ocağında çalışmalar başlar başlamaz hayvanların telef olduğunu kocaman mermer taşlarının yuvarlanıp köyün içine geldiği için büyük tehlike oluşturduğunu söyledi.” İfadelerine yer verdi.

“KÖY SAKİNLERİ VE HAYVANLAR İÇİN TEHLİKE ARZ EDİYOR”

Van’ın Gürpınar ilçesine bağlı Yurtbaşı (Şêxan) köyü sakinleri köylerinin yakınına taş ocağı yapılmasına karşı çıkarken, Gürpınar Kaymakamlığı bünyesinde kurulan komisyon tarafından hazırlanan rapor hazırlandı. 

Raporda, mermer ocağının hem hayvancılık için hem de bölgedeki köy için tehlike arz ettiği belirtildi.

Yurtbaşı köyünde yapılmak istenen mermer ocağı nedeniyle müteahhit firma yetkilileri tarafından bölgedeki 40 ahır yıktırılmıştı. Mermer ocağına ve yıkıma tepki gösteren mahalle sakinlerine ise asker tarafından ateş açılmıştı. Halkın eylemi sürerken tepkiler üzerine ve mahallelinin talebiyle Gürpınar Kaymakamlığı da bölge incelemesi yapmak amacıyla komisyon kurdu.

 Özel İdare Müdürü, Yazı İşleri Müdür Vekili, İlçe Tarım Müdürü, Milli Emlak Şefi, Sağlık Grup Başkanı ve Asb. Kd. Ust Çavuş ile Tapu Sicil Müdürü’nün yer aldığı komisyon, mahallede yapılmak istenen mermer ocağına dair incelemelerde bulunarak rapor hazırladı.

MA’nın haberine göre; hazırlanan raporda şu ifadelere yer verildi:

 “* İşyerinde tespit sırasında çalışan işçi olmadığı için bu yönde herhangi bir sağlık problemi saptanmadı. Vatandaşlar açısında; mermerin toz olarak doğaya ve toplu yaşam alanlarına ulaştığı taktirde solunum yolları ile ilgili sıkıntısı olan hastalar için sağlık sorunu yaratacağı,

 * Mermerin çıkarıldığı alan yayla yolu olup, büyük kalıplar halinde çıkartılan Mermer taşlarının yuvarlanması halinde hayvanlara, insanlara ve mevcut evlere zarar verebileceği konumda olduğundan

 * Mermerin çıkarıldığı alan yüksek tepenin yamacında olduğu ve hemen aşağısında köy yerleşimi ve hayvan barınaklarının olması nedeni ile çalışma alanı çevresinde herhangi bir engelleyici bariyer vs. gibi önlemler alınmadığı için tehlike arz ettiği

 * Yurtbaşı köyünde mermer ocağının bulunduğu alan tarımsal faaliyet açısından yapılan alanların ufak olması ve söz konusu yer taşlık olmasından dolayı işletilmesinde bir sakınca olmadığı, ancak meraya giden hayvanların yol güzergahı olduğundan dolayı hayvanların meraya gidiş ve dönüşlerde tehlike arz edeceği tespit edilmiş olup, iş bu rapor tarafımızdan imza altına alınmıştır.”

Editör: TE Bilişim