Gazete Emek- Yabancı uyruklu kişilerin su ve katı atık vergilerine 10 kat zam yapacağını açıklayarak tepkileri üzerine çeken Bolu Belediye Başkanı CHP'li  Tanju Özcan, sosyal medyada yayımlanan, “Gör Beni” programında, Armağan Çağlayan’ın konuğu oldu. 

Özcan,  “Benim en büyük hayalim kitap yazmak. O hayalimi gerçekleştirmek için de cezaevine girmem lazım” dedi. 

 Özcan’ın açıklamalarında şu ifadelere yer verdi:  

"SIĞINMACI MESELESİNİ TÜRKİYE'NİN TARTIŞMASI İÇİN ORTAYA ATTIM"  

“Bu sığınmacı konusu geçmiş seçim öncesine dayanıyor. Ben milletvekilliği dönemimde bu konuyu dile getirmiştim. 1 milyon Suriyeli yokken bu ülkede meclis kürsüsünde çıkıp demiştim ki, “Düzensiz göç politikası devam ederse yakında birkaç milyon yabancı uyruklu insan olacak burada. Sonrasında iş mafyalaşmaya gidecek.” O zaman uyarmıştım. 2019 seçimleri öncesinde de demiştim ki, “ Birden çok kuruluştan yardım alan Suriyeliler, Iraklılar var. Bir de biz yardım ediyoruz. Ben başka yardım kuruluşundan yardım alan tüm yabancılara yardımı keseceğim” demiştim ve seçimden sonrada bu sözümü tuttum, kestim. Bununla ilgili o kadar çok soruşturma geçirdim ki sonucunda takipsizlik kararı çıktı. Bu son olayda da aslında Türkiye’nin gündemine getirmek için benim kendi önerimdi bu. Geçici sığınmacıların bir an önce ülkesine geri dönmesi için bu konuyu Türkiye’nin tartışması için ortaya attım. Tecrübeli bir siyasetçi olarak bu şekilde bunu Türkiye gündemine sokabileceğimi düşündüğüm için böyle dedim ve sonuç itibariyle bugün baktığımda Türkiye bu meseleyi tartışıyor.

Amacım artık sayı  resmi- gayriresmi 8 milyonu aştı. Türkiye’nin nüfusunun yüzde 10’u kadar sığınmacı var bu ülkede. Bu sığınmacıların geri dönmesi için ne mevcut iktidarın ne de “geri döndüreceğiz” diyen muhalefetin maalesef somut politikaları yok. Bir devlet politikası oluşsun istedim. Sayın Erdoğan’a da seslendim. Sen karar veremiyorsan milli iradeye soralım dedim. Dönsünler mi yoksa kalsınlar mı? Eğer halk  "kalsın" derse o zaman sosyal olarak, ekonomik olarak, eğitim olarak bu insanları nasıl entegre edeceğiz ve milyonlarca siginmacıya biz nasıl iş bulacağız bunları tartışalım. 

"BEN HAYATIM BOYUNCA IRKÇI OLMADIM" 

 Göçmenlere ilişkin ırkçılık yapmadığını savunan Özcan, “Ben hayatım boyunca asla ırkçı olmadım. Ben kendimi Sosyal Demokrat ve Atatürkçü olarak ifade ettim. Atatürk'ün tanımladığı anlamda etnisiteye bakmadan üst kimlik olarak kullanıyorum. Ben Türk milliyetçisi olduğumu her zaman söyledim. Beni ırkçılıkla suçlayanlar Almanya’da ki Cem Özdemir gibi o da telefon etti bana ona da söyledim “Sen Yeşiller Partisi'nde eş başkanlık yaptın.  Alman Hükümetine neden sığınmacılara kapımızı açmıyoruz.Neden ekmeğimizi onlarla paylaşmıyoruz diyebiliyor musun? Hayır diyemiyorsun. O zaman ben bunu söylediğimde bana nasıl ırkçı veya faşist diyebiliyorsun? Ben gerçek bir vatanseverim. Bunun bir antiemperyal oyun olduğunu gördüm.  Amerika bunu sürekli denedi. Aleviler ile Sünnileri birbirine düşürmeye çalıştılar. Geçmişte ülkücü ve solculara aynı elden Şilan verildi. Kürtler ve Türkleri birbirine düşürmek için PKK denen örgütü kurdu. Sonra devleti ele geçirmek için FETÖ'cü örgütü kurdu. Dışarıdaki siyasi ayak belli ABD. Amerika ileriki bir süreçte Türkiye’de bu kontrolsüz sığınmacıları ülkeyi karıştırmak için kullanacak."diyerek bu durumun ABD'nin yürüttüğü bir emperyal oyun olarak değerlendirdi. 

"SIĞINMACILARI SUÇLAMADIM" 

Özcan, göçmenleri değil, hükümetin politikalarını elestirdiğini belirten Özcan, "Ben günün şartlarına göre pozisyon değiştiren bir siyasetçi olmadım. Ülkemize sığınan sığınmacıları hiç suçlamadım. Ben bu sığınma hareketini yönetemeyen hükümeti suçluyorum. Bu konuda politika üretemeyen muhalefeti yetersiz buluyorum. Yoksa ben vatandaşınma "Elinize bir sopa alın zorla çıkartın" demiyorum. Bu vatandaşın işi değil. Bugün bu göç politikası malesef düzenli yürütülemedi. Özal zamanında da Kuzey Irak'tan göç olmuştu. Kürtler, Saddam zulmünden can havliyle kaçmışlardı. Biz millet olarak kapımızı açtık ama tampon bölgede tuttuk. Sonrasında karmaşa sona erince gönderdik. Şimdi öyle bir politika izleniyor ki dünyanın hiçbir yerinde yok. Canının istediği şehre git ve yerleş. Türkiye bu konuda çok para ödedi." dedi. 

Daha önce de yaptığı açıklamalara ilişkin tepki aldığını fakat göçmen meselesi  kadar  gündemi etkilemediğini belirten Özcan, "Özellikle bu son gelen Afganlar bardağı taşıran son damla oldu. Bir haber çıkıyor, 'Bir Afgan 15 yaşındaki kıza tacizde bulundu' diye yani taciz olduğunun farkında bile değil 100 yıl geriden gelen bir toplumdan bahsediyoruz. Sosyal entegrasyonu sağlamamız mümkün değil." ifadelerini kullandı. 

"BANA KİMSE KAYYUM ATAYAMAZ" 

Özcan, “Her gece uyuyunca Belediyeyi ve Cumhurbaşkanı Erdoğan’ı görüyorum. Bir gün beni fırçalıyor, bir gün otobüsüne davet ediyor. Başıma ne gelecek diye korkuyorum. Bu ülkede Erdoğan’dan herkes korkuyor. Ben en son meclis toplantısında yeter artık dedim. Kayyum atanacak kayyum atanacak. Kayyum atanması için terör örgütü ile bağlantın olması gerekiyor. Bu şartlarda bana kimse kayyum atayamaz.” dedi.

TEDAVİ TALEBİ

Bolu'nun CHP'li Belediye Başkanı Tanju Özcan katıldığı bir yayında, başından geçen bir anısını anlattı. Özcan, yanına gelen bir kadının "Benim bebeğim yok, yardımcı olabilir misiniz?" dediğini söyledi. Buna karşılık, "Hanımefendi ben size nasıl yardımcı olabilirim" diye cevap verdiğini anlatan Özcan'ın bu anlarda gülmesi ve iması sosyal medyada tepki çekti.

"BEBEĞİM YOK, YARDIMCI OLABİLİR MİSİNİZ?"

Katıldığı Youtube programında başından geçen anılarını anlatan Özcan'ın, başörtülü bir kadınla ilgili bir anısı ve konuşurken gülmesi sosyal medyada tepki çekti. Bolu'da yanına tesettürlü bir kadının yanaştığını söyleyen Tanju Özcan'ın tepki çeken açıklaması şöyle: "Bir açılış yapıyoruz Bolu'da acelem de var. Bir tesettürlü bayan geldi. 'Tanju bey bir konu var konuşabilir miyiz' dedi. Ben de 'Hemen Ankara'ya dönmem lazım. Özel değilse burada konuşabilir misiniz?' dedim. 'Sıkıntı yok' dedi. 'Benim bebeğim yok. Bana yardımcı olur musunuz?' dedi.

"BEN SİZE NASIL YARDIMCI OLABİLİRİM?"

'Hanımefendi ben size nasıl yardımcı olabilirim' dedim. Meğer kadın tüp bebek tedavisi olmak istiyormuş. Tabi öyle konuya böyle girince çevredekiler gülüyor. Benim böyle çok fazla anım var...."

Tanju Özcan'ın bu sözler sonrası ekranda gülümsemesi ve ima içeren sözleri, izleyiciler ve sosyal medya kullanıcılar tarafından büyük tepki gördü.

ÖZÜR DİLEDİ

Bolu’da, AKP'li meclis üyeleri, Armağan Çağlayan'ın YouTube'da yayınladığı Gör Beni adlı programda bir kadınla arasında geçen diyaloğu anlatarak tepki çeken Bolu Belediye Başkanı Tanju Özcan’ı protesto etmek için salonu terk etti.

Özcan, meclis toplantısı sonrasında yaptığı açıklamada kadınlardan özür dileyerek, “Açığımızı arıyorlar. Bizim de orada anlatmamamız gereken bir anımızı anlattık. Bazen siyasetçi çok konuşurken ağzından anlatmaması gereken bir şeyi anlatır ya o benim samimiyetimden. O program magazin ağırlıklı bir program ama benim gibi tecrübeli bir siyasetçinin böyle bir anıyı orada anlatmaması gerekiyordu" dedi.

Özcan, “İğrençliğimden falan değil. Bunu yapanların ne amaçla yaptığını, kimler olduğunu biliyorum. Halk beni biliyor. Yakın çevrem, iş arkadaşlarım kadınlara nasıl pozitif ayrımcılıkla yaklaştığımı biliyor. Ama bundan dolayı gerçekten, samimiyetle üzüntü duyan kadınlar ve dernekleri varsa onlardan özür dilemek düşer bana” dedi.



















Editör: TE Bilişim