Gazete Emek- Peşmergeler'in Kerkük'ü terketmesinden sonra Kerkük İran destekli Şii grup Heşdi Şabi ve Iraklı güçlerin kontrolüne girdi. Heşdi Şabi güçleri Kerkük'te ilk icraat olarak İran'ın dini lideri Hamaney'in fotoğraflarını astı.
Heşdi Şabi ve Irak Ordusu tarafından ele geçirilen Kerkük İl Meclisi'ne, İran’ın dini lideri Ali Hamaney'in fotoğrafları asıldı.
Kerkük İl Meclisi'nde bir Heşdi Şabi mensubu tarafından çekilen görüntüler sosyal medyada paylaşıldı.
Heşdi Şabi mensubu videoda küfür, hakaret ve tehditler savuruyor. Ancak videoda tehditlerden çok, Ali Hamaney'in fotoğrafının bulunması dikkat çekiyor.
Heşdi Şabi mensubu, peşmergeye yönelik, “Heşdi Şabi karşısında duramazsınız. Adamlarınız nerede? Parti binalarının yanı sıra Kerkük Valiliği ve bütün kamu kurumlarını ele geçirdik. Ayrıca bütün petrol kaynakları ve tesislerini ele geçirdik” sözlerine bulunuyor. Heşdi Şabi üyesi, dalga geçerek yapıtığı konuşmasında ayrıca Erbil ve Süleymaniye'ye yönelik de tehdit mesajları verdi.
16 Ekim’de KYB ve KDP'li peşmergelerin geri çekilmesi üzerine Kerkük ve çevresi Heşdi Şabi’nin eline geçti.
Kerkük'ün işgali üzerin Mesud Barzani yaptığı açıklama ile tepki çekmişti.
Barzani yaptığı yazılı açıklamada, "Kürdistan halkı emin olsun ki gereken yapılacaktır. Halkımızın kazanımları, huzur ve güvenliği yeniden sağlanacaktır” dedi.
Mesud Barzani, Heşdi Şabi ve Iraklı güçlerin Kerkük ile Kürdistan Bölgesi’ne yönelik saldırıları hakkında yazılı bir açıklama yayımladı.
Açıklamada Başkan Mesud Barzani şu ifadeleri kullandı:
“Tarih boyunca Kürdistan halkının hakları çiğnendi ve zulme maruz kaldılar. Kürdistan halkı tarih boyunca kendi kimliğini korumak adına katliam ve soykırımlara uğradı.
Kürdistan halkı, barışçıl adımlar atarak hiçbir zaman savaş istemedi ancak savaşlara maruz kaldık. Tüm çabalarımız barışçıl bir şekilde amacımıza ulaşmaktı. Öncelikli amacımız her zaman asayiş ve Kürdistan halkının haklarının savunması oldu.
Kerkük’te yaşananlar, Kürdistan’daki bazı siyasi tarafların ve şahısların verdiği kararlardan dolayı yaşandı. Sonuç olarak Peşmerge Güçleri geri çekilmek zorunda kaldı.
Peşmergelerin geri çekilmesiyle Kürdistan Bölgesi ile Irak hükümeti arasındaki temas hattı, 17-10-2016 tarihinde Musul’u kurtarma operasyonundan önceki sınıra bağlıdır.
Kürdistan halkı emin olsun ki gereken yapılacaktır. Halkımızın kazanımları, huzur ve güvenliği yeniden sağlanacaktır.
Şu anda ise, siyasi birliktelik, Kürdistan halkının birliği ve beraberliğini korumak adına tüm siyasi tarafların birlik olmasından yana ısrarcıyız.
Basın yayın kuruluşlarından isteğim; Kürdistan ve Irak arasında yaşanan söz konusu hassas süreci yurtsever ve ulusalçılık anlayışı çerçevesinde ele almalarıdır.
Dayanıklı Kürdistan halkı, yürekten inançlı ve gönüllü kahraman peşmergelerimiz ile başı dik şehit yakınları şunu iyi bilsinler; evlatlarımızın kanı Kürdistan’ın özgürlüğü uğruna aktı.
Kürdistan’ın bağımsızlığı için yükselen çığlıkları tüm dünya duydu. Şehitlerimizin kanı boşa akmadı ve akıtmayacağız da.
Kürdistan halkı, güçlü dirayeti ve kahraman evlatlarıyla er ya da geç meşru haklarına ve kutsallarına kavuşacaktır. Bugün ise birlik olmamız gereken bir gündeyiz.”
