Gazete Emek- İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, NTV canlı yayınında İstanbul’daki kayıtsız Suriyelilere ilişkin olarak açıklamalarda bulundu. Soylu, Suriyeli göçmenlerle ilgili “çok önemli stratejik adımlar atıldığını” iddia etti.

Soylu’nun açıklamasından satır başları şöyle:

“Dünya belki farkında değil, radikalizmin emperyalizm tarafından acımasızca kullanılması. Bunlar ciddi karmaşıklıklar oluşturuyor. Bir problem de Doğu’daki genç nüfusun artması, Batı’nın da yaşlanması. Elbette ki göçler yaşanacaktır. Kaynağında çözülemeyen bu durum 21. asrın bütün devletler için yakıcı hale gelecektir. Zihnimizde bir gezinti yaparsak, bütün ülkelerde hükûmetlerin en temel problemlerinden biri göç. Ülkeler çeşitli önlemler alıyorlar. Mesela Portekiz giden göçmenleri geri döndürmeye çalışıyor. Bütün ülkeler bir çaba içerisinde. Biz hem Asya bandından, hem doğu hem güneyimizden olağanüstü bir baskı var. Afganistan, Pakistan, İdlib ve Afrika’dan baskı var. Mesele Suriyeli meselenin daha ötesinde bir meseledir.”


 
“Türkiye yaklaşık 7 yıldır özellikle Suriyelilerle ilgili çok önemli stratejik adımlar ve dünyanın beceremediği bir çok meseleyi başarılı bir şekilde yürüten, hem komşuluğumuza, hem insanlığımıza, hem de uluslararası kurallara göre attığımız adımlara yönelik önemli bir strateji ortaya koymuştur.”

“Meselenin kaçak göç bölümüyle ilgili de birkaç şey söylemek istiyorum. Biz göç sağanağını değerlendirirken 175 bin 2017 yılında kaçak göçmen yakalandı. 2018’de 268 bin yakalandı. Bunlar büyük rakamlar. Aynı zamanda 2019’da 163 bin kaçak göçmen yakaladık. Yıl sonu itibariyle bu 300 bin rakamını aşacak. Bizim sınır dışı olarak nitelendirdiğimiz toplam 2018 yılında 56 bin göçmen var. Bunları nasıl ettik? Kendi bakan arkadaşlarımdan daha çok muhataplarımla konuşuyorum. Bu yıl şu anda kadar 43 bin kaçak göçmen de gönderildi. Biletleri alınmış elimizde 7 bin kaçak göçmen daha var. Peki biz bu kaçak göçmenliğin engellenmesi için neler yapıyoruz? Sınırlarımızdaki önlemleri artırıyoruz. Sınırlarımızdan kuş uçmayacak şekilde bir sistem geliştiriyoruz.”

“Türkiye’de 3 milyon 634 bin Suriyeli var”

“(Süre) Türkiye’de 3 milyon 634 bin Suriyeli var. Bir takım eleştiriler var; ‘aklınız başınıza bugün mü geldi!’ Bu çok yanlış bir eleştiri. Yaklaşık 57 parametreden, okulundan kaç kardeş olduğuna, parmak izine kadar bilgi alıp güncelleme yaptık. Ben seni kayıt olduğun ilde kabul ediyorum’ dedi Türkiye. Ve birkaç ili bir noktadan sonra kayıt kapsamından çıkardık ve kabul etmiyoruz dedik. Mesela İstanbul. İstanbul’da toplam 547 bin Suriyeli geçici koruma kapsamında. İstanbul’a bir akın olduğunu görüyoruz. Biz bunu gördükçe gelenleri kendi merkezine gönderdik. Hangi ildeyse o ilde de güncellemelerini kabul ettik. Güncellemelerimiz bittikten sonra da operasyona başladık. Bir, kim nerede bilelim dedik; iki, uyum stratejisi başlattık; üç, gönüllü olarak geri dönmek isteyenler var. Bunlarla ilgili de biz onların güvenli bölgelere gitmelerini saplayan politikalar ortaya koyduk.”

Bize karşı eleştiriler var. Aklınız başınıza bugün mü geldi diye. Bu yanlış. Türkiye 2011 yılından beri strateji uyguluyor. Önce kamplara alındılar, kayıt altına alınması için. Bu ülkede benim bilmediğim kayıtlı olmayan kimsenin olmaması lazım. Biz bunları kayda aldık. 57 kategoride bu güncellemeyi yaptık. Ben seni kayıt olduğu ilde kabul ediyorum dedik. Birkaç ili kayıt kapsamından çıkardık. İnsani durum dışında İstanbul’a kayıt kabul etmiyoruz kayıt dedik. İstanbul’da 547 bin Suriyeli geçici koruma kapsamında. Ama başka illerden İstanbul’a bir akın olduğunu görüyoruz. Denetimlerle kendi merkezlerine gönderdik. Hangi ildeyse o ilde güncellemelerini kabul ettik. Güncellemeler bittikten sonra operasyona başladık. Elinde bir saat 10 liraya satıyor Afrika’dan gelmiş. Biz buna müsaade etmeyeceğiz. Önceden izin veriliyordu.”

“KİMSEYİ SINIR DIŞI YAPMIYORUZ, YAPAMAYIZ”

“1 milyon 69 bin kayıtlı göçmen, 547 bini Suriyeli, 522 bin de ikametli. Bunun dışında olanlarla problem. İstanbul’da kayıtsız kaçak göçmenle problemimiz. İkinci problemimiz de başka illere kayıtlı olup da İstanbul’da yaşayanlarla ilgili. Gerçekleştirdiğimiz operasyonla alakalı 6 bin 122 kişi yakaladık İstanbul’da. Bu kişilerin 2 bin 690’ı Afgan. Suriyeliler geçici koruma kapsamında. Kimliğini gösterdi, eğer İstanbul’da kayıtlı değilseniz 20 Ağustos’a kadar size gitme zamanı veriyoruz diyoruz. Bir de tamamen kayıtsızlar var. Biz bunları alıyoruz. Sana ikamet izni vermedik diyoruz ve kamplara götürüyoruz. Kimseyi sınır dışı yapmıyoruz, yapamayız.”

“Kaçakları yakalayınca bunları kamplara göndermektir yaptığımız iş. Hatay’daki kamplardan Malatya’daki kamplara kadar gönderiyoruz. Çünkü kontrol altında tutmamız gerekiyor. (Gitmiyorum derse ne olur?) Gitmiyorum derse gidecek. Biz bir düzen kurmak zorundayız.”

Tabelalar hakkında açıklama

“(Tabelalar) 531 tabela konusunda önemli bir adım attık. Yüzde 75’i Türkçe olarak değiştirildi. Fatih başta olmak üzere İstanbul’da da bu çalışmalara başladık. Sebep; bu uyum çerçevesi. Bizim bir kuralımız var, buna herkes uymak zorunda.”

“Biz sadece bir atmıyoruz. Biz bir strateji yönetiyoruz. Türkiye’nin bir göç, uyum, düzensiz göçle mücadele stratejisi var. Göç kurulunda 8 kez toplantı yaptık. Bakanlıklar ne yapacak, nasıl bir politika izleyecek, bütün bunlarla ilgili, bunlarla ilgili attığımız adımlar nasıl takip edilecekle ilgili çalışmalar yapıyoruz.”

“Biz düzenimizi muhafaza etmek zorundayız. Biz neden taksileri denetliyoruz, derdimiz ne yani? Bu düzeni sağlayabilmek için. Bu düzeni sağlamak için bu adımları atmak, bu süreçlerde eğer bu bahsettiğimiz stratejilerden ve çizdiğimiz çerçeveden çıkan söz konusu ise, bunlarla alakalı adımlarımızı atıp, o düzenin içerisine bunu getirebilmek ve sağlayabilmek. Hiçbir strateji değiştirmiyoruz. “

“Bunun seçimle falan bir alakası yok. Biz güncellemeyi yapmışız, adım adım kamplarda, ilerde kimi kalacağını belirlemişiz. Biz çok büyük operasyon yürütüyoruz. Başı sonu belli bir operasyon. Türkiye’yi bir göç yol haline getiremeyiz. Bir taraftan sınır dışı etmek, bunlarla ilgili uyum politikalarını uygulamak durumundayız.”

Kaynak: Birgün

Editör: TE Bilişim