Gazete Emek- Van’da, 27 Haziran’da göle açılarak kaybolan tekneyi arama çalışmalarında bugün 1 kişinin daha cesedine ulaşıldı. Arama çalışmalarında bugüne kadar 13 cesede ulaşıldı.

Gevaş ilçesine bağlı Altınsaç Mahallesi’nde tekneleriyle 27 Haziran’da Van Gölü’ne açılan Sedat ve Medeni Akbaş’tan uzun süre haber alınamaması üzerine mahalle muhtarının haber vermesiyle, teknenin battığı ortaya çıkmıştı. 12 gündür süren arama çalışmalarında bazı cesetler kıyıya vururken, Van Valiliği’nin açıklamasına göre teknenin yeri de bugün tespit edildi.

KENTTE 2 YILDA 108 MÜLTECİ ÖLDÜ

Van’da son yıllarda artış gösteren mülteci kaçakçılığı sınır köylerinden başlayarak, kent merkezlerine kadar organize bir biçimde gelişti. Son 2 yıldır 108 mültecinin çeşitli trafik kazalarında ölmesine rağmen önlem alınmaması, 27 Haziran’da büyük bir faciayla sonuçlndı. Van Gölü’nde mülteci taşıyan teknenin batması sonucu resmi rakamlara göre 60, gayrıresmi rakamlara göre 100’ün üzerinde mülteci boğularak hayatını kaybetti.

SEKİZ AYDA 23 BİN GÖÇMEN

Van ve İran sınırından Türkiye’ye genellikle Afganistan, Pakistan ve Bangladeş uyruklu göçmenler geliyor. İran ile sınırı bulunan Saray, Özalp ve Çaldıran ilçelerini kullanan mülteciler, sadece son ay içinde 20 bin kişiyle Van üzerinden Türkiye’ye geldi. Sadece Van’a son 8 aydır gelen göçmen sayısı 23 bini aşmış durumda. Göçmenler çoğu zaman yürüyerek Iğdır, Ağrı, Van üzerinden Türkiye’ye geçiyor. Özellikle her yıl binlerce mültecinin İran’dan Türkiye geçişinin yol açtığı trajik sonuçlara rağmen mülteci geçişleri konusunda Türkiye ve İran oldukça duyarsız davranıyor. Kış aylarında çok sayıda mülteci soğuktan donarak ölürken, onlarca mültecinin de soğuk yanması nedeniyle eli ve ayağı kesildi.

VAN GÖLÜNDEN BİTLİS’E…

Sınır karakollarının yoğun olduğu Çaldıran, Özalp ve Saray’dan gelen mülteciler sınır hatlarında bekleyen insan kaçakçıları tarafından Ağrı’nın Doğubayazıt ilçesi ile Van merkeze kadar getirildikten sonra buradan İstanbul, Ankara ve İzmir gibi metropol kentlere gönderiliyor. Van’da yol kontrollerine yakalanmayı istemeyen mülteciler son yıllarda Van Gölü üzerinden Bitlis’e ulaşmaya çalışıyor.

27 Haziran 2020’de batan tekneden şu ana kadar sadece 13 cesede ulaşılırken, olaya ilişkin yürütülen soruşturmada 5 kişi tutuklandı. Van Gölü’nde batan tekneye henüz ulaşılamazken, dosya da gizlilik kararı konulduğu için katliamın hukuki ayrıntılarına ise ulaşılamıyor.

VAN BAROSU: DOSYAYA GİZLİLİK KARARI UYGULANDIĞI İÇİN ÖĞRENEMİYORUZ

Batan teknenin ardından yaşanan gelişmeleri Van Barosu Göçmen Komisyonu Üyesi Avukat Mahmut Kaçan’a sorduk. Şu ana kadar sadece 13 cenazeye ulaşılabildiğini hatırlatan Kaçan, katliama ilişkin gözaltına alınan 5 kişinin dosyasına gizlilik konulduğu için olaya ilişkin ayrıntılı bilgilere ulaşamadıklarını vurguladı.

Konuya ilişkin köylülerle görüştüklerini ve bilgi almaya çalıştıklarını ifade eden Kaçan, Van Valiliği’nin de kamuoyunu bilgilendirmediğini söyledi. Kaçan, Van Gölü’ne büyük gemilerin giremediğini, bu yüzden arama çalışmalarının dronlar ve küçük teknelerle yapıldığı bilgisini verdi.

‘BU ÖLÜMLERİN SİYASİ SORUMLUSU HÜKÜMETTİR’

Kaçan. tüm bunlara rağmen katliamının sorumlusunun hükümetin göçmen politikası olduğunu ifade etti ve ekledi: “Van sınır ili olduğu için göçmen sorunu artık bir gerçek ve bu gerçeğe göre hareket edilmesi gerekiyor. Hükümet gerekli yasal prosedürü ulaştırmayınca haliyle devreye insan kaçakçıları ve istismarcılar giriyor. Bu işin bir yönünde sığınma prosedürlerinin sağlanmasıdır. Bu insanlar bu olmayınca böyle bir yoldan büyük riski alıyorlar. Tabi ki bunun siyasi sorumluluğu da var.”

İHD: SORUMLULAR YARGI ÖNÜNDE HESABINI VERMELİDİR

İnsan Hakları Derneği (İHD) Van Şube Başkanı Murat Melet ise göçmen ve mülteciler konusunda Birleşmiş Milletler’in ve hükümetin üzerine düşen yükümlülükleri yerine getirmediğini söyledi. Melet, “Söylemleri demokrasi ve insan hakları olsa da mülteciler sigortasız ve asgari ücretin yarısıyla çalıştırıldığından çözüm odaklı adımların atılması neredeyse imkansız hale geldi. Van Gölü’nde hayatını kaybeden mültecilerin naaşlarını bulunmalı ve buna sebebiyet veren tüm sorumluları bulup yargı önünde hesap vermelerini sağlanmalıdır” diye konuştu.

Kaynak: Duvar

Editör: TE Bilişim