Gazete Emek- AKP heyetinin anayasa değişikliği teklifi için TBMM'de HDP'yi ziyaret etmesine yönelik tartışmalar devam ediyor. İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener'in HDP'ye yönelik "İşin ilginç tarafı, HDP vekilleri genel başkanlarını tutukladığı, belediyelerine kayyum atadığı için sabah akşam eleştirdikleri AK Parti ile aynı masaya oturmaktan zerre utanmadılar" sözlerine yanıt geldi.


 

HDP Grup Başkanvekili Saruhan Oluç, Twitter hesabından yaptığı açıklamada, "Adalet Bakanı Bozdağ başkanlığındaki heyet bizim kapıdan çıkıp, koridoru yürüyüp İYİ Partiye gidip, kendilerinin söylemiyle “masa kurup” görüştüler... Lahana ve perhiz turşusu misali..." ifadelerini kullandı.


 


 

İYİ Parti ile AKP heyetinin görüşmesinden fotoğraf paylaşan Oluç, "Fotoğrafı da şuraya bırakalım, lazım olur, çerçeveletip duvarınıza asarsınız..." dedi.


AKŞENER NE SÖYLEMİŞTİ?

İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, bugün partisinin TBMM Grup Toplantısı'nda AKP heyetinin anayasa değişikliği teklifi için TBMM'de HDP'yi ziyaret etmesine ilişkin değerlendirmelerde bulundu.

Akşener, gruptoplantısında şunları söyledi:


 

Eğer ki şimdiye kadar Sayın Erdoğan’a iktidarı müjdeleyen şey açılım süreci olsaydı; geçtim HDP’yi, bugün, PKK’yla müttefik olurdu. Biliyorsunuz, uzun zamandır AK Parti cenahı akıllarınca bizleri, HDP ile gizli ittifak kurmakla itham ediyordu. Bazı HDP’liler de bu açıklamaları tebessümle karşılayıp, bizi faşistlikle, faili meçhulcülükle suçlayacak kadar alçalıyordu. E tabi, Allah büyük. İYİ Parti’yi yaftalayanlarla İYİ Parti’yi izole etmeye çalışanlar, nihayet aynı kampta buluştu. Resim iyice netleşti, saflar belli oldu. AK Parti vekilleri, PKK’yla bir tuttukları HDP ile aynı masaya otururken utanmadılar. İşin ilginç tarafı, HDP vekilleri de genel başkanlarını tutukladığı, belediyelerine kayyum atadığı için, sabah akşam eleştirdikleri AK Parti ile aynı masaya oturmaktan zerre utanmadılar. Yaaa görüyor musunuz? Kadere bakın, kimler kimlerle yan yana geldi. Bu saatten sonra kimse, milletimize vatan-millet-beka tiratları atmaya kalkmasın. Hele demokrasi, barış ve müzakere hamasetine hiç başvurmasın. Bu makyavelist görüşme vesilesiyle artık takke düşmüş, kel görülmüştür. Bu kadar açık.

Bizi bu memleketin, eşit ve şerefli vatandaşları olan Kürtleri temsile yetkili yegane kişinin Abdullah Öcalan olduğunu söyleyenlerle de APO’nun emriyle mıntıka temizliği yapanlarla da sakın karıştırmayın. Bizim için siyaset ya sivil aktörlerle yapılır ya da yapılan şeyin ismi siyaset değildir. Bizim için demokrasi ya sivil aktörlerin kurallar çerçevesinde birbirleriyle yarıştığı bir sistem hâlini alır ya da bugün olduğu gibi; Sayın Erdoğan ile APO’nun el ele verip dizayn ettiği bir çirkin pazarlık masasına döner. Ayrıca bu tezgâha ses çıkartan herkesi 'faşist' damgasıyla yaftalamaya alışanlara da buradan seslenmek istiyorum. Biz bu ülkenin gerçek demokratlarıyız! Gerçek vatanseverleriyiz! Gerçek milliyetçileriyiz! Dolayısıyla Kürtlere de Türklere de birer maraba gözüyle bakarak onların oyunu cebine atıp, pazarlık edenlerin sözleri, zerre umurumuzda değildir. Biz, er ya da geç bu ucube sistemi, tüm açık ve gizli işbirlikçileri ile birlikte, deşifre edeceğiz. Ve Allah’ın izni, milletimizin de teveccühüyle, bu gölge tiyatrosunu, sandıkta alaşağı edeceğiz! Bu da böyle biline…"



 

Kaynak: BirGün 

Editör: TE Bilişim