Gazete Emek- Bütçe görüşmelerinin devam ettiği Meclis Genel Kurulu’nda AKP ve HDP arasında gerginlik yaşandı. HDP’nin kadın milletvekillerinin bütçeyi “erkek bütçesi” olarak tanımlaması ve kadın cinayetlerini politik olduğuna vurgu yapması tartışmaya neden oldu.
HDP Kadın Meclisi Sözcüsü ve Batman Milletvekili Ayşe Acar Başaran, yaptığı konuşmada bütçenin “erkek bütçesi” olduğunu belirterek, “Bu bütçe halkın bütçesi değil, bu bütçe iktidarın uzun bir süredir yürüttüğü politikalara bağlı olarak savaşın bütçesi, rantın bütçesi, yandaşın bütçesi. Şimdi, niye ‘erkek bütçesi’ diyoruz? Tabii ki bazı kadın arkadaşlarımız da buna katılmayabilir çünkü bu zihniyet meselesi, bunu da dönüştüreceğiz hep beraber, rahat olun” dedi.
'ERKEK BÜTÇESİ' DENİLMESİNDEN RAHATSIZ OLDU
AKP Grup Başkanvekili Özlem Zengin, “erkek bütçesi” tanımlamasına tepki göstererek, “Konuşmalarda özellikle çokça kullanılan erkek bütçesi meselesini önemsiyorum. Çünkü burada fevkalade ayrıştırıcı bir dil var yani zaman zaman kadınlarla alakalı yapılan konuşmalarda kadın vurgusunun erkeklerin aleyhine döndüğü andan itibaren artık kadınlarında aleyhine dönmeye başlıyor yani buradaki denge çok önemli. ‘Şiddet politiktir’ diyorsunuz. Ben bu ifadeyi sizin tezleriniz için geçerli olduğunu düşünüyorum. Şiddet politiktir. Neden? Demek ki sizin ürettiğiniz siyaset yaklaşımı da şiddetin bir parçası ve şiddet üretiyor” dedi.
Zengin, tecavüz ile suçlanan ve HDP’den ihraç edilen Tuma Çelik’ten bahsederek, “Tuma Çelik; sizin vekilinizken bir kadına tecavüz etmiş, sizin vekilinizken. Sizin vekilinizken başka bir milletvekiliniz kendi eşini dövmüş, daha uzağa gitmeye gerek yok, sizin haberiniz de varken üstelik” diye konuştu.
BEŞTAŞ: BİRAZ DAHA KADIN HAKLARI ÇALIŞSIN
HDP Grup Başkanvekili Meral Danış Beştaş, AKP’li Zengin’e “Bir, ayrıştırıcıymış bizim dilimiz, erkekleri ayrıştırıyormuş. Erkeklikle, kadınlıkla ilgili böyle bir dil kullanmayı doğru bulmuyorum. Çocuğumuz erkek olabilir, kız olabilir, biz başka bir toplumsal cinsiyet resmi çiziyoruz burada. CEDAW niye var? Kadına Karşı Her Türlü Ayrımcılığın Ortadan Kaldırılması Sözleşmesi, pozitif ayrımcılık. Kotayı niye tartışıyoruz? Çünkü kadınlar dezavantajlı çünkü kadınlar ve erkekler hayatın içinde aynı olanaklarla, aynı fırsatlarla yaşamıyor; siyasette de eğitimde de istihdamda da emekte de hayatın her alanında. Sayın Zengin’e şunu tavsiye ederim: Biraz daha kadın hakları çalışsın” şeklinde karşılık verdi.
'NADİRA KADİROVA MİLLETVEKİLLERİNİN EVİNDE ÖLÜ BULUNDU'
Beştaş, sözlerini şöyle sürdürdü: “Ayrıca, kadına yönelik şiddet tabii ki politiktir. Doğrudur, bu bizim siyasi anlayışımızdır. Onlar ev içi şiddeti ‘özel’ diye kapatmayı tercih edebilirler ama biz ev içi şiddeti de sokaktaki şiddeti de gözaltındaki şiddeti de cezaevindeki şiddeti de politik olarak görüyoruz. Bunun erkek egemen sistemin kodlarıyla hareket eden bir eril yaklaşım olduğunu söylüyoruz ve bunun arkasındayız, politiktir, bu nedenle bunu hiç tartışmıyorum bile. Tuma Çelik ve Mensur Işık, biz o zaman da hem buradan hem basın toplantılarıyla hem illerimizde hem kurullarımızda taciz iddiası ya da şiddet iddiasıyla ilgili, kim olursa olsun dedik, içimizde dışımızda, tam karşısındayız. Şu anda ikisi de partimizin üyesi değil. Biz, kendi tutumumuzu gösterdik. Peki, onlara soruyorum, ben bir ceza avukatı olarak soruyorum: Nadira Kadirova milletvekillerinin evinde ölü bulundu, ölü. Ölü bulundu ya, bundan ötesi var mı cinayette? Benim silahımla benim evimde bir kadın ölü bulunmuş. Bak işledi demiyorum o suçu ama asgari düzeyde şüphelidir. Şüphelidir.”
AKP’Lİ ZENGİN ‘ŞÜPHELİ DEĞİL’ DEDİ
AKP’li Zengin ise Kadirova’nın ölümünün şüpheli bulunmadığını ileri sürdü. Beştaş ise “Tek bir gün soruşturma açılmadı, hakkında takipsizlik kararı bile herhâlde verilmedi, soruşturma yürütülmüyor. Tolga Ağar… Yeldana Kaharman ölü bulundu. Siz, bu iki cinayet vakasını neden kapatıyorsunuz? Suçsuzsanız çıkın yargı önüne hesabını verin ve o yargılasın. Genç 2 kadının ölümünden dolayı dokunulmazlık fezlekesi gelmiyor? Bu savcılar nerede?” şeklinde karşılık verdi.
Kaynak: MA
