Gazete Emek-  Koronavirüs nedeniyle birçok ülkede sokağa çıkma yasağı uygulanıyor. Yılbaşı tatili için de tedbirler sıkılaştırıldı. Evde yapılabilecek aktivitelerin başında dizi ve film izlemek geliyor. Peki, hangi filmleri ve dizileri izlemeli? Salgın döneminde salgın temalı filmleri izleyebilirsiniz.

VEBA (Carriers, 2009)

1347-1351 yılları arasında Avrupa’da 25 milyon kişinin ölmesine yol açan veba salgını, edebiyattan sinemaya pek çok alanda eserlere konu oldu.

Tıpkı bugün gündemde olan koronavirüs (Covid-19) gibi Çin’de başlayıp Avrupa nüfusunun üçte birinin, toplamda 75-200 milyon arasında insanın, ölmesine neden olan salgın, dünya tarihine şekil veren olaylardan biri olarak kabul ediliyor.

Veba, salgının ardından yeryüzünde sadece dört arkadaşın hayatta kalmasını konu ediniyor. Dört arkadaş hayatlarını devam ettirebilmek için kendilerine güvenli bir yer ararken bir yandan da hastalıktan kurtulmaya çalışıyorlar.

Yönetmenliği David Postor ve Alex Postor ikilisinin yaptığı filmde başrolde Chris Pine var.

KOLERA GÜNLERİNDE AŞK (Love in the Time of Cholera, 2007)

Salgın ve edebiyat denilince ilk akla gelen eser Meksikalı yazar Gabriel García Márquez’in Kolera Günlerinde Aşk romanı olur. Meşhur romanın sinema uyarlaması izleyiciden tam not alamasa da, mutlaka izlenmesi gerek salgın filmleri arasında olmayı hak ediyor.

Kolombiya’da Büyük Savaş’ın hemen ardından yaşlı bir adam merdivenden düşer ve ölürken karısına olan büyük aşkını dile getirir. Cenazeden sonra adamın biri dul kalan kadını arar ve kadın onu reddeder. Olaydan 50 yıl geriye gideriz. O sırada bir Florentino Ariza adındaki telgrafçı çocuk Fermina Daza’ya âşık olur.

Mike Newell’in yönettiği filmde Javier Bardem, Benjamin Bratt ve Giovanna Mezzogiorna rol alıyor.

SALGIN (The Crazies, 2010)

Zombi filmlerinin ustası George A. Romero’nun 1973’de çektiği filmin yeniden çekimi olan Salgın (The Crazies), Amerika’nın sessiz ve sakin bir kasabasında geçiyor. Filmde, şehir sularına karışan ne olduğu belirsiz zehirli bir madde, kasaba sakinlerini psikopat katillere dönüştürmüştür. Bunu fark eden yetkililer, kasabayı karantinaya almaya karar verirler. Salgını önlemeye çalışan askeriye, kasabaya girişi ve çıkışı engelleyince, kasabadaki sağlıklı kalanlarla, gözü dönmüş katiller arasında bir kaos başlar.

28 DAYS LATER VE 28 WEEKS LATER

2003 yılında çekilen '28 Days Later' filmi tüm dünyaya yayılan ve enfekte olanların birer yaratığa dönüştüğü bir hikayeye sahip. Normal 'zombi' filmlerinden farklı bir olay örgüsü olan filmin beğenilmesi sebebiyle 2007 yılında '28 Weeks Later' adlı serinin ikinci filmi çekildi.

TEHDİT (Outbreak, 1995)

Dustin Hoffman’ın başrolde yer aldığı Tehdit (Outbreak), Zaire’de ortaya çıkan ve ABD’ye kadar ulaşan Ebola benzeri bir salgını anlatıyor. Bulaşıcı hastalıklar uzmanı Albay Sam Daniels bu virüsü araştırmakla görevlendirilir. Araştırmaları sonucunda virüsün Amerika’ya da geldiğini tespit eder. Eğer önlem alınmazsa virüs birkaç hafta içinde bütün Amerika’yı yok edebilecek kadar tehlikelidir.

GRİP (Gamgi/Flu, 2013)

Güney Kore yapımı Grip (Gamgi/Flu) havadan bulaşan ve enfekte olanları 36 saat içinde öldüren bir virüs hakkında. Seul’u etkisi altına alan virüs karşısında insanlar çaresizce önlem almaya çalışmaktadır. Virüse karşı aşı geliştirmeye çalışan In-hye ve kurtarma görevlisi Ji-goo, bunun için karantina altındaki şehre gitmek zorunda kalır.


 

KÖRLÜK (Blindness, 2008)

Seyircinin aklında en çok kalan filmlerden biri olan 'Blindness', 2008 yapımı. Konusu itibariyle diğer salgın filmlerinden ayrılan 'Blindness’ta körlük salgını üzerinde duruluyor. Hızla yayılan bu salgın ise, pek çok kişinin yaşamını değiştiriyor, ancak biri hariç. Film sıra dışı senaryosuyla dikkat çekiyor.

THE LAST MAN ON EARTH (1964), THE OMEGA MAN (1971), I AM LEGEND (2007)

Richard Matheson'ın 1954'te yazdığı roman 'I Am Legend (Ben bir efsaneyim)' 3 farklı uyarlamayla karşımıza çıkıyor.

Tüm filmler romanda geçtiği gibi dünyadaki insanların çoğunun ölmesine neden olan bir salgın hastalığı konu alıyor. Salgına yakalananlar birer yaratığa dönüşüyor. Will Smith'in oynadığı 2007 yapımı film, romanın konusuna sadık kalırken olay örgüsünün sonundaki büyük dönüşe (twist) odaklanıyor.

Vincent Price'ın 1964 yapımı 'The Last Man on Earth', üç film arasında en düşük bütçeye sahip olmasına rağmen en iyi hikayelerden birini işliyor. 1971 yapımı 'The Omega Man' ise üç film arasında sinemaseverlerde ayrı bir yere sahip.

ÖLÜMCÜL DENEY (Resident Evil, 2002)

Gösterime girdiği 2000’li yılların sevilen filmlerinden biri olan Ölümcül Deney, bilgisayar oyunu olarak da bir hayli ilgi görmüştü. Özel bir genetik araştırma merkezinde geliştirilen bir virüsü, deneklerden biri ele geçirir. Elbette virüsü merkezin çalışanlarını etkilemek için kullanır. Virüsten etkilenen insanlar zombiye dönüşmüşlerdir. Bu zombileri yöneten ise bu merkezin yapay zekasıdır. Bu kadar tehdit varken bir ekip bu merkezi temizlemek için yola çıkar…

Paul W.S. Anderson’un yazıp yönettiği filmde, başrolü Milli Jovovich ve Michelle Rodriguez paylaşıyor.

12 MAYMUN (Twelve Monkeys, 1995)

Salgın filmleri listemizin ilk sırasında Terry Gilliam imzalı 12 Maymun var. Zamanda yolculuk temalı filmlerin de iyi örneklerinden bir olan film, dünyadaki insan ırkını yok edebilecek kadar tehlikeli bir virüsü konu alıyor. Film Bruce Willis, Madeleine Stowe, Christopher Plummer ve Brad Pitt gibi zengin kadrosuyla da dikkat çekiyor.

Yaklaşık beş milyar kişinin ölümüne yol açan virüs nedeniyle geriye kalanlar yer altlarına kurdukları barınaklarda yaşamlarını sürdürebilmektedirler. Virüsü yok etmenin çarelerini arayan bir ekip, zamanda geriye gidebilecekleri bir zaman makinesi yapar. İlk test sürüşü içinse eski bir mahkûm James Cole gönüllü olur. James kendisini yedi yıl geride, bir akıl hastanesinde bulur.

DÜNYA SAVAŞI Z (World War Z, 2013)

Salgın denilince ilk akla gelen filmlerdir zombi filmleri. Ancak bu zombiler yürümekte bile zorlanan bildiğimiz zombilerden çok farklı. Bir zombi tarafından ısırılan insan 12 saniyede virüsün etkisine giriyor ve sese koşmaya başlıyor. Brad Pitt’in hem başrolünü hem de yapımcılığını üstlendiği Dünya Savaşı Z, insanlar ve zombiler arasında yaşanan sıra dışı bir savaşı odağına alıyor. Film Max Brooks’un aynı adlı kitabından uyarlandı.

REC – ÖLÜM ÇIĞLIĞI ([Rec], 2007)

Standart el kamerası çekimiyle çekilen İspanyol yapımı Rec: Ölüm Çığlığı, izleyicinin beğenisini kazanınca devam filmleri ardı ardına gelmişti. Jaume Balaguero ve Paco Plaza’nın birlikte yazıp yönettiği filmde genç bir TV muhabiri olan Angela ile haber kameramanı Pablo, yaşlı bir kadının geçirdiği ev kazası ile ilgili gelen bir ihbar üzerine itfaiyecilerin peşine takılır. Kadının evine varan ekip, evin içinden korkunç çığlıklar duyarlar. Bundan sonrası hafızalardan çıkmayacak bir kabustur.

ZOMBİ (Dawn of the Dead, 1978)

Listemizin ikinci sırasında zombi filmlerinin kültleri arasında yer alan George A. Romero imzalı 1978 yapımı Zombi var. Zombiler üzerinden tüketim çılgınlığını eleştiren filmde, özel polis Peter ve Roger, zombiler tarafından ele geçirilen bir apartmanı temizledikten sonra yakındaki bir televizyon istasyonuna sığınırlar. Burada tanıştıkları iki televizyoncuyu da yanlarına alarak helikopterle binadan kaçarak bir alışveriş merkezine ulaşırlar. Amaçları erzak toplamaktır ama işler bekledikleri gitmez. Tüm zombiler binaya girmeye çalışmaktadır.

Kaynak:  Kronos 

Editör: TE Bilişim