Gazete Emek-Satranç günümüzde en çok oynanan zeka oyunlarının başında geliyor. Satrancın tarihçesi ise 4 bin yıl öncesine kadar gidiyor. 

Birçok kaynak satrancın 4 bin yıl önce Mısır'da oynandığına dair bulguların Mısır piramitlerindeki kabartmalarda olduğunu belirtir.  Yine Çin'de, Mezopotamya'da ve Anadolu'da oynanmaktaydı. Oyunun bugünkü adını alması, MS 3. - 4. yüzyıllarda Hindistan'da, oyuna ÇATURANGA denmesi ile başlar. Satranç ile ilgili ilk yazılı belgeler Hindistan'dan kalmadır. Daha sonra satranç İran'a, onlardan Araplara, Endülüslüler sayesinde de İspanya üzerinden Avrupa'ya yayılmıştır. 

Türkiye'nin satranç dehaları Bahçesaray'da

Türkiye'de ise satrancın en çok oynandığı yer Van'ın Bahçesaray ilçesidir. Bahçesaray'da 7'den 77'ye satranç bilmeyen nerdeyse hiçkimse yoktur. Yıl içerisinde çeşitli satranç turnuvaları düzenlenir. Bahçesaraylılar bu kültürü, daha sonra taşındıkları Van Merkezi'ne de getirdiler. Van'daki bazı kahvehanelerde yaşlılar neredeyse hergün bir araya gelir ve satranç oynar. Oyunları da oldukça iddialıdır. Herkes kendini birinci olarak görür. Bu iddialaşma zaman zaman espirili diyalogları da beraberinde getirir. 

Eminoğlu: Bahçesaray'da herkes satranç oynar

Bahçesaray'ın en iddalı satranç ustalarından biri 55 yaşındaki Mehmet Emin Eminoğlu. Eminoğlu, kışın en az 8 ay hakim olduğu Bahçesaray'da vakitlerinin büyük bir bölümünü satranç oynayarak geçirdiklerini söyledi. Hatta, bir espiri ile Bahçesaray'ın 8 ay Allah'a 4 ay Van'a bağlı olduğunu belirterek, "Bizim ilçenin yolları 8 ay boyunca kapalı. Bu süre zarfında nefes alabildiğimiz tek şeydir satranç oynamak. Satrançı, kız, erkek çocuklar, yaşlılar, gençler herkes oynar. Bu konuda da dünyada satrançtaki en iddialı ilçeyiz. kendisine çok güvenen varsa, eğer yolumuz da kapalı değilse buyursun gelsin boylarının ölçülerini verelim" dedi. 

Van Sanat Sokağı'nda satrançılar kahvehanesi

Bahçesaray'dan Van'a gelenler ise Sanat Sokağı'nda bulunan Mehmet Siyahtaş'ın kahvehanesinde buluşuyor. Daha kahvehaneden içeri girdiğimiz andan itibaren, kendimizi ciddi bir iddialaşmanın içerisinde bulduk. İlk olarak boyumuzun ölüçüsünü kahvehanenin sahibi Mehmet Siyahtaş aldı.

Sonra diğer satranç ustalarına devretti. Siyahtaş, 30 yıldır bu kahvehanenin açık olduğunu ve satranç bilmeyenlerin kolay kolay torpili olmadığı sürece içeri alınmadığını belirtti. 

Ciddi bir rekabet var

Birkaç satranç ustası bizi denedikten sonra bizden iş çıkmayacağını anladı ve tekrar birbirilerine döndüler. Bir Bahçesaraylı ile bir Başkaleli'nin satranç oyunu ise bir anda herkesin dikkatini üzerine çekti. İkisi de 20 yıldır hiç yenilmiyordu. Biz demiyoruz onlar öyle diyor. 

Koç: Her ne kadar rakip olmasa da keyif alıyoruz

Bahçesaray'lı Fahretin Koç ise kendisini yenecek rakibin henüz doğmadığını belirterek, "Biz burada eğleniyoruz. Rakip konusunda biraz sıkıntı çeksem de bir şekilde idare ediyorum. Bizim Bahçesaray'da herkes satranç oynar. Yok iş güç varmış, yok hayvanlar aç kalmış valla hepsini unuturuz sadece satranç oynarız" diye konuştu. 

Üniversite şampiyonları gelip boynu bükük ayrılıyor

Van ve bölgenin üniversitelerinde satranç şampiyonluğu bulunan gençler de zaman zaman bu kahvehaneye uğruyor. Ama şampiyonlukları Bahçesaraylı şampiyonların bulunduğu kahvehanede pek geçmiyor. Üniversitede satranç 2.liği bulunan bir genç ile Bahçesaraylı bir ustanın oyununa şahitlik ettik. Oyun 3 dakika sonra sona erdi. Üniversitede 2. olmuş olan genç 3 dakika sonra Mehmet Siyahtaş'ın kendisine ısmarladığı çayı içti ve hafif buruk bir şekilde kahvehaneden ayrıldı. 

Bekir Güneş- Gazete Emek

Editör: TE Bilişim