ÖZEL HABER/ŞENOL BALİ

Gazete Emek- Coğrafi yapısı ve konumu gereği bir geçiş güzergahı  haline gelen kentin sınırda bulunan ilçelerinden  tahmin edilen verilere göre  her yıl 500 binin üzerinde göçmen geçiyor ülkeye.Bu göçmenlerden bir kısmı Van üzerinden Batı illerine doğru yolculuklarını sürdürürken bir kısmı da kentte kalarak zorlu geçen yolculuğun ardından  yaşam mücadelesine devam ediyor.Asrin Karimpour, Bu zorlu mücadeleyi veren göçmenlerden biri. Karimpour, bir yandan üç yıldır yerleştiği Van'da bir kadın olarak hayatını sürdürmeye çalışıyor diğer yandan sanatı için mücadele veriyor.

Sınırın öte yakasında başlayan ve Başkale, Özalp ve Çaldıran ilçeleri boyunca Van kent merkezine kadar devam eden yolculuk boyunca mülteciler; kaza,donma,açlık ve barınma  gibi sorunlarla mücadele etmek zorunda kalıyor.Bazı  mültecinin umud yolculuğu ise  ölümle sonuçlanabiliyor.Bu yönüyle Van'ın Seyrantepe Mahallesi'nde bulunan Kimsesizler Mezarlığı Türkiye'nin en büyük göçmen mezarlığı olma özelliği taşıyor.Ölüm tehlikesini bertaraf ederek Van'a ulaşan göçmenler için mücadele  bitmiş sayılmıyor.Göçmenler; ekonomi,barınma,sağlık,eğitim,dil ve entegrasyon gibi  temel sorunlarla mücadele etmek zorunda kalmaya devam ediyor.Ancak bu sorunlar kadınlar,çocuklar ve engelliler gibi dezavantajlı gruplar için çok daha vahim bir hal alıyor.Çalışma izni olmayan,ailelerini geçindirmek zorunda kalan veya geçindirmeye katkı sunmaya çalışan farklı ülke ve meslek gruplarından  kadınlar zaman zaman dışlanıyor, tacize uğruyor veya dolandırılıyor.Asrin Karimpour,İran'dan çıkrak geldiği kente benzeri süreçleri yaşamış sanatçı bir kadın. İcra ettiği müziğin yasaklanmasından dolayı ülkesinden çıkan Karimpour,kızıyla beraber iki gözlü bir eve yerleşiyor  ve neredeyse bulabildiği her işte çalışarak kızı ile beraber yaşama tutunmaya çalışıyor.

“KADINLARIN SESİ HARAM SAYILIYORDU”

Asrin Karimpour,ülkesinden çıktıktan sonra maruz kaldığı  binbir zorluktan sonra Van'a yerleşmiş binlerce göçmenlerden sadece bir tanesi.Aynı zamanda bir müzisyen olan Karimpour,uzun yıllar müzk alanında çalıştığı İran'da kadınlarının sesinin haram sayıldığını kaydediyor. Karimpour,şu ifadelerle başlıyor konuşmaya; '' İran'lı bir Kürdüm.Üç yıldır  Van'da yaşıyorum.Bazı ailevi  sorunlardan dolayı İran'dan çıkıp geldim.İran'da uzun yıllar müzisyenlik yaptım.Konservatuvar mezunuyum ve müzik alanında çalıştım.Ancak İran'da yasaklar vardı.Kadınların sesi haram sayılıyordu.Ben yasağa karşı geldim.Çünkü bu engel ve sansür zoruma gidiyordu.''

 “HEM KADIN HEM GÖÇMEN OLARAKBİLMEDİĞİN BİR YERDE YAŞAMAK ÇOK ZOR”

Kadın ve çocuklara müzik dersi verdiğini kaydeden Karimpour, uzman olduğu Setar çalgısı ile Orff eğitiminin Van'da bilinmediğini o yüzden işini yapamadığını söylüyor ve geçinmek için bir çok işte çalıştığını ekliyor. '' Kadınlara müzik enstrümanı dersi,çocuklara da orff eğitimi veriyordum. Ancak buraya geldikten sonra müzikten koptum ve müzk dışında her işi yapmak zorunda kaldım. Hem tanımadığım,bilmediğim bir yere gelmiştim hem de uzmanlık alanım olan Setar enstrümanı burada bilinmiyor. Orff eğitimi veriyordum çocuklara ancak burada o da bilinmiyor. Çocukları nota ve ritim konusunda sadece keman veya piyanoyla hazırlıyorlar ancak şu an Avrupa dahil birçok dünya ülkesinde çocuklara ilkin Orff eğitimi verilmekte. Bu yüzden iki alanda da burada işimi yapamıyorum. Bu yüzden geçimimi sağlamak için bulaşıkçılıktan garsonluğa kadar birçok işte çalışmak zorunda kaldım. Koronadan dolayı işler azaldı.Kızımla beraber zor bir süreç yaşıyorum. Hem kadın hem göçmen olarak bilmediğiniz bir yerde yaşamak çok zor. Sağlık,eğitim gibi ihtiyaçlarımızı  dahi karşılayamıyoruz. Çocuğum ile beraber bir kadın olarak yaşam sürdürmek beni yoruyor.Çocuğum okula gidemiyor.Bir arkadaş dahi edinmiş değil. Makyöz olmasına rağmen iş bulamıyor.Burda da ekonomi çok iyi değil,iş imkanları çok kısıtlı. Bir kan tahlili yaptırmak için günlerce uğraşıyoruz neredeyse yalvarıyoruz ama yapılmıyor sigortamız yok diye.'' şeklinde konuşan Karimpour,yaşadığı temel sorunları özetlemiş oluyor.

''BELİRSİZLİK BİZİ ZORLUYOR”

Göçmenlik statüsünün yarattığı olumsuzlulara değinen Karimpour,Kanada'ya gitmek için başvuru yaptıklarını ve şu an beklediklerini dillendiriyor.'' Başka bir ülkeye gitmek çok daha iyi olacaktır.Çünkü orada vatandaş olma şansınız var en azından.Biz de Kanada'ya gitmek için başvuru yaptık ve bekliyoruz uzun yıllardır.Şartlı göçmen olarak yaşıyoruz geldiğimizden beri.Yurtsuzluk çok zor birşey.Ençok da kadınları vuruyor.Bakalım neler bekliyor bizi.Bu belirsizlik bizi çok rahatsız ediyor ama.Ancak sabretmekten başka çaremiz yok.'' diyen Karimpour, şu cümlelerle tamamlıyor konuşmasını ; '' Orff eğitimini Van'da tanıtmak istiyorum.Bunun için müzik kursları ve sanat okullarına gittim ama dediğim gibi pek kimse bilmiyor.Dolasıyla işimi yapmak yönünde adım atamıyorum.Ancak müzik benim için vazgeçilmez birşey.Mutlaka sürdürmenin bir yolunu bulacağım.''

Editör: TE Bilişim