HDP'nin Eş Genel Başkanları Selahattin Demirtaş ve Figen Yüksekdağ, 7 Haziran seçimleri başta olmak üzere Türkiye ve Kürtler üzerinde büyük bir etki yaratmıştı. Özelikle Demirtaş, HDP'li olan olmayan herkesin taktirini kazanan önemli bir lider haline geldi. 

Sürecin bozulması ile birlikte Demirtaş ve Yüksekdağ cezaevine girdi. Yüksekdağ'ın siyasi yasaklı hale gelmesi ile Eş Başkanlığa Serpil Kemalbay getirildi. Kemalbay iyi veya kötü bir şekilde HDP'yi kongreye kadar getirdi. HDP'nin kongre süreci tarihte hiç bu kadar sancılı olmamıştı. 

Demirtaş'ın bir daha aday olmayacağını söylemesi ile birlikte kimlerin aday olacağı çok fazla tartışıldı. HDP'nin eski Milletvekili Hasip Kaplan'ın çok radikal çıkışı ise bu süreci iyice alevlendirdi. Kaplan, "HDP'nin başına bir Türk geçmesin" diyerek HDP Eş Başkanlığı için Türk-Kürt tartışmasını başlattı. 

Sırrı Süreyya Önder'e yönelik eleştirilerine ise Önder çok sert cevap vererek, Kaplan'ı "ilkel milliyetçi" ilan etti. Kongreye yaklaştıkça HDP'nin Eş Başkanlığı için birçok isim konuşulmaya başlandı. Erkekler için Osman Baydemir, Ayhan Bilgen, Ahmet Yıldırım, Sırrı Süreyya Önder gibi isimler konuşuldu. 

Ama hiç kimsenin aklına herhalde Sezai Temelli ismi gelmemişti. Ve hiç kimsenin aklına gelmeyen o isim HDP'nin Eş Genel Başkanı olacak. Eş Genel Başkan adaylarını belirlemek için oluşturulan Mutabakat Komisyonu’nda Sezai Temelli ve Pervin Buldan isimleri çıktı. Tabi gönül isterdi ki adaylar çıksın ve kongrede bu adaylar demokratik bir şekilde delegelerin oyları ile belirlensin ama olmadı. Belki de sürecin hassasiyeti ya da konjonktürel durumlar falan filan...

Sezai Temelli ismi üzerinde biraz durmak istiyorum. Temelli ismini ben bir gazeteci olarak ilk defa 7 Haziran seçimleri öncesi adaylar belirlendikten sonra duydum. Sonra Sayın Temelli'nin 2 yıl önce attığı bir tweet gündeme geldi. Temelli, Irak Kürdistan Bölgesel Yönetimi eski Başkanı Mesud Barzani’nin, dönemin Başbakan’ı Erdoğan, Şivan Perver ve İbrahim Tatlıses ile bir arada görüldüğü fotoğrafın altına, Küba’nın efsanevi lideri Fidel Castro’ya ait “Şayet düşmanın seni övüyorsa, mutlaka sende bir puştluk vardır” sözünü yazarak Twitter hesabından paylaştı. 

Temelli, gelen tepkiler üzerine 2 yıl önceki mesajı sildi ve bir de özür mesajı paylaştı: “2 yıl önceki bir twit’im bana da temsil ettiğim değerlere de partime de yakışmayan ve maksadını aşan bir üslup içeriyordu. Düzeltiyor ve üzdüklerimden açıkça özür diliyorum.” dedi. Temelli'nin bu tweeti ve bir Kürt lidere yönelik bu hakareti özelikle Kürtler tarafından çok fazla eleştirildi. "Görüşü her ne olursa olsun bir Kürt lider için puşt denilemez" cümlesi herkes tarafından neredeyse kullanıldı. 


O zaman bir arkadaşımla bu konuyu konuşurken, "Bak bir gün gelir Sezai Temelli HDP'nin Eş Başkanı olur" dedim. O gazeteci arkadaş ise gülerek "Asla yaw o kadar da değil" demişti. Bugün o arkadaş beni aradı ve o günü hatırlattı. Evet HDP, kararını verdi ve Sayın Temelli ile Sayın Buldan HDP'nin Eş Genel Başkanlığı için adaylar. Öncelikle başta HDP ve seçmenleri için hayırlı uğurlu olsun. Bu kadar zorlu bir süreçte HDP'nin çok önemli bir misyonu bulunmaktadır. Özellikle Eş Başkanlar şahsında Kürt ulusal birliğine yönelik ciddi adımların atılması gerekir. Geçmişlerini göz önünde bulundururak yeni Eş Başkanların bu misyonu ne kadar yerine getirecekleri soru işareti.  

Demirtaş, bu noktada çok başarılı bir siyaset yürüttü. Demirtaş'ın Eş Başkanlığı bıratığı yer oldukça yüksek bir yer. Süreç ile birlikte HDP'ye yönelik bu kadar yüksek beklentileri yeni Eş Başkanlar'ın karşılaması gerekir.  Özelikle HDP ve çevresinin bu kongrede eleştiriye çok fazla ihtiyacı var. Hiç çekinmeden büyük bir açık yüreklilikle eleştirilere açık olunmalı ve şeffaf bir yol haritası hazırlanmalıdır. Elbette hiç kimse HDP'den çok Kürdistani bir politika beklemiyor ama hiç Kürdistani olmayan bir politika da beklemiyor. Seçmeninin yüzde 90'dan fazlasını Kürtler'in oluşturduğu bir parti, seçmeninin taleplerini de dikkate almalıdır. 


Diyarbakır Newroz'undaki "Kürtçe" konuşması ile Pervin Buldan ve Güney Kürtler'inin önemli bir temsilcisi olan Sayın Barzani'ye yaptığı hakaretle bilinen Sezai Temelli'nin Kürtler'i ve HDP seçmenlerini ne kadar temsil edeceğini ve tatmin edeceğini de önümüzdeki süreçte hep beraber göreceğiz.