Gazete Emek-İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, partisinin Meclis grup toplantısında konuştu.

İstanbul Sözleşmesi'nin feshine tepki gösteren Akşener, "Devlet kadınları, çocukları, aileyi korumak zorundadır. İstanbul Sözleşmesi bunun için var. Birkaç oy uğruna çocuklarımızı korumayı değil 7 yaşındaki kızlarımızı evlendirmeyi seçtiler. Kadına el kaldıranın karşısına dikilmeyi değil 'O saatte ne işi varmış' vicdansızlığını seçtiler. Ne kadınları, ne çocuklarımızı korumak gibi dertleri yok. Tüm hesapları iktidarlarını sürdürmek. Tek öncelikleri koltuklarını korumak" dedi.

Akşener'in açıklamalarından öne çıkanlar şöyle:

TÜRKİYE MİLLİ İRADEYE YAPILAN SAYGISIZLIKLARLA KARŞI KARŞIYA"

"Türkiye yönetim kriziyle, hukuksuzlukla, adaletsizlikle, milli iradeye yapılan saygısızlıklarla karşı karşıya. Cumartesi sabahı itibarıyla yaşananlar 5 bin yıllık devlet geleneğimizin başımıza bela edilen bu ucube sistemde ne büyük bir tehdit altında olduğunun göstergesidir.

 Devleti şahıs şirketi zannetiklerini biliyorduk. Devleti gelin görümce ve damatlar için makam kapısı gördüklerini de biliyorduk. Devletin malını deniz, yemeyeni de keriz gördüklerini de biliyorduk. Ama bugün artık öyle bir noktaya geldiler ki devletmiş anayasaymış kanunmuş… Artık hepsi önemsiz bir detay haline geldi.

Kendilerini saray sefasına öyle kaptırdılar ki millet iradesini umursayan, memleketin geleceğini düşünen aralarında hiç kimse kalmadı."

Hakkında siyaset yasağı istenen Altan Tan’dan çözüm süreci ve Hakan Fidan’a ilişkin dikkat çeken sözler

"ERDOĞAN'IN PAŞA GÖNLÜ NE İSTİYORSA O OLUYOR"

"Bu anlayışla yönettikleri Türkiye'de Sayın Erdoğan'ın paşa gönlü ne istiyorsa o oluyor, o yapılıyor. Sadece canları istedi diye uluslararası bir anlaşmayı kendileri adına 'feshedebiliyorlar'. Sırf canları istedi diye gecenin bir yarısı itibarı bağımsızlığından gelen Merkez Bankasının bir başkanını daha görevden alabiliyorlar.

Anayasamız, kanunla düzenlenmesi öngörülen konularda Cumhurbaşkanı Kararnamesi çıkarılamaz deniyor. Yani diyor ki Cumhurbaşkanı’nın karar ve işlemleri anayasanın ve kanunların üzerinde değildir, Cumhurbaşkanı tabidir. Sayın Erdoğan, millet iradesini hiçe sayan o kanunsuz yetkiyle gece yarısı aklına esmiş İstanbul Sözleşmesi’ni feshetmiş. Bu yetki aşımı milletimiz için hak gasbıdır.

Mesela mülkiyet hakkı da aynı yöntemle gasbedilebilir. Memuriyetten doğan haklar, çalışanlarımızın tüm yasal hak ve güvenceleri de aynı yöntemle gasbedilebilir. Bu gasbın bir kez önü açıldı mı nerede duracağını kestirmek zordur. Yarın emekli maaşları ödenmeyecek diye bir Cumhurbaşkanlığı Kararı’nın çıkmayacağını bilemezsiniz. Yarın seçme ve seçilme hakkını iptal ediyorum diye bir Cumhurbaşkanlığı Kararı’na uyanmayacağımızı bilemezsiniz."

CNN Türk’te Altan Tan ile Hulki Cevizoğlu arasında PKK kavgası: Cevizoğlu yayını terk etti

"HİÇ KİMSE KANUNLARIN ÜZERİNDE DEĞİLDİR"

"Cumhurbaşkanı dahil hiç kimse millet iradesinin, anayasanın ve kanunların üzerinde değildir. Aldığın abuk sabuk kararlarla hukuksuzluğu normalleştirmekten vazgeç. Bugün uluslararası sözleşmeyi yetkini ve haddini aşarak iptal edip yarın da aynı hukuksuzluğu başka alanlarda kullanmayı planlıyorsan şimdiden söyleyeyim yanlış hesap Bağdat'ta döner. Bugün kendin için açtığın bu dolambaçlı yollar yarın döner dolaşır karşına çıkar.

 Kaosu çıkaran, kaosun parçası olan, kaosu yönetemez. Dünün vesayetçilerinin yaptıklarının ötesini bugün çıkıp sen kendin yaparsan yarın aynısıyla karşılaştığında dün yanında dimdik duranları yarın yanında bulamazsın."

"YA KADINLARI KORUMAYI SEÇECEKSİNİZ YA DA KADIN KATİLLERİNE CESARET VERECEKSİNİZ"

"TBMM, İstanbul Sözleşmesi’ni tüm partilerin onayıyla, milli uzlaşıyla kabul etmiştir. AKP iktidarının milletimiz için yaptığı ender iyi işlerden biridir. Gelinen bu noktada sizce de bir gariplik yok mu?

Elbette garip ama şaşırtıcı değil. Çünkü arkadaşlar zorda, oyları eriyor, o nedenle Sayın Erdoğan panik içerisinde, kimin gözüne nasıl girerim, kimden siyaset devşiririm diye çırpınıyor. Sırf çarpık zihniyetli bir azınlığa şirinlik yapacağım diye Türkiye’de şiddet gören, istismar edilen, tacize, tecavüze uğrayan kadınlarımızın, çocuklarımızın güvenliğini, kutsal aile yapımızı kurban ediyor. İşin özü işte budur. Üzerinde uzun uzun tartışmaya gerek yok. İstanbul Sözleşmesi’nin hedefi belli; kadınları, çocukları ve aileyi koruyup kollamak. Ya kadınları korumayı seçeceksiniz ya da kadın katillerine cesaret vereceksiniz."

"KADINLARI ÇOCUKLARI KORUMAK GİBİ BİR DERTLERİ YOK"

"Erdoğan’ın siyaset anlayışı korumak ve kollamaktan anlamaz, onun zihniyeti kavgadan kargaşadan anlar. Siyaseti nefretten, düşmanlıktan beslenir. Kimseyi bulamazsa geçer aynanın karşısına kendiyle ve icraatlarıyla kavga eder. İstanbul Sözleşmesi konusunda da durum aslında budur. Bu arkadaşlar sözleşmenin gereğini yapmak için en küçük adımı bile atmamışlar. Şimdi ise çıkıp kendi elleriyle imzaladıkları sözleşmeye karşı mücadele ediyorlar, bizim de bu tiyatroyu onaylamamızı bekliyorlar. Madem şüpheleriniz vardı, neden sözleşmeyi imzaladınız? Niye imzaladın, şimdi niye vazgeçiyorsun, bu millete ve kadınlara anlatacaksın. Oldu bittilerle bu işin içinden sıyrılamazsın Sayın Erdoğan.

Türkiye’de son bir yılda 304 kadın öldürüldü. Ülkenin her yanından artık sokak ortasına kadar taşan kadına şiddet haberleri geliyor. Devlet kadınları, çocukları, aileyi korumak zorundadır. İstanbul Sözleşmesi bunun için var. Birkaç oy uğruna çocuklarımızı korumayı değil 7 yaşındaki kızlarımızı evlendirmeyi seçtiler. Kadına el kaldıranın karşısına dikilmeyi değil 'O saatte ne işi varmış' vicdansızlığını seçtiler. Ne kadınları, ne çocuklarımızı korumak gibi dertleri yok. Tüm hesapları iktidarlarını sürdürmek. Tek öncelikleri koltuklarını korumak."

"İSTANBUL SÖZLEŞMESİ YAŞATIR"

"Bu koltuk sevdasının sonunda harcanan kadınlarımız, çocuklarımız, aile birliğimiz oldu. Ama hiç kimse merak etmesin. İlk seçimlerden sonra bu utancı temizleyeceğiz. Biz doğrularını anketlere göre belirleyenlerden değiliz, değerlerini bir avuç ahlaksıza peşkeş çekenlerden değiliz, koltuk uğruna dün ak dediğine bugün kara diyenlerden hiç değiliz.

İktidar şiddeti, tacizi, tecavüzü, ölümleri izlemeye devam etsin. İYİ Parti amasız, fakatsız milletin yanındadır. İktidar istediğini söylesin, biz biliyoruz ki İstanbul Sözleşmesi yaşatır."

Kaynak: Evrensel 

Editör: TE Bilişim