Gazete Emek- Van Barosu'nun Hak ihlallerinde cezasızlığı aşmak konulu konferansında HDP Milletvekili Ayşe Acar Başaran ve CHP Milletvekili Şenal Sarıhan, hak ihlallerine karşı siyasetin rolünü anlattı. CHP'li Vekil Sarıhan, 12 Mart döneminde 30 gün boyunca işkence gördüğünü ve 90'lı yıllarda ise Beyaz Toros'tan son anda atlayarak hayatını kurtardığını söyledi.
HDP Batman Milletvekili Ayşe Acar Başaran, Babasının da faili meçhul cinayete kurban gittiğini belirterek, "Benim babam 1993 yılında faili meçhulle katledildi. Avukat olmamın en önemli sebebi de buydu. Avukat olursam belki babamın faillerinin bulunması konusunda aktif bir rol alırım diye ama olmadı. Sonra anladım ki bu politik bir meseledir. Benim babamın dosyasında iki evrak var. Bir dedemin şikayeti var, bir olay yeri inceleme bir de kroki var.
1980 Darbesi sonrası Diyarbakır cezaevi ile ilgili oluşturulan komisyonun başına Orhan Miroğlu getirildi
90'lı yıllardaki hak ihlalleri ile ilgili diğer STK'larla ilgili ortaklaştığımız net bir sayı bile yok. 1980 Darbesi Diyarbakır Cezaevi ilgili bir komisyon kuruldu ve bu komisyonun başına da Orhan Miroğlu getirildi. Meclis'te kurulan komisyon, çok işlevsiz. HDP'nin bu kadar sesini yükseltmesi yeterli olmuyor. Hakikatleri söylediğimizde mecliste cezalandırıldığımız bir dönemle karşı karşıyayız.
İşlevsizleştirilen bir meclis ile karşı karşıyayız. Bugün güvenlik güçleri içerisinde yargılananlar, bölgede işledikleri suçlardan dolayı yargılanmıyorlar. Tamamen iktidara karşı yaptıkları muhalefetten dolayı yargılanıyorlar ya da yargılanabiliyorlar mı bilmiyorum.
Bazen basının ve STK'ların da görevini üstleniyoruz.
Biz siyaset olarak her yere koşmaya çalıştık. Bazen STK'ların görevini, bazen de basının olmadığı yerde basının görevini yapmaya çalıştık. Bize yönelik saldırılar artık çok normalleşti ancak son dönemlerde CHP'li bazı vekillere yönelik de ciddi saldırılar olmaya başladı. Bütün saldırılara karşı dilimizi doğru kullanmaya çalıştık. SiHA'lar bir savaş suçudur. Hiçbir şekilde insanlara karşı kullanılamaz. Ya topyekun demokratik bir mücadele vereceğiz ya da hep birlikte yok olup gideceğiz.
Sarıhan: 33 gün boyunca işkence gördüm
CHP milletvekili Şenal Sarıhan, 12 Mart ve 12 Eylül döneminde yaşadıklarını anlatarak, 33 gün boyunca işkence gördüğünü söyledi.
Sarıhan, Beyaz Toros'tan son anda inerek hayatını kurtardığını da belirterek şunları söyledi:
Birçok olağan üstü dönemi yaşayanlardan biriyim. 12 Mart mağdurlarından biriyim. Birçok defa işkence görmüş biriyim. Ben 33 gün işkence gördüm. 12 Eylül döneminde ise 90 gün işkence görenler oldu. Bugün 15 Temmuz sonrası işkence görenler yaşadıklarını anlatamıyorlar. 12 Eylül sonrası yapılan örgütlü mücadele sonucu 90 günlük gözaltılar, 4 güne kadar düştü. Her zaman mücadele için bir yol vardır. Bugün kapatılan dernekler ve kurumlar konusunda bir dağılma varsa bu onların sorunudur ve kendilerini sorgulamalıdırlar. Ben 90'lı yıllarda beyaz torosun içinden atlayarak kendimi kurtarmış biriyim. Ancak yıllar sonra Milletvekili olduktan sonra buna benzer vakkalar karşıma çıkıyor. Yine benzer olaylar oluyor.
İnsan hakları savunucuları ajan gibi görünüyor
Ben eğer siyasi partiler yasasını yeniden düzenleyecek olsaydım mutlaka milletvekili olma kriteri olarak insan hakları eğitimi görmeyi getirirdim. Bugün insan hakları savunucuları ülkeye ihanet eden ajan gibi görülüyor. İnsan hakları ve demokrasi mücadelesinin çok gerilediği bir dönemdeyiz.
10 gündür Gülmen ve Özakça ile görüştürülmüyoruz
10 gündür Nuriye Gülmen ve Semih Özakça ile cezaevinde görüştürülmüyoruz. HDP'li vekiller ilk olarak cezaevinde arkadaşları ile görüştürülmüyordu biz görüşebiliyorduk ancak bugün biz de Gülmen ve Özakça görüştürülmüyoruz. Benim 20 yıldır AİHM'de bekleyen işkence dosyalarım var. Bunun da ülkeler arası bir sorun olduğunu biliyoruz ama vazgeçmeyeceğiz denemeye devam edeceğiz. Bilen, bildiğini doğru okuyabilen güçlü bir muhalefete ihtiyacımız var.
