Gazete Emek- Halkların Demokratik Partisi (HDP) İstanbul Milletvekili Hüda Kaya hakkında Facebook üzerinden yapılan hakaretlere ilişkin Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’na yapılan 7 ayrı başvuruda takipsizlik kararı verildi. Kaya’nın avukatı Bişar Abdi Alınak, verilen kararın ardından Ankara Emniyet Müdürlüğü personeli hakkında suç duyurusunda bulundu.

Kaya’nın Ayasofya’nın Cami’ye dönüştürülmesine ilişkin verdiği röportajın Facebook üzerinden yayınlanmasının ardından yorum yapan B.Y. adlı kişi cinsiyetçi hakaretlerde bulundu. Kaya’nın avukatı Alınak, 8 Temmuz 2020’de yapılan cinsiyetçi hakaretlere ilişkin yaptığı başvuruda, hakarette bulunan kişinin Türk Ceza Kanunu’nun 125’inci maddesi ve 126’ncı maddesi kapsamında cezalandırılmasını talep etti.

‘’AÇIK KİMLİK BİLGİLERİ TESPİT EDİLEMEDİ’’

Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından 21 Aralık 2020 tarihinde söz konusu başvuruya ilişkin “kovuşturmaya yer olmadığına” dair karar verdi.

Kars Belediyesi Eş Başkanı Alaca hakkında hazırlanan iddianamede halay çekmesi suç sayıldı

Söz konusu kararın gerekçesinde, savcılık tarafından soruşturma başlatıldığı ancak Ankara Emniyet Müdürlüğü Asayiş Şube Müdürlüğü’nün yaptığı çalışmada söz konusu paylaşımın “sayfada bulunmadığı, hakaret içerikli paylaşıma ulaşılmadığı ve şüphelinin açık kimlik bilgilerinin tespit edilemediğinin belirtildiği” ileri sürüldü.

‘’EKRAN GÖRÜNTÜSÜ YETERLİ DELİL SAYILMADI’’

İhbar eden tarafından gönderilen ekran görüntüsünün ne şekilde ve nerden temin edilmiş olduğu tespit edilemediğinden dava açmaya yeterli delil olmadığı, dava açılması için yeterli şüphe bulunmadığı gerekçesiyle “kovuşturmaya yer olmadığına” dair karar verildi.

 ‘’MEMURLAR HAKKINDA GÖREVİ KÖTÜYE KULLANMA NEDENİYLE İŞLEM YAPILMASINI TALEP ETTİ’’

Takipsizlik kararına karşı avukat Alınak, Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’na suç duyurusunda bulundu. Yapılan suç duyuruş dilekçesinde, 7 ayrı soruşturmada Ankara Emniyet Müdürlüğü’nde araştırmayı yapan memurlar hakkında “Görevi kötüye kullanma” ve “Görevi ihmal” nedeniyle işlem yapılmasını talep etti.

‘’SUÇA KONU YORUMLAR HALA SAYFADA’’

Suç duyurusunun gerekçesinde şu ifadeler yer aldı: “Ankara Emniyet Müdürlüğü Asayiş Şube Müdürlüğünce şikayete konu 7 adet ayrı paylaşımın sayfada bulunmadığı yönünde rapor sunulmuş ve bu rapor sonucunda kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verilmiştir. Ancak tarafımızca yapılan incelemede suça konu yorumların tamamının hala aynı sayfada bulunduğunu tespit etmiş ve Sulh Ceza Hakimliğine itiraz etmiş bulunmaktayız. Raporu düzenleyen görevli memurların yorumu linkte bulamadıklarına ilişkin hazırladıkları rapor gerçeği yansıtmamaktadır. Müvekkilin kişilik haklarının zedelenmesine sebebiyet veren suça konu eylemler hala devam etmektedir. Yargıyı yanıltmak sureti ile suçluyu kayırarak müvekkilin mağduriyetine yol açan ilgili memur ya da memurlar görevlerini açıkça kötüye kullanmışlardır. Şüphelilerin bulunamadığına ilişkin tanzim edilen rapor/raporlar emsal soruşturmalar ile mukayese edildiğinde etkin soruşturma yükümlülüğünün ihlal edildiğini de görmekteyiz. Hiç bir yazılım ve yardımcı program kullanılmadan tarafımızca tespit edilmiş olan suça konu paylaşımların, aynı iddia ile bulunamamış olması hayatın olağan akışına aykırıdır.

‘’7 ADET TAKİPSİZLİK KARARI’’

Zira emniyet benzer paylaşımlarla ilgili şüphelilerin sadece isim ve fotoğraflarının bulunduğu şikayetlerde dahi teknik çalışmalarla şüphelileri tespit edebilmektedir. Yargı önünde eşitlik ilkesini zedeleyen bu sonuç her yönüyle izahata muhtaçtır. 21/12/2020 tarihli 7 adet takipsizlik kararlarının gerekçesinde belirtilen paylaşımların sayfada bulunamadığı yönünde dosyaya sunulan raporlar açıkça görevi ihmal suçunu teşkil etmektedir.”

‘’BİZİM TALEBİMİZ ADALETİN DÜZGÜN ŞEKİLDE İŞLEMESİDİR’’

Konuyla ilgili Mezopotamya Ajansı’na konuşan avukat Alınak, binlerce kişinin sosyal medya paylaşımları gerekçesiyle cezalandırıldığını belirterek, “Bunların temel dayanağı da sosyal medya sitelerinde yaptığı paylaşımlardı. Bundan da ziyade örgüt üyeliğine de konu edilen binlerce paylaşım söz konusu. Bu soruşturmaya konu olaylar suçun devam etmesi halinde bulunmaması, yorumun yerinde bulunmadığını söylemek, çifte standarttı ortaya koymaktadır. Yasalar önünde herkes eşitse, yasalarla herkes yargılanabilir. Suç işleyenler yargı önünde ayrım yapmaksızın hesap vermelidir. Bizim talebimiz adaletin düzgün bir şekilde işlemesidir” dedi.

Kaynak: MA

Editör: TE Bilişim