Gazete Emek- Halkların Demokratik Partisi (HDP) Merkez Yürütme Kurulu genel merkezde toplandı. Toplantı devam ederken basın toplantısı düzenleyen HDP Sözcüsü Günay Kubilay, toplantı gündemine dair bilgi verdi.

HDP İstanbul il binasına yönelik silahlı saldırıyı hatırlatan Kubilay, saldırının İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun HDP’yi hedef gösteren açıklamalarından sonra gerçekleştiğine dikkat çekti. Kubilay, “İlginçtir, silahlı saldırıyı gerçekleştiren kişi kaçmak yerine Beyoğlu Emniyet Müdürlüğü’ne sığındı. Bu saldırının faili kim olursa olsun siyasi sorumlusu Soylu’dur” dedi.

‘İKTİDAR PARÇA PARÇA DÖKÜLÜYOR’

AKP-MHP iktidarının dış politikada bocaladığını, ekonomide kendi söküğünü dikebilecek durumda dahi olmadığını ve gittikçe daha fazla halk desteğini yitirdiğini söyleyen Kubilay, “Savaşla, şiddetle, hamasetle, uydurduğu kahramanlık hikâyeleriyle hızlanan kan kaybını durdurmaya çalışıyor. Ancak, karşımızda parça parça dökülen ve siyasi çaresizlik içinde kıvranan bir iktidar var” dedi.

İktidarın HDP’nin varlığına yönelik topyekûn bir saldırı başlattığını kaydeden Kubilay, “Bu saldırıların, özellikle 31 Mart’ta iktidarın çöküş sürecinin yolunu açan HDP’den siyasi intikam almak kadar, kendi varlığını, HDP’nin yokluğuna bağlamış bir iktidarın, iktidardan düşüş korkusu olarak da değerlendirmek gerekir” diye konuştu. Kubilay, saldırıların HDP’nin barış, demokrasi, eşitlik, özgürlük ve adalet yolundan alıkoyamayacağını dile getirdi.

‘NEREDEYSE KİTAP YAKMA AYİNLERİ DÜZENLEYECEKLER’

Selahattin Demirtaş’ın Devran kitabının okuma tiyatrosuna yönelik hedef gösteren açıklamaları hatırlatan Kubilay, şöyle devam etti:

“Soylu zehir saçıyor, Erdoğan hedef alıyor. Vaktiyle siyasi arenada Demirtaş’ın bileğini bükemeyenler onu rehin alarak siyasi intikam aldıklarını sandılar. Ama ne var ki, şimdi de Demirtaş’ın kaleminin gücü karşısında ne yapacaklarını şaşırdılar. Hep bir ağızdan oyuna, oyunculara, izleyicilere, dayanışma içindeki kadınlara karşı saldırıya geçtiler. Neredeyse Nazi Almayasında olduğu gibi meydanlarda kitap yakma ayinleri düzenleyecekler. Ama ne yaparlarsa yapsınlar, hangi kirli yönteme başvururlarsa vursunlar Demirtaş'ın şahsında cumartesi akşamı Kenter Tiyatrosu'nda gösterilen dayanışma hala sözün ve kalemin, sanatın ve sanatçının birleştirici gücünü ve dayanışmacı ruhunu ortaya koymaktadır. HDP olarak, oyunu hazırlayanları, oynayanları, katılanları saygıyla selamlıyor, saygılar sunuyoruz.”

HDP’DEN GELECEK PARTİSİ'NE: AKP’NİN KÖTÜ BİR KOPYASI, ÇİRKİN BİR KARİKATÜRÜSÜNÜZ

HDP Sözcüsü, Demirtaş için “sahte lider, sahte kahraman” gibi ifadeler kullanan Gelecek Partisi Sözcüsü Selim Temurci’ye de yanıt verdi:

“Gelecek Partisi’nin de Soylu’dan geri kalır yanı yok. Siz Demirtaş’a saldırmak, HDP’yi karalamak için mi bu partiyi kurdunuz? Siz de siyasi geleceğinizi Demirtaş’a saldırarak, HDP’yi karalayarak mı kazanmayı düşünüyorsunuz? Sonuç olarak Erdoğan’ın yedeğinde yürüyecek, onun izinden gidecektiniz neden yeni bir parti kurdunuz? Eğer gerçekten siyaset yapacaksanız, Kürt düşmanlığı yapmaktan, HDP’ye saldırmaktan, Demirtaş’a kara çalmaktan vazgeçiniz. Erdoğan'ın yedeğinde yürümeyi bırakınız. AKP’nin kötü bir kopyası, çirkin bir siyasi karikatürü olmaktan çıkınız. Bilinmeli ki, aslı varken, suretine itibar edilmez.”

Kubilay, Demirtaş’a yönelik 6-8 Ekim olaylarıyla ilgili suçlamalara da tepki göstererek, Meclis’te komisyon kurularak 6-8 Ekim hakikatinin ortaya çıkarılması önerisinde bulundu.

‘SURİYE VE LİBYA’DA ÇÖZÜMÜN ÖNÜNDEKİ ENGEL’

Bölgedeki gelişmeleri de değerlendiren Kubilay, “Son bir hafta içinde Erdoğan ve AKP-MHP iktidarının dış politikadaki savrulma haline hep birlikte tanıklık ettik” dedi. Kubilay, “terörist, darbeci” dedikleri Hafter’in temsilcileriyle Moskova’da masaya oturduklarını, ancak Hafter’in Türkiye’nin içinde olduğu bir anlaşmayı kabul etmediğini hatırlatan Kubilay, “Türkiye'nin sadece Suriye’de değil, Libya’da da siyasi bir çözümün önünde engel, güvenilmez bir güç olduğunu bütün bölge halkları anlamış oldu” dedi.

‘ERDOĞAN PUTİN’İN KONTROLÜNDE HAREKET EDİYOR’

Kubilay, Moskova görüşmelerinden sonra Libya ve Suriye özelindeki U dönüşlerinin Erdoğan’ın nasıl Putin’in gölgesinde kaldığını, kontrolünde hareket ettiğini, çizdiği sınırların dışına çıkamadığını gösterdiğini kaydetti. Kubilay, Türkiye’nin Ortadoğu’da sadece piyon rolü oynayabildiğine işaret etti.

İngiliz Guardian gazetesinin, 2 bin Suriyeli savaşçının Türkiye üzerinden Libya’ya gönderildiği haberini de hatırlatan HDP Sözcüsü Kubilay, “Eğer Erdoğan’ın evvelki günkü açıklamasında asker göndermekten kastı, Guardian’da yazılanlar ise bu başlı başına siyasi bir skandaldır, açık bir savaş suçudur” dedi.

19 Ocak’ta Berlin’de düzenlenecek konferansın yapıcı sonuçlar doğurması için dış müdahalelerin önlenmesi gerektiğini ifade eden Kubilay, “Libya halklarının, herhangi bir dış müdahale olmaksızın siyasi geleceklerini diyalog ve müzakere yoluyla kendilerinin belirlemeleri en sağlıklı ve rasyonel yoldur” diye ekledi.

HDP Sözcüsü, ekonomik gelişmelere de değindi.

Türkiye’de tarım sektörünün sorunlarının büyüdüğünü, AKP’nin iktidar olduğu son 17 yılda 700 bin ailenin çiftçiliği terk ettiğini söyleyen Kubilay, mera ve yaylaların yasaklanmasıyla hayvancılığın da bittiğini kaydetti.

‘YOKSULLUK VE İŞSİZLİKTE KÜRT İLLERİ İLK SIRADA’

Yoksulluk ve işsizlikte Kürt illerinin ilk sırada olduğunu vurgulayan Kubilay, “TÜİK verilerine göre Van, Ağrı, Muş, Bitlis, Hakkâri gibi Kürt kentleri işsizlikte ilk sırada. Bu kentlerde gelir gider eşitsizliği de oldukça yüksek. Bu kentlerde tam bir ekonomik yıkım yaşanıyor. Sadece Siirt’te 2019 yılında 1664, Hakkâri’de 337 esnaf kepenk kapatmış” dedi.

İMAMOĞLU’NA DESTEK: YA KANAL YA İSTANBUL
Kubilay, Kanal İstanbul projesine de karşı çıkarak, projenin ekonomik yıkım ve ekolojik felaket getireceğini ifade etti. Kubilay, “Çok iyi ifade edildiği gibi ‘ya Kanal ya İstanbul’ var. Ötesi yıkımlara, felaketlere kapı açmaktır. Bağrından çıktığı doğaya yabancılaşmamış, metabolik yarılmaya uğramamış, gözünü kar hırsından başka bürümemiş hiç kimse böyle bir ekonomik yıkım ve ekolojik ölüm projesine evet diyemez” dedi. Kubilay, Kanal İstanbul güzergahında satılan arazilerin kimlere peşkeş çekildiğinin de açıklanmasını istedi.

HDP: DEMOKRATİK GELECEĞİ İNŞA EDECEK KADROLARA SAHİBİZ
HDP Sözcüsü, kongre sürecinde olduklarını hatırlatarak, “AKP-MHP iktidarı sorunları demokratik siyaset zeminlerinde çözebilecek siyasi perspektiften ve programdan yoksundur. Gayri meşru bir iktidardır. Önümüzdeki dönemde yeni bir siyasal sürecin yolunu açmak ve demokratik ve meşru yollardan bu siyasi iktidardan kurtulmak öncelikli bir görevi olmalıdır. HDP, Türkiye’nin demokratik geleceğinin inşasına yön verebilecek politik birikime, donanıma, deneyime ve programa ve kadrolara sahip bir partidir” diye konuştu.

‘DEVŞİRME BELEDİYELERLE AKP KURTURULAMAZ’

Kubilay, gazetecilerin AKP’ye geçen belediyeler konusundaki sorusu üzerine ise şunları söyledi: “AKP iktidarının ne kadar çaresiz olduğunun ve yan yollara saptığının açık ifadesidir. Ama bunların hiçbiri bu hükümetin gidişini durduramayacaktır, dışarıdan devşirme belediyelerle AKP iktidarını kurtarmak mümkün olmayacaktır.”

‘İKTİDAR ERKEN SEÇİMDEN ÖCÜDEN KORKAR GİBİ KORKUYOR’

Kubilay, açıklamalarında ayrıca iktidarın erken seçimden korktuğunu belirterek şunları söyledi:

“Hatırlanacağı gibi HDP, 20 Kasım’da açıkladığı bir deklarasyonla AKP-MHP iktidarına hodri meydan demiş, erken seçim çağrısı yapmıştı. İktidarın her geçen gün siyasi kan kaybının hızlandığı, ‘Mehdi’nin ordusu’ gibi yasa dışı özel savaş aygıtlarıyla iktidara tutunma çabalarının deşifre edilmiş olması, iktidarın bir erken seçimden öcüden korkar gibi korktuğunu ortaya koyuyor. HDP, faşizm koşullarında bir erken seçim çağrısı yaptığının, arkasında örgütlü bir halk hareketinin ısrarı olmaksızın bir erken seçimin yapılmak istenemeyeceğinin bilincindedir. HDP, önümüzdeki dönem böyle bir kitlesel halk hareketinin imkanlarını eşiğinde bulunduğu büyük konferans ve kongresinde konuşacak ve inşası için kolları sıvayacaktır.”

Kaynak: Artı gerçek

Editör: TE Bilişim