Gazete Emek- HDP’nin Siyasi Partiler ile İlişkiler ve STK’lardan Sorumlu Eş Genel Başkan Yardımcısı Tuncer Bakırhan, HDP’nin şimdiye kadar 45 belediyesine kayyum atandığını, altısının da KHK’li denilerek mazbatalarının ellerinden alındığını belirterek “ Klasik yerel yönetim anlayışını yerle bir ettik, halk adına değil, halk ile birlikte çalıştık. Kayyumda haklı olunsaydı, 31 Mart’ta kayyum atananların yerleri yeniden kazanamazdık” dedi.  

“HDP’nin olmadığı masa, masa değil kurtlar sofrasıdır”

İYİ Parti ile ilgili tartışmalar konusunda ise Bakırhan, “Biz Türkiye’de demokrasi için ve sorunların çözümünde atılacak adımlar için bütün partiler ile görüşürüz. HDP illegal bir parti değil, yeri geldiği zaman bütün partiler ile görüşür. Garip olan Türkiye’de İYİ Parti’nin de içinde olduğu bir çevrenin bizi sürekli illegalize etmesi ve bizim üzerimizden bir tartışma yürütmesidir. İYİ Parti’nin, AKP cenahında yer almak için sürekli HDP’yi karalamasına ve algı üzerinden operasyon yapmasına gerek yok. Cumhuriyetin bugüne kadar eksik gelmesi ve kendisini tamamlayamamasının en büyük sebebi Kürt ayağının olmamasıdır. Bugün tekrar edilen şey aynıdır. HDP’nin olmadığı masa, masa değil kurtlar sofrasıdır. Türkiye Masası tartışmaları İYİ Parti’nin yer kapma arayışından ortaya atılan bir tartışmadır” diye konuştu.

“AKP iki yüzlüdür, Öcalan’ın mektubunu İmralı’dan onlar getirdi”

Tuncer Bakırhan, AKP iktidarını ikiyüzlülük ile suçlayarak, “Türkiye halkını balık hafızalı zannediyorlar. Öcalan’ın mektubunu getirenler de, TRT dahil bütün kanallarda yayınlayanlar da onlardı. İşine geldiği zaman İmralı’ya gidersin, Kandil’e gidersin, medyayı HDP’ye açarsın ama işine gelmediği zaman HDP’yi PKK ve İmralı ile birlikte diye kampanya yaparsın. Çözüm masasını İmralı’da kuranlar onlardı, iyi ki kurdular keşke sürdürselerdi” dedi. 

“CHP’nin mantığı yanlış, biz 31 Mart’ta AKP’ye gücümüzü kanıtladık”

HDP Eş Genel Başkan Yardımcısı Tuncer Bakırhan, sandıklarda doğru ve güçlü ittifakların olabilmesi için öncelikle önceden toplumun yaralarını saracak, dertlerine derman olacak kimi ortaklık, kimi işbirlikleri ve çözümler üretmek gerektiğini hatırlatarak, “CHP’nin, ‘Kürtler AKP’ye destek vermeyecek ve karşısındaki partiye oy verecek’ şeklindeki  mantıktan uzak durması gerekir. Bu bakış açışı yanlıştır. Biz 31 Mart’ta, AKP’ye gücümüzü kanıtladık ve Kürtler’in demokrasi güçlerinin sonuç tayin edici olduğunu gösterdik.”

Bakırhan, konuşmasını şöyle sürdürdü:

“Bugün mezar taşlarına tahammül edilmiyor, dünyanın neresinde anneler çocuklarının kemiklerinin başında nöbet tutuyorlar. İnsanların kemiklerini rahat bırakmayacaksın, seçilmişleri içeri atacaksın ve bölgedeki yoksulluğu ve işsizliği bilinçli büyüteceksin, sonra birlikten ve beraberlikten bahsedeceksin. 31 Mart’ta halkın iradesinin serbestçe sandıklara yansıtmasını istedik. Halk da tercihini ortaya koydu. Ama önümüzdeki dönem farklı olacak. Demokrasi ittifakları kuracak güçlerin asgari de olsa demokratikleşme programları olacağını belirtmek istiyorum.”

Kaynak: Medyascope
 

Editör: TE Bilişim