Gazete Emek- Karayılan söyleşide ABD'yle iyi ilişkiler kurmak istediklerini söylerken, ABD'nin kendilerine karşı mevcut tutumunun, genelde Türkiye tarafından verilen bilgilerden kaynaklandığını söyledi.

'LOZAN ANLAŞMASI KÜRT MİLLETİ İÇİN FELAKETTİ’

PKK'nin ABD'nin "terörist" listesinde yer alıyor olması ve kendi başına ABD tarafından ödül konmasına ilişkin de konuşan Karayılan, "ABD dahil hiçbir tarafa düşmanlığımız yok ve ABD'yi asla hedef almadık. Lozan Konferansı sırasında Birinci Dünya Savaşı'ndan sonra, ABD başkanı Wilson Kürtlerin haklarını kabul etti, ancak diğer güçler Wilson'ın tavsiyelerine karşı çıktı. Lozan anlaşması Kürt milleti için felaketti" dedi.

Karayılan, kendisini ve diğer PKK üyeleirini terör listesine eklemenin, ABD'li politikacıların Türkiye'yi yatıştırmak için yaptığı bir şey olduğunu ekledi.

‘ŞİMDİYEKADAR AMERİKA BİZİMLE KARŞI KARŞIYA GELMEDİ’

ABD'nin bölgedeki aşiret liderleri tarafından PKK'yi terörist ilan etmeye teşvik edildiğini söyleyen Karayılan, "Şimdiye kadar Amerika bizimle karşı karşıya gelmedi. ABD bizi, Türk devleti gibi bize karşı olan üçüncü şahıslardan öğreniyor. Amerika'nın hakkımızda yanıltıcı ve sahtekar bilgilerle beslendiğini düşünüyorum. Amerika'nın bizimle iletişime geçmesi, Kürtlere karşı net bir politika ortaya koyması ve Kürt sorununun çözümüne katkıda bulunması tek çözümdür" dedi.

‘ABD’YE ASLA DÜŞMAN OLMADIK’

"PKK'nin kurulduğu dönem birleşik bir Marksist-Leninist Kürdistan kurma amacı güttüğü" iddiasına ilişkin ise Karayılan, "[O dönem] Marksist-Leninizm bir modaydı ve biz de bu fikirlerden etkilendik" dedi.

SSCB'nin çözülmesine ilişkin de konuşan Karayılan, "Biz Sovyet ideolojisini eleştirdik. Bu yüzden Sovyetler Birliği çöktüğünde olumsuz etkilenmedik, çünkü onlardan her zaman uzak durduk... ABD'ye asla düşman olmadık. Öcalan tutukluyken birçok fikrimizi revize etti. Demokrasiyi, çevreciliği ve kadın haklarını vurguladı" dedi.

Karayılan, eğer Öcalan tutuklanmasaydı Kürt sorunun çözülebilmiş olacağını da ekledi.

‘SİYASİ BİR ÇÖZÜME HER ZAMAN HAZIRIZ’

Siyasi bir çözüme her zaman hazır olduklarını söyleyen Karayılan, "Rojava Kürtlerini ve Rojhelat Kürtlerini ABD ile ilişki kurmaya teşvik ediyoruz. Öcalan bir defasında 'Sovyetler Birliği demokrasiye sahip olmadığı için çöktü ama Amerika demokrasi yüzünden kaldı' demişti. ABD ile ilişkilere karşı değiliz. Aksine, Kürdistan'ın her yerinden Kürtlerin ABD ile büyük ilişkilerini tamamen destekliyoruz" dedi.

Karayılan "demokrasi, özgürlük ve insan haklarına verdiğimiz desteğe rağmen ABD ve Batı ülkeleri hala Türk devletini ve bize karşı askeri kampanyasını destekliyor" derken, "ABD'nin politikasını gözden geçireceğini ve Kürt halkına karşı daha olumlu olacağını umuyoruz. ABD'yi bizi terörist listesinden çıkarmaya çağırıyoruz. PKK, IŞİD'in bölgede genişlemesini durdurmada büyük rol oynadı ve ABD'nin hareketimize yönelik görüşlerini değiştireceğini umuyoruz. Böyle bir diplomatik yaklaşım ABD'ye ve bölgedeki müttefiklerine fayda sağlayacaktır" sözlerini kullandı.

‘AMERİKA BUNA AĞIRLIK VERİRSE YAPABİLİR’

Kendisine ABD'nin Türkiye ve PKK arasında arabuluculuk yapması ve bu koşullarda PKK'nin silahsızlanmasını talep etmesi durumunda nasıl tepki vereceklerinin sorulması üzerine Karayılan, "Evet, Amerika buna ağırlık verirse bunu yapabilir. Türkiye Cumhuriyeti kurulduğunda, 1919'da kurucular tarafından Kürt federalizmi onaylandı. Kürtlere özerk bir bölge sözü verildi, ancak 1923'te Kürdistan dört ülkeye bölündü. ABD ve Avrupalılar, tıpkı İrlanda'daki sorunların çözülmesine yardımcı oldukları gibi bir barış anlaşmasına aracılık etmeye yardımcı olabilirler." dedi.

Karayılan: ABD'yi asla hedef almadık, ABD'nin bizimle iletişime geçmesi tek çözüm

‘AKP, İTTİHAT VE TERAKKİ DOKTRİNİNİN DEVAMCISI’

Söyleşiyi yapan JP muhabirleri Hadeel Oueis, Jonathan Spyer'in AKP'ye ilişkin "AKP, neo-Osmanlıcılığa karşı çıkan bir Atatürkçü partidir. Bu ikiyüzlülüğü nasıl açıklamak gerekir?" sorusu üzerine Karayılan, "AKP, Atatürk'ün doktrinini değil, İttihat ve Terakki'nin doktrinini takip ediyor. İttihat ve Terakki 1908'de başladı ve Osmanlı İmparatorluğu'nun çöküşüne kadar devam etti. İttihat ve Terakki, Osmanlıcılığı korumak istedi. Bu yüzden bu ideoloji için savaştılar ve Ermenilere, Rumlara, Süryanilere, Süryanilere ve tüm Hristiyanlara karşı soykırım yaptılar" dedi.

‘ERDOĞAN AMERİKAN KARŞITI’

Karayılan sözlerine şöyle devam etti:

"Erdoğan şu anda Amerikan karşıtı, Batı karşıtı ve laiklik karşıtı aşırı milliyetçi MHP ile bir koalisyon içinde. Her ikisi de Kürt, Rum, Süryani halklarına karşı gerçek bir tehdit olan Neo-Osmanlı yaklaşımını benimseyerek Türkiye'nin İslamileştirilmesi için çalışıyorlar. Lübnan, Suriye, Yunanistan, Ermenistan ve Güney Kürdistan'a nasıl müdahale ettiklerine bakın. El Kaide ve diğer radikal İslami örgütlerden gelen unsurlara nasıl bel bağladıklarına bakın."

'CHP KÜRT MESELESİNE GELİNCE AKP’YE KATILIYOR’

Karayılan "CHP, Kürt meselesine gelince AKP'ye katılıyor ama biz AKP ile MHP arasındaki ittifaka karşı çıktıkları için başka konularda onlarla hemfikiriz. Ancak konu Kürt meselesine gelince onlardan farklı değiller" diye ekledi.

 ‘TURGUT ÖZAL KÜRT SORUNUNU ÇÖZMEYE ÇALIŞTI AMA DERİN DEVLET ONU DURDURDU’

"Vizyonumuz her zaman şiddetsiz mücadele hakkındaydı. Turgut Özal, Kürt sorununu diyalogla çözmeye çalıştı ama Türkiye'deki 'derin devlet' onu durdurdu" diyen Karayılan, "Silahlı çatışmada ısrar etmiyoruz ama Türk devleti savaş istiyor. Kendimizi silahsızlandırmak için bir anlaşma imzalamak istiyoruz. Türk devleti bizi yok etme politikasını sürdürürse bu zor olacak. Savaşa devam etmek istemiyoruz. Bu sorunları çözmek için diyaloğu tercih ediyoruz" ifadelerini kullandı.

Kaynak:soL Haber

Editör: TE Bilişim