Gazete EmekCHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, BİRKONFED İş Dünyası Konfederasyonu'nun 'Ekonomi Değerlendirme Toplantıları' başlığıyla düzenlediği programın ardından gazetecilerin EYT'ye ilişkin sorularını yanıtladı.Burada konuşan Kılıçdaroğlu, “Devleti yönetmek CHP'yi yönetmekten daha kolaydır. Devlette herkesin görevi belli. Herkesin görevi tanımlanmıştır. Herkes görevini yaptığı sürece dünyanın en kolay işlerinden birisi devleti yönetmektir. Devleti yönetenler ne zaman ki yasadışı iş yapmaya kalkarlarsa devleti yönetmek zorlaşır. İlk yıkılan şey devlette liyakat sistemi olur" dedi.

Kılıçdaroğlu, "Şimdi iş dünyası diyor ki, Ankara'ya gidiyoruz, projeleri sunuyoruz ama bürokrasi bunları dikkate almıyor. Liyakate göre gelseydi, sizin projeleri dikkate alırdı. Türkiye'nin yaşadığı en temel sorun liyakat sisteminin çökmesidir” diye konuştu.

"Liyakat aynı zamanda adalettir. Liyakatli insanlar adaletin peşinde koşarlar. Devlette liyakati yok ettiğiniz zaman adalet de biter" diyen Kılıçdaroğlu sözlerine şunları ekledi:

“Bir büyükelçi olma şartları nedir? Üniversite bitireceksiniz, Dışişleri Bakanlığı'nın sınavını kazanacaksınız, bütün bürokraside görev yaparken devlet başkanlarıyla muhatap olacaksınız, protokolü bileceksiniz. Hayatında dışişleri konusunda bir satır cümle kurmamış birisini büyükelçi tayin ettik. Ben bunu söylediğim zaman Kılıçdaroğlu muhalefet yapıyor. En azından dinlesinler, bir şeyler söylüyor desinler. 27,5 yılımı devlete verdim. En çok siyasilerle tartıştım. Neyin, nasıl olması gerektiğini anlattım. Bürokrasi Türkiye'yi yönetmeye kalkmaz, doğruları yöneten organa aktarır. Liyakati yok ederseniz, her şeyi darmadağın edersiniz.”

“Can ve mal güvenliği yok”

CHP lideri, "Hukuk ne demektir? Benim can ve mal güvenliğimi sağlamak demektir. Benim can ve mal güvenliğim yoksa yabancı sermaye niye gelsin? Hiçbirimizin Türkiye'de can ve mal güvenliği yoktur. Bu hukuk mudur? Yabancı sermaye niye gelsin? Niye benim can ve mal güvenliğim yok?" ifadelerini kullandı.

Kayyum atamalarını eleştiren Kılıçdaroğlu, "Seçilen belediye başkanı için vali İçişleri Bakanlığı'na 'Bunu görevden alın' diye yazı yazdı. Büyükşehir belediye başkanları görevden alındı, yanlıştır dedik. Merkez Bankası dünyanın her yanında bağımsızdır. Merkez Bankasına ekonomik talimat verirsin. Kullanacağı araçlara siyasi organ müdahale etmez. Merkez Bankası başkanı gibi emir verirseniz, dünyada itibarınız olmaz. Bizim Merkez Bankamızın da hiçbir itibarı yoktur" diye konuştu.

“Bir devlet keyfi yönetilmez”

"Türkiye faiz ödemek için de borç alıyor" diyen Kılıçdaroğlu, "Saat başı 2 milyon dolar faiz ödüyoruz" diye konuştu. Kılıçdaroğlu, "Saatte 2 milyon dolar faiz ödeyen Türkiye'nin ekonomik krizden kurtulma şansı var mı? Borçlanma Genel Müdürlüğü kuruldu. Osmanlı'da bunun adı Duyun-u Umumiye'ydi. Niçin? Bu borçlar ne oldu? Özelleştirmeler yapıldı. 100'ün üzerinde fabrika kapatıldı, ne oldu bunlar?" diye sordu.

Kılıçdaroğlu, “Bir devlet keyfi yönetilmez. Ben niye hastane, yol, köprü yaptın diye sormam. Ama kaça yaptın diye sorarım. Bu niye verilemez? Bizden gizleniyor ama yabancılar biliyor. Danışmanlık yapan şirketin internet sitesinde yazıyor. Devletin şeffaf olması lazım. Kamu ihale yasası 17 yılda 187 kez değişti. Başka bir şey daha söyledik, bütçede disiplini sağlayın dedik” ifadelerini kullandı.

Kemal Kılıçdaroğlu, Türkiye'nin dış politikasını eleştirerek, "Dış politikayı da değiştirdiler. Bizim komşularımızla kavga edecek halimiz mi var? Niye kavga ediyoruz? En geç 3 yıl içinde bütün Ortadoğu'yu barış havzasına çevireceğiz. Dış politika milli olur. Biz bir proje geliştirdik, OBİT. 4 ülke bir araya gelemez mi? Kendi sorunumuzu çözemez miyiz? ABD, Rusya olmadan göbeğimizi kesemiyor muyuz?" diye konuştu.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın dün erken emeklilikle ilgili yaptığı 'Seçim kaybetsek de yokum' açıklaması aktarılarak yöneltilen soru üzerine Kılıçdaroğlu, şunları söyledi: "Seçimi kaybetme noktasına gelmesi tabii Erdoğan'ın başarısızlığını gösteriyor. EYT'liler hiç meraklanmasınlar, onların sorunlarını çözeceğiz. Erdoğan ve iktidarı, Türkiye'nin bugüne kadarki hiçbir sorununu çözmedi, tam tersine sorun üretti. Ben buradan Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlarına söz veriyorum, Türkiye'deki bütün sorunları, akılcı, tutarlı politikalarla istişare ederek çözeceğiz."

Kılıçdaroğlu'nun programdaki konuşmasından öne çıkan bazı ifadeler de şöyle: 

- Devleti yönetmek CHP'yi yönetmekten daha kolaydır. Devlette herkesin görevi belli. Herkesin görevi tanımlanmıştır. Herkes görevini yaptığı sürece dünyanın en kolay işlerinden birisi devleti yönetmektir. Devleti yönetenler ne zaman ki yasadışı iş yapmaya kalkarlarsa devleti yönetmek zorlaşır. İlk yıkılan şey devlette liyakat sistemi olur.

- Şimdi iş dünyası diyor ki, Ankara'ya gidiyoruz, projeleri sunuyoruz ama bürokrasi bunları dikkate almıyor. Liyakate göre gelseydi, sizin projeleri dikkate alırdı. Türkiye'nin yaşadığı en temel sorun liyakat sisteminin çökmesidir.

- Türkiye'nin en temel sorunu liyakatsizliktir. Devlette liyakati yok ettiğiniz zaman adalet diye bir kavram kalmaz. Bir büyükelçi olmanız için üniversiteyi bitireceksiniz, yabancı dil bileceksiniz, Dışişleri'nin sınavını geçeceksiniz. Hayatında bu konuda bir cümle etmemiş kişiyi büyükelçi tayin ettik.

- Merkez Bankası'nın başkanı gibi talimat verirseniz dünyada itibarınız olmaz. Bunlar krizi derinleştiren uygulamalardır. Faiz ödemek için de borç alıyoruz. Her 1 saatte ödediğimiz faiz 2 milyon dolar. Böyle bir ülkenin ekonomik krizden kurtulma şansı var mı? Özelleştirmeler yapıldı 100'ün üzerinde fabrika kapatıldı. İşsizlik arttı. Vergiler nereye harcanıyor? Ödediğiniz vergilere sahip çıkmanız lazım. Devletin şeffaf olması lazım. Kamu ihale yasası 17 yılda 187 kez değişti. Milli bir dış politika yok. Türkiye'yi üretimden kestiler. Nohut, saman ithal ediyoruz. Çiftçi zarar ediyor. Yunanistan'dan pamuk ithal ediyoruz.

- Toplu intiharlar başladı. Çöpten yiyecek toplayan kadınlar var. Kimsenin aç kalmadığı güçlü bir sosyal devlete ihtiyaç var.

- (ABD Başkanı Donald) Trump'ın mektubu benim yüreğimde derin bir sancıdır. O mektuba hiç ses çıkartmıyorlar. İçime ve bu ülkenin tarihine sindiremiyorum.


Kaynak: Sputnik

Editör: TE Bilişim