GAZETE EMEK - Erdoğan’ın Baykal’a kurulan 'kaset komplosu'na değinmesi, söz konusu kasetin ilk ortaya çıktığı günlerde söylediği sözleri hatırlattı.

Erdoğan, 4 Mayıs 2011’de AKP’nin Kastamonu mitinginde kürsüye çıkmış ve Baykal kasetiyle ilgili şunları söylemişti:

“Kendisine Hacı Bektaş Veli’yi hatırlattık. Diyor ki ‘Eline, beline, diline hakim ol’. Hanım kardeşlerimden özür diliyorum. Kendisinden önceki, beline hakim olamadı, gitti. Genel başkanlıktan gitti ama şimdi milletvekili adayı. Peki diğer taraftaki hanım milletvekili ne oldu? Onu aday yapmadılar. Ne oldu, suçlu o muydu? İkisi de suçlu değil miydi?

Halen bu medya bu siyasiler böyle bir hareket için ‘İnsanın özeline karışıyorlar’ diyor. Yahu kendi eşiyle mi bir şey oluyor da özeli oluyor? Kendi eşiyle değil yahu. Buna nasıl kendi özeli dersin? Bu özel değil. Bu genel, genel. Bu genel bir ahlaksızlıktır. Başka bir şey değil.

Bu toplumu aldatmayın yahu. Son zamanlarda Sayın Bahçeli de çıkmış, ‘Ak Parti iktidarı insanların özeline giriyor’ diyor. Niye? Çünkü kendi adamlarının da bu tür kasetleri çıkmaya başladı, ondan rahatsız olmaya başladı. ‘İnsanların özeline giriyorlar’ diyor. Yahu böyle özel olur mu Allah aşkına?”

Erdoğan, AKP grubunda yaptığı konuşmada Kılıçdaroğlu'nun "Bir numara Erdoğan'dır" sözlerine yanıt verirken Baykal'a kurulan 'kaset kumpası'na atıfla şunları kaydetti:

"Kılıçdaroğlu bize çamur atmaya çalışırken elinde çamurla yakalanmıştır. Çünkü bu ülkede FETÖ'nün en önemli siyasi ayağı bizatihi Kemal Kılıçdaroğlu ve ekibidir. FETÖ denilen yapı ülkemizde uzun bir süre sivil toplum yapısı görüntüsüyle varlık göstermiştir. CHP iktidarları cunta rejimlerinde dahi FETÖ müsamaha görmeye devam etmiştir. Ne zaman ki bu yapı ülkeyi teslim almaya kalkmıştır o zaman durum değişmiştir. Bizim FETÖ'yle davamız asla kişisel değildir. Bizim davamız ülkemizin geleceğini koruma davasıdır.

FETÖ tehdidi ortaya çıktıktan sonra bu yapıyla da aynı kararlılıkla mücadele ettik. Bu yapıyı suç örgütü olarak ilan eden ve o MGK kararının altında imzası olan benim. Peki CHP bunun neresindedir. Sayın Baykal’ın genel başkanlıktan ayrılması ve Kılıçdaroğlu'nun gelmesiyle birlikte CHP bu işin tam göbeğine yerleşmiştir. Seni oraya getiren FETÖ ne konuşuyorsun.

Kılıçdaroğlu, kendisini genel başkanlığa taşıyan kaset kumpasının dahi sorumluluğunu üzerimize yıkmaya çalışarak, FETÖ'nün istediği yolda yürümeye başlamıştır. Sayın Baykal'a kurulan kaset kumpasının savcısı FETÖ'den ihraç edildiği halde, Kılıçdaroğlu'nun bunun hiç sözünü ettiğini duydunuz mu? Tam tersine, FETÖ tetikçisi savcının görevden alınmasına şiddetle karşı çıkan da yine bu zat olmuştu. Kimi CHP milletvekilleri, kaset kumpaslarının sorumlusu olarak FETÖ'yü gösteren MHP Genel Başkanına, Pensilvanya'daki şahsı ilzam ettiği için teessüflerini dile getirmişlerdir.”

Editör: TE Bilişim