Gazete Emek- İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, katıldığı bir programda bir dönem muhalefet ettiği AKP'ye neden katıldığını açıkladı: "Bizim aslında safımızda bir sıkıntı söz konusu değil, bizim safımız belli. Aynı çizgimizde devam ediyoruz."
 
 
CNN Türk televizyonunda yayınlanan 40 programına konuk olan İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, sunucu Buket Aydın’ın sorularını yanıtladı. Soylu, “Neden muhalefet ettiğiniz AK Parti’ye katıldınız?” sorusuna şu yanıtı verdi:

 
“Ben böyle bir ailede büyüdüm zaten. Dedem Demokrat Partili, babam Adalet Partili. Biz Doğru Yol Partisi’ndeydik. Ben böyle bir çevredeydim, oradan içerisinde gençlik kollarında çalışmışım. Saadettin Bilgiç 1987’de adaydı, ben Saadettin Bilgiç’in adaylığında mikrofonla konuşan, onları kürsüye davet eden 18 yaşında bir çocuktum. Bir şey daha var, Türkiye’de bugün Cumhuriyet Halk Partisi var mı, var. Peki, Demokrat Parti’nin karşısında CHP var mı, var. Peki, Adalet Partisi’nin karşısında CHP var mı, var. Peki, Anavatan Partisi’nin karşısında CHP var mı, var. Bugün AK Parti’nin karşısında CHP var. Bizim aslında safımızda bir sıkıntı söz konusu değil, bizim safımız belli. Bu aslında 20. yüzyılın başında da böyle. O günkü partilerde de böyle oluşmuş, böyle gitmiş. Bugün de böyle, aynı çizgimizde devam ediyoruz.”

Bakan Soylu, bir soru üzerine Fethullah Gülen’in ölüsünü ya da dirisini eninde sonunda alacaklarını da söyledi. Son dönemlerde taksilerde yaşanan sorunlarla ilgili soruya da yanıt veren Soylu, gizli müşteri yöntemiyle denetim yapacaklarını açıkladı:

“Yaklaşık 1. 5 ay önce bizim kendi görev alanımız içerisinde bir genelge yayınladık. Bugüne kadar da 10 bin taksi denetledik. Aralık, ocak, şubatta da yapacağız. Ama bizim yaptığımız yöntem yeni bir yöntem; gizli müşteri yöntemi. Bu yöntem şudur; gizli müşteri araca biniyor, ‘Beni şuraya götürür müsünüz?’ diyor. ‘Hayır, götüremem.’ diyor veya araçta sigara içiyor, alkol içiyor, yüksek sesle müzik açıyor. Bunu disipline edeceğiz. Bunu en çok isteyen de şoförlerin ve taksicilerin bağlı oldukları esnaf odaları. Ama bunda sorumlu olan sadece biz değiliz. Belediyeler elini taşın altına koyacaklar. Eğer ellerini taşın altına sokmazlarsa bundan sonra onlara da yönelik adımlar atacağız. Bunu çok net söylüyorum. Şimdi biz yapıyoruz ama bu görev aslında belediyelerin asli görevidir. Bunu sağlamazsak kusurlu olan biziz ama belediyeler de aynı kusur ve kabahatin içerisindeler.” 

Editör: TE Bilişim