Gazete Emek- Halkların Demokratik Partisi (HDP) Eş Genel Başkanı Sezai Temelli, siyasetçi ve gazetecilere dönük operasyonun gerçekleştirildiği Diyarbakır’a geldi. 


İlk olarak gözaltında kalp krizi geçiren DTK Eşbaşkanlık Divanı üyesi Hilmi Aydoğdu’yu kaldırıldığı hastanede ziyaret ederek, ailesi ve doktorlarından bilgi alan Temelli, daha sonra partisinin il binasına geçti. 

Temelli, parti üye ve yöneticileri, siyasetçi ve gazetecilere dönük operasyonlar başta olmak üzere gündemdeki gelişmelere ilişkin basın toplantısı düzenledi. 

Operasyonları gözaltı olarak değerlendirilemeceğini ifade eden Temelli, “Türkiye kamuoyunu operasyona karşı duyarlı olmaya çağırıyorum. Bu sahneler karşı karşıya olduğumuz iktidarı bütün çıplaklığı ile ortaya koyuyor. En vahşi ve akıl dışı yöntemlerle, saldırganlıklarla arkadaşlarımız gözaltına alındı. Gözaltı sahneleri iktidarın nasıl bir Türkiye hayali kurduğunu bize gösteriyor. 


Polis devleti uygulamasını bu operasyonlar çerçevesinde hep beraber izledik. Kapıyı açmaya hazır olan insanlara, bütün kapıları kırarak arkadaşlarımızı gözaltına alıyorsunuz. Kapıları kırarak mesaj vermeye çalışıyorsunuz. Bu nasıl savcıdır, talimat verirken kapı kırma emri de veriyor. Sadece kapı kırma emri değil, çocuklara kadar herkese şiddet uygulanmış, kafalarına silah dayanmıştır. Neyin şovunu sergiliyorsunuz. 


Bu yaptıklarınızla kimse yılmayacaktır. Kimse ne mücadelesinden, ne duruşundan vazgeçmeyecektir. Bu yaptıklarınızdan dolayı kendinizi rezil ediyorsunuz” diye konuştu. 


Operasyonlar sırasında baskın yapılan evlerde darp ve işkencelere dair konuşmasını sürdüren Temelli, şunları söyledi: “Darp var, işkence var, çocuklara yapılan muameleler var. Akla hayale sığmayacak uygulamalar var. Bunlardan birisi gözaltına alarak, ters kelepçe yaptığı Derya Aslan’ın kelepçesini açarak, bıçakla yaralandı. Bıçakla arkadaşımız yaralanmıştır. Belediye Eş Başkanımız Gülay Özavcı’nın evine eşini gözaltına almak için evine gidiliyor. Kendisine işkence yapılıyor ve sırtına basıyorlar. Özellikle kadın arkadaşlarımızı gecenin o saatinde pijamalarını çıkartıp, gündüz giysisi giyilmesine izin verilmiyor. Bu şekilde gözaltına alınıyorlar. 


Bu nasıl bir ahlak, kadına yönelik şiddet HDP’nin kadın partisi olduğundan kaynaklandığını biliyoruz. Şiddet evlerin içine kadar uygulanmıştır.”

Temelli, gözaltında geçirdiği kalp krizi sonucu hastaneye kaldırılan DTK Eşbaşkanlık Divanı üyesi Hilmi Aydoğdu’nun sağlık durumuna ilişkin şöyle konuştu: “Hilmi Aydoğdu arkadaşımız kalp krizi geçirdi. Şu anda yoğun bakımda, gözaltında kriz geçirdi. Dile getirmesine rağmen hastaneye gitmesi engellendi. Arkadaşımız yaşamını kaybedebilirdi. 


Şu anda 48 saat yoğun bakımda müşahade altında kalacak. Buradaki ihmal düşmanda yaklaşımın sonucudur.”

Operasyonlar kapsamında avukatların gözaltına alındığını ve savunma hakkının engellendiğini ifade eden Temelli, “Avukatlar müvekkillerini görmeye gidiyorlar, avukat olarak yapmaları işlemler var. Avukatları gözaltına alıyorlar. Savunma hakkı bile engelleniyor. Tüm bu anlattıklarım, 130 gözatlı sürecinin içinden sadece bir kaç örnek. Hepsi ayrı ayrı suç teşkil eden gözaltı prosedürü yaşadık.


 HSK’ya suç duyusunda bulunacağız. Savcı hakkında işlem başlatılmalıdır. İçişleri Bakanlığı’na suç duyurusunda bulunuyoruz; emniyet mensupları hakkında soruşturma başlatılmalıdır. Bu suçu işleyenler hakkında gerekli yasal işlemleri başlatacağız” diye konuştu. 


Operasyonun yerel seçimlere dönük olduğunu söyleyen Temelli, devamla şunları söyledi: “Bu yaşadıklarımızın böyle olacağının geçmişte örneklerini bir çok kez yaşadık. 24 Haziran seçimleri öncesinde de AKP-MHP Cumhur ittifakı, seçim kampanlarını bu yöntemle yürütüyorlar. Savcı, kaymakam, jandarma komutanları ve valilerler birlikte seçmene yönelik, halkımıza yönelik, partili arkadaşlarımıza yönelik şiddet ve saldırı kampanyası yürütüyorlar. 


Yerel seçimlere 5 aylık süre kalırken, bu kampanyayı başlattıklarını görüyoruz. Gözaltı, şiddet ve Erdoğan’ın dilinden düşürmediği tehditle kampanyalarını başlattıklarını görüyoruz.”

“Demokratik siyaset” kampanyası başlattıklarını belirten Temelli, “Tüm halkımızla beraber barış ve demokrasi kampanyası başlattık. Bir tarafta şiddetin, kayyumcuların kampanyası, demokratik siyaseti tasfiye etme peşinde olanların kampanyası, diğer tarafta halkın kampanyası, diz çökmeyen, dile gelen halkın kampanyası, o dilde barış ve demokrasi var. 


Tüm Türkiye halklarına, kadınlara, emekçilere çağrı yapıyoruz; demokrasiye kast etmiş bu aklı durduralım” diye konuştu. 


Gözaltına alınan siyasetçi ve gazetecilerin serbest bırakılması çağrısında bulunan Temelli, “Adalete sahip çıkması gereken sadece halk değil, aynı zamanda mahkemelerdir” dedi. 

Ardından gazetecilerin sorularını yanıtlayan Temelli, gözaltına alınanların yerel seçimlerde gösterilecek adaylar olmadığını, partisinin aday belirleme sürecinin başlamadığı bilgisini verdi. Gözaltına alınan siyasetçilerin 24 Haziran seçimlerinde de çalışma yürüten partililer olduğunu aktaran Temelli, “Suçlama uydurulmuş suçlamalardır. 


HDP’nin başarısını yenemeyen zihniyet dozunu arttırarak sürüdürüyor” diye belirtti. 

Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yürütülen soruşturmada yer alan “İsimsiz ihbar” ile ilgili soruyu yanıtlayan Temelli, “İhbarın kimin yaptığını biliyoruz, Erdoğan her gün ihbarda bulunuyor. Nefret ve saldırgan söylemiyle sürekli bunu yapmakta. Grup konuşmamızda da dile getirdik. HDP’yi meşru görmediğini dile getirmekte. Meşruyet meselesini nereden tartışmaya açılacağını net ifade ettik. Erdoğan’ın 24 Haziran’dan Erdoğan’ın sandıktan nasıl çıktığıyla başlamalıdır. 


Hile ve şaibe ile YSK’yı bile bu suça ortak ederek, yarattığı meşrutiyet ortadadır. Yerel seçimler geliyor, bu yetmezliği gidermek için şiddet ve saldırgan yöntemlere başvuruyorlar” ifadelerini kullandı. 

Yapılan ihbarı “Uydurma” olarak değerlendiren Temelli, “İhbar listesi, ihbarcının ismi yok, insan aklıyla alay ediyorlar. Uydurulmuş fezleke ve senaryolar. Kamuoyunda algı yönetimine dayanan psikolojik savaş teknikleri. 


Geçmişte de buna benzer bir çok vaka. Cezaevinde olan bir çok arkadaşımız bu uydurma hikayelerlerle cezaevindeler. Bu türden gizli tanıklar ve ihbarlarla arkadaşlarımız cezaevinde. Bu operasyonda tamamen uydurmadır. Ellerinde kanıt, belge olamaz çünkü ortada bir suç yok. Erdoğan’ın konuşmalarından kendilerine iş çıkaran bir zihniyet ve emniyet teşkilatı var” şeklinde konuştu. 

Temelli daha sonra bir çok aktivistinin gözaltına alındığı Tevgera Jinên Azad-Özgür Kadın Hareketi’ni (TJA) ziyaret etti. Temelli, kabinesi ile birlikte gün içinde kentte temaslar ve ziyaretlerde bulunacak.
 

Editör: TE Bilişim