Gazete Emek- Şampiyonlar Ligi'nde Paris Saint-Germain'in Başakşehir'i konuk ettiği karşılaşmada Başakşehir'in yardımcı antrenörü Pierre Webo'ya karşı 4. hakemin kullandığı ırkçı ifadeler sonrası sosyal medyadan tepki yağdı. Başakşehir'in maçtan çekilmesi ve karşılaşmanın ertelenmesinin ardından sosyal medyada, siyasi partiler, yönetici ve sosyal medya kullanıcıları Webo'ya desteğini #NoToRacism etiketiyle yaptığı paylaşımlarla gösterdi.

Şampiyonlar Ligi'nde oynanan Paris Saint-Germain – Başakşehir maçında yaşanan ırkçı saldırıya tepkiler gelmeye devam ediyor. 2. Lig Kırmızı Grup’ta mücadele eden Amedspor ise farklı tepki gösterdi. Amedspor, “Ziraat Türkiye kupasında bize ırkçılık yapan Başakşehir’in değil Webo’nun yanındayız” paylaşımı yaptı.

Gazeteci Bekir Güneş, Dokuz8GÜNDEN KALAN  programında Amedspor eski yöneticisi Av. Soran Haldi Mızrak’ı konuk etti. Şampiyonlar Ligi’nde oynanan Paris Saint-Germain maçında Başakşehirli Webo’ya karşı hakemin ırkçı söylemini ve Amedspor’a yönelik yapılan ırkçı saldırıları konuştular.

Av. Mızrak, ‘’Dünya futbolunda özellikle Kıta Avrupa'sı futbolunda siyahi Afrika asıllı futbolculara karşı bu ırkçı tutum ve tavırlar ciddi şekilde var’’ ifadelerini vurgulayarak değerlendirmelerine şöyle devam etti:


"KITA AVRUPA'SI FUTBOLUNDA IRKÇI İFADELER CİDDİ ŞEKİLDE VAR"
İtalya'da Balotelli'ye muz atılması, maymun hareketleri yapılması gibi benzer şeyler olmuştu. Tabii Şampiyonlar Ligi gibi üstü klasmanlarda bu tip durumlar olunca dünya basını daha çok ilgileniyor. Böyle bir organizasyonda hakem "Negro" ifadesini kullanmış. Bu kelime Negru olarak ifade ediliyormuş ve Romence siyah anlamına geliyormuş. Artık Negro kelimesi uluslararası anlamda Afrika kökenli insanlara yapılan ırkçılığın mottosu haline geldi. Hakaret içeren, ırkçı, aşağılayıcı bir ifade olarak bütün dünyada kabul görüyor. Şampiyonlar Ligi klasmanında düdük çalan bir hakemin ifadenin bu anlama gelmediğini bilmediğini söylemesi çok gerçekçi değil. Ben şahsen inanmadım.



"ŞAMPİYONLAR LİGİ TARİHİNDE OLMAYAN BİR DURUMDU"
Şu ana kadar Şampiyonlar Ligi tarihinde bildiğim kadarıyla olmayan bir durumdu ve maç 17. dakikada durdu. Hakem dörtlüsü olduğu gibi değiştirildi. Hakemlerin verdiği kararlar iptal edildi. Bu tabii UEFA'nın "No to racısm" felsefesi çerçevesinde olması gereken bir hareket ve karardır. Çünkü faşizme sıfır tolerans, ırkçılığa sıfır tolerans çerçevesi bu tip hareketleri kesinlikle affetmiyor. Muhtemelen hakemin zaten UEFA nezdinde kariyeri bitmiştir. İlerisi için de Romen Futbol Federasyonu'na o hakemin hakemliğinin iptali içinde UEFA'ca gerekli uyarılar yapılacağını düşünüyorum.

Mızrak, AKP Genel Başkanı’nın son dönemde zaten Fransa'ya diş bilediğini söyleyerek  ‘’Hazır fırsat bu fırsat maç da Fransa'da olmuşken bir falso atayım diye düşünmüş olacak sanırım’’ dedi. Mızrak sözlerine şöyle devam etti:


CUMHURBAŞKANI ERDOĞAN’IN AÇIKLAMALARINI NASIL DEĞERLENDİRİYORSUN?

Dün akşamdan bu zamana kadar özellikle Twitter'da bu açıklama ve diğer açıklamalara yapılan yorumlar, olayın gerçeğinin ne olduğunu açık bir şekilde ortaya koyuyor. Bu kadar insani bir durumdan bile siyaset çıkarmak en hafif tabiriyle etik değil. Oradan bile Fransa'ya karşı olan siyasi tutuma bir pay çıkarma çabası şahsi kanaatimce acınası bir çabadır. Bildiğim kadarıyla Fransa Devleti de en üst ağızlardan bu durumu kınadığını açıkladı.



"IRKÇILIK SADECE BEYAZIN SİYAHA YAPTIĞI KÖTÜ ŞEYLERMİŞ GİBİ ALGILANIYOR"
Özellikle sosyal medyada Türkiye'deki faşistlerin verdikleri tepkilere bakılınca sanki ırkçılık sadece beyazın siyaha yapmış olduğu kötü, kaba, incitici, temel insan haklarını ihlal eden eylemlermiş gibi algılanıyor. Yalnızca ırkçılığın standartlarının bu olduğu gibi bir şey var. Düşünün bir ülkenin ultra faşist-ırkçı partisi ve Webo'ya yapılan şeyden sonra "Seninleyiz Webo", "No to racısm" paylaşımı yapıyor. Sonra da altına gelen yorumlardan dolayı yorumları kapatıyor. Onun yanı sıra 2016'dan bu yana Amedspor Amedspor olalı her sene en az 15-20 tane ırkçı saldırıya maruz kalan bir takıma ırkçı saldırılarda bulunan takımlar, sanki bunları hiç kendileri yapmamışlar gibi "Seninleyiz Webo", "Başakşehir'in yanındayız", "No to racısm" paylaşımları yapıyor. Bursa'da yaşananlar ortada: Sahanın içerisinde o dönem Amed'de top koşturan Deniz Naki'ye Bursa'nın kadrodaki tek Türk futbolcusu çift dalarak ayağını kırmaya çalıştı. Maçın başından sonuna kadar ağza alınmayacak her türlü hakaret ve Bursa bugün kalkmış "Irkçılığa hayır" diye paylaşım yapıyor. Eskişehir ise Cizre'de yaşanan vahşetleri nazire yaparcasına "Aşk Bodrum'da yaşanır güzelim" diye pankart açıyor. Bir bakıyorsunuz bugün "Seninleyiz Webo" paylaşımı yapıyor. Yani bunlar gerçekten artık Türkiye'deki bu faşist cenahın riyakarlığının ele ayağa düşmüş hali. Çok aşağılıkça şeyler bunlar. Geçen hafta Emre Bol diye bir spor yorumcusu Diagne için "Afrika'da bunlar okul okumazdı, bilmem ne yerlerdi" diye ırkçı ifadelerde bulunuyor. Yani artık gerçekten mide bulandırıyor bu yaratıklar. Webo'nun orada yaşadığı hali biz Ankara'da yaşadık. Biz ve Cizrespor, Dersimspor, bir dönem Ağrıspor, Bağlar Belediyespor bunları yaşadık, gördük, iliklerimize kadar hissettik. O yüzden biz Webo'yu da, Eto'yu da sporun ve hayatın tüm alanında ırkçılığa uğrayanları anlayabiliriz.

"BU DURUMDA UEFA'NIN TAVRI ÇOK NET, LİSANSIN İPTALİ YOLUNA GİDİLİR"
UEFA'nın ırkçı, aşağılayıcı dışlayıcı söylemlere ilişkin tavrı çok net. Bu durumlarda yapılacak hukuki işlem öncelikle tedbiren hakemin lisansının askıya alınması olur. Sonraki aşamalarda da hakemin tamamen futboldan el çektirilmesi, lisansının iptali yoluna gidilir. Kendi ülkesi Futbol Federasyonu'na da aynı işlemi yapması için yazı gönderilir. O Futbol Federasyonu ve ilgili hakem kurulları o hakemin hakemliğinin bitirilmesi için gereken süreci işletmeleri gerekir. Çünkü tüm Avrupa Futbol Federasyonları UEFA'nın bütün kriterlerini kabul etmiş ve bu çerçevede işlem yapacağını beyan ve taahhüt etmiştir.

‘’En azından Amedspor özelinde veya Kürt takımları üzerinde bu tip saldırıların azalacağına inanmak çok iyi niyetli bir yaklaşım olur’’ diyen Mızrak, değerlendirmelerinde şu sözlere  vurgu yaptı:

"KÜRT TAKIMLARI ÜZERİNDE BU TİP SALDIRILARIN AZALACAĞINA İNANMAK İYİ NİYETLİ BİR YAKLAŞIM OLUR"
Bu ırkçılık protestolarının sporda yapılan ırkçılığın önüne geçmek açısından çok olumlu bir örnek olacağını sanmıyorum. Benim Amedspor'da yönetici olarak bulunduğum süre içerisinde yaşadıklarımız bütün dünya kamuoyunda bilinen, görünen, duyulan şeylerdir. Yani biz sesimizi o dönem daha fazla duyurabiliyorduk. Amerika'da New York Times'ta yazılı basına yarım sayfa manşet, Hollanda'da Fransa'da İngiltere merkez medyalarında manşet olmuş bir takıma yapılan fiiller ortadayken ve buna ilişkin hiçbir geri adım atılmamışken buradan ırkçılığın ve faşistliğin gerileyeceğini zannetmiyorum. Deniz Naki’nin davası bütün dünyada gündem olmuştu. Orada ilk celsede beraat ediliyor. Biz dosya bitti derken dosya ile alakası olmayan yetkili bir başka Cumhuriyet Savcısı beraat kararına itiraz ediyor ve İstinaf Mahkemesi beraat kararını bozuyor. Aynı mahkeme 6 ay sonra dosyada hiçbir değişiklik yok yani bu sefer propagandadan 1 yıl 3 ay ceza veriyor. O yüzden ne bir savaş hukuku ne de standart legal bir hukuk uygulanmıyor bize. Türkiye kamuoyundaki algı ile uluslararası kamuoyunda bu tip olaylara yaklaşım farklı. Türkiye'de bu ancak gündemi değiştirmek için bir malzeme kabul edilir. Dünyada bu ırkçılığa karşı mücadelenin ne kadar geliştirilebileceği saldırıların nasıl durdurulabileceği yönünde tartışılır.

Editör: TE Bilişim