Arkadaşlar kimse kusura bakmasın ama evlerinde ve iş yerlerinde hayvan besleyenleredir bu sözlerim. Herhangi bir insanı nasıl ki kendi iradesi dışında bir yerde alıkoyamazsınız, bu hayvanlar için de geçerlidir. 

Kendi çocuklarınızı dahi ne kadar çok severseniz sevin onları zorla evde tutamazsınız. Ya da onları sizin istediğiniz bir yaşamı sürdürmeye zorlayamazsınız. İnsanlar için olan bu özgürlüklerin hepsi hayvanlar ve doğadaki diğer canlılar için de geçerlidir. 

Bir tarafta doğada istediği gibi yaşama şansı olan bir canlı, bir taraftan da ev ve iş yerlerinde bir kafesin içinde ya da boynunda zincirle yaşamaya çalışan bir canlı. Ne kadar iyi şartlarda yaşıyor olursa olsun, insanın tahakkümü altında olan hiçbir canlı özgür değildir. Özgür olmayan bu canlılar bir yerden sonra köleleştirilmiş insanlar gibi sahibine itaat etmeye başlar. 

Doğadan kopan insanların kendileri ile birlikte doğadan koparıp köleleştirdiği hayvanlar kadar üzüldüğüm başka bir şey yoktur. Şimdi bir sürü itirazınız olacak farkındayım. "Ama sokakta zor durumda olan hayvanı alıp baktık" , "Ama kedi açlıktan ölüyordu, ama köpek çok kötü durumdaydı, ama kuş memleketinden çok soğumuştu" falan fistan. 

Arkadaşlar, eve alıp tamamen kendi insiyatifinizde bırakmanın alternatifi sokakta ölüme terketmek değildir. Sokakları onların daha iyi yaşayabileceği alanlar yapabiliriz. Her yeri betonlaştırmadan, hayvanların da nefes alacağı alanlar bırakabiliriz. Çok fazla her şeyi pervasızca yemeyip onların da besleneceği şeyler bırakabiliriz. Ormanları, ağaçlık alanları, gölleri, denizleri, ırmakları yok etmeyip bu hayvanların oralarda özgürce yaşamalarının önünde engel olmayabiliriz. 

Bir köpeğin en özgür olduğu an, başka köpeklerle birlikte olup olabildiğince koşup oynadığı anlardır. Kuşları özgürce yaşayabilecekleri ormanlardan koparıp bir kafesin içine koyarak karnını doyurup kendi egomuzu tatmin ederek onları mutlu edemeyiz. Bulabildiğimiz her şeyi evcilleştirerek aslında dışarıyı, doğayı yok ediyoruz. Yalnızsanız, çıkın doğa ile birlikte olun, çıkın ağaç dikin, ama hayvanları zorla kendinize bağlayarak yalnızlığınızı gideremezsiniz. 

Bir tane hamam böceği, bir tane bit, bir tane yılan, bir tane akrep, bir tane sinek için öldürücü ilaçlar kullanıyorsunuz. Onların yaşamı zerre kadar umrunuzda değil. Ama bir tane köpek ve kediyi evcilleştirerek ve sürekli yanınızda dolaştırarak ne kadar hayvansever olduğunuzu mu gösteriyorsunuz? Yapmayın. Bırakın hayvanlar doğa içinde özgürce yaşayabilsinler. Hayvanların özgürlüğüne engel olanlara karşı çıkın, onlara tepki gösterin. Sokakta hayvanları öldürmeyin, onlara tecavüz etmeyin. Onları kendi kapitalist düşünceleriniz için kullanmayın. 

O kadar çok görüyorum ki çevremde. Hayvanların iradeleri kırılıyor. Bundan 5 bin yıl önce hayvanların neden daha özgürce yaşadıklarını bir düşünün. Çünkü sahipsizlerdi ve özgürlerdi. Her şeyi bu kadar kendinize ait olarak görmeyin. Bu hayattaki hiçbir şey size ait değildir. Nasıl ki doğadaki başka herhangi bir canlı başka bir canlının boynuna ip atıp sürekli yanında dolaştırmıyorsa sizin de buna hakkınız yoktur. Her şeyin kölesi haline gelip, tamamen sisteme bağımlı halde yaşayan kişilerin başka canlıları köleleştirmeye hakkı yoktur.  

Editör: TE Bilişim