ÖZEL HABER/OZAN MERCAN

Gazete Emek-  DİSK/Dev-Yapı ve İnşaat-İş sendikalarıyla Finans Merkezi’nde yaşanan hak gaspları ve 17 Ekim tarihinde açıkladıkları grev hakkında DİSK/Dev Yapı yönetim kurulu üyesi Osman Ünver ve İnşaat-İş Örgütlenme Uzmanı Deniz Gider ile konuştuk.

Tek ortaklaştıkları yer işçinin, emekçinin hakkının sömürmek"

Finans Merkezi’ndeki çalışma koşullarının tam bir rezalet olduğunu söyleyen İnşaat İş Sendikası Örgütlenme Uzmanı Deniz Gider, “Yemekleri olsun, sigortaların asgari ücret üzerinden ödenmesi olsun, maaşların asgari ücret olması, koğuşlarda ve kamplarında alınmayan önlemler olsun, şantiye sahası içinde alınmayan önlemler olsun tam bir rezalet” dedi. Ayrıca havalimanı şantiyesinden daha kötü çalışma koşularının olduğunu anlatan Gider, “Havalimanında şantiyesinde tek Konsorsiyum olmadığı için çok kötü. Farklı firmalar farklı çalışması sistemleri ancak tek ortaklaştıkları yer işçinin , emekçinin hakkının sömürmek” diye konuştu. Denetimsiz yerler olduğu için tamamen işverenin insafına terk edilmiş bir alanda hak gaspının çok rahatça yapıldığını anlatan DİSK/DEV-YAPI yönetim kurulu üyesi Osman Üney ise “Burada işçinin beslenmesinden kısarak, barınma masraflarından kısarak, işçi sağlığı ve iş güvenliğin önemlerinden kısarak, ayakkabı ve yatak parası keserek hak gaspı yapılıyor” dedi. Üney Kalyon İnşaatta çalışan bir inşaat işçisinin de uyuz kaptığını bildirdi.

Ne olursa olsun direnişi kazanmak üzerine kurulu bir çalışmamız var”

Deniz Gider grev kararı alınmadan önce yaklaşık otuza yakın direniş hayata geçirdiklerini ve direnişlerden kısmı kazanımlar elde ettiklerini anlatarak “Mesela artık bir sorun olduğunda firmalar artık eylemsiz sorunu çözelim düşüncesine geldiler. Bunlar bizim için bir ilerlemedir. Bunu doğuran etmenlerden biri de şu: Hiçbir şekilde geri adım atmak yok ve ne olursa olsun direnişi kazanmak üzerine kurulu bir çalışmamız ve yönetim biçimimiz var” bilgisini verdi.

Artık yeter gaspı edilen haklarımız GREV ”

Deniz Gider “Ayrıca hak gasplarına karşı daha ileri adımlar atmak ve mücadeleyi büyütmek için için DİSK/Dev-Yapı ve İnşaat-İş sendikalarının “Artık yeter gasp edilen haklarımız için GREV” diyerek 18 Ekim’de grev kararı aldıklarını açıkladı. Gider, grev ile ilgili şunları söyledi:

“Türkiye’deki en zorlu iş kolları inşaat ve madendir. Bu firmalar utanmadan, sıkılmadan insanların kalan üç beş kuruşuna göz dikip ödemiyor. Kanunda yazan ne varsa tamamen tersini yapıyorlar. Bizde bu yüzden grevi hazırlıyoruz” “Biraz da özümüze dönerek tarihimize dönerek eylem kararı aldık”

Finans Merkezi’nde neden grev kararı aldınız sorusuna ise “70’ler ve 80’lerdeki Necmettin Giritlioğlu, İsmet Demir, Fukara Tahir olarak Tahir Öztürk’lerin öncülüğünde yapılan inşaat işçilerinin grevlerinden feyz alarak grevi karar aldık” yanıtını veren Osman Üney şöyle devam etti:

“Biraz da özümüze dönerek tarihimize dönerek eylem kararı çıkardık ama

sürecin de getirdiği inşaatlardaki artan yoğun hak gaspların da getirdiği bir

zorunluluktu bu.”

İşçi sınıfının kanıyla kazandığımız yasaların uygulanmasını istiyoruz”

“İşçi sınıfının kanıyla kazandığımız yasaların uygulanmasını istiyoruz ve bunun için inşaat işçileri ve onun iki sendikasi greve çıkacak” diyen İnşaat İş Örgütlenme Uzmanı Deniz Gider işçilerin taleplerin şöyle sıraladı:

“Çalışma koşulları ve koğuşlar düzeltilmeli, pirimlerimiz asgari ücretten değil aldığımız maaş üzerinden ödenmeli, koruyucu ekipman donanımlarımız daha iyi olmalı, 45 saat üzerindeki mesailer ödenmeli, hafta tatillerimizin ödenmeli, yemekhane koşuları düzeltilmeli.”

O kadar rezil bir hükümet var ki inşaat işçiler açıktan gasp ediliyor, ancak bunu görmüyor”

Aslında 4857 sayılı İş Kanunu ve 6331 sayılı işçi sağlığı kanunun uygulanmaması istiyoruz” diyen DİSK/Dev-Yapı yönetim kurulu üyesi Osman Üney sözlerine şöyle devam etti:

“O kadar rezil bir hükümet var ki inşaat işçileri açıktan gasp ediliyor, ancak bunu görmüyor. Bu söyleme rağmen müdahale etme gereği de duymuyor. Bu yüzden bu grev aslında diğer inşaatlardaki hak gasplarına karşı da önemli bir rolü olacaktır.” Grev hazırlıklarına dair de konuşan Ünver “Grev çalışmalarımız iyi gidiyor. İşte bildiri dağıtırken ordan toplantılar yaparken işçi arkadaşlardan olumlu sonuçlar alıyoruz” dedi.

Umut’un hesabı sorulacak onların yanına kar kalmayacak”

tesisatlarını değiştirin diye bir rapor var aslında. Üstüne 1.5 ay geçmesine rağmen bu rapor dikkate alınmıyor değiştirilmiyor ve firmalar tamamen duyarsız kalıyor” ifadelerini kullandı. Gider ise “Umut’un hesabı sorulacak onların yanına kar kalmayacak” dedi

Dayanışma içinde barikatları yıkacağız”

Son olarak İnşaat İş Sendikası Örgütlenme Uzmanı Deniz Gider şunları söyledi:

“Bu anlamıyla röportajı dinleyen ya da okuyan dostların, sendikalarla omuz omuza dayanışma içinde olmalarını istiyoruz. Burayı sadece inşaat işçilerinin meselesi gibi bakmamak, tüm işçi sınıfının meselesi olarak görmek lazım. Bir metal işçisinin sorunu Türkiye’deki işçi sınıfının sorunu ve mücadelesidir. Bu kazanımlarda sadece iki sendikanın kazanımı değil, bütün işçi sınıfının kazanımıdır. Bu anlamayla kucaklamak ve buraları beslemek hepimizin boynunun borcudur. Ama sınıf mücadelesinde samimi olanlardan bahsediyoruz. Masa başında değil sokakta kazanılıyor. Ama bugün sokakta kazandıklarımız iktidarlar ve patronları tarafından gasp edilmeye çalışılıyor. Buna geçit vermeyeceğiz. Dayanışma içinde barikatları yıkacağız!”

Not: Bu haber, "Yeni Medyada Emek Gazeteciliğini Geliştirmek" projesi kapsamında Fransa'nın Türkiye Büyükelçiliği tarafından desteklenmektedir. 

Editör: TE Bilişim