Çözüm süreci nereye gidiyor?

Abone Ol

Türkiye'de büyük bir demokrasi sorunu olduğunu ve demokrasi sorunununda Kürt sorununun çözümsüzlüğünden kaynaklandığı biliniyor. Kürt sorununun çözümü aynı zamanda Türkiye'nin demokratikleşmesi demektir. Bundan dolayı Kürt sorunu çözülecekki Türkiye'de bütün sorunlar çözüm yoluna girsin. AKP hükümeti Kürt sorununun çözümünü değil Kürtleri asimile etmeyi birinci gündem yapmıştır. Kürt diline ve kültürüne yaklaşım Kürt sorununun çözümü konusundaki ciddiyetide ortaya koyar. Kürt diline tahammülü olmayanların Kürt sorununu çözmek istediklerine inanmıyoruz. Kürt dilinin kullanılmasını yasaklayan bir zihniyetin Kürt halkının kimliğinin düşmanı olduğu bellidir, aksi halde Kürt dilinin kullanılmasını yasaklamanın anlamı nedir? Madem ki Kürt sorununun çözümü için mecliste bir komisyon kurulmuş bu komisyonun Kürt dilinin kullanılmasını yasaklamaması gerekiyor ki, Kürt halkı bu komisyonun Kürt sorununu çözecegine inansın. Artık kimse Kürtleri kandırmaya kalkmasın, Kürtleri kandırmaya kalkanlar zararla otururlar.

Orta Doğu artık Kürtsüz olmayacak.

Cumhuriyeti Kürtlerle beraber kurdunuz Kürtlerle de demokratikleştireceksiniz, bundan kaçış yok. Bu saatten sonra, Kürt sorununun çözümünden kaçmak Türkiye'ye zarar vermekten başka birşey değildir. Kürtler yüz yıl önceki Kürtler değiller. Kürt halkı ulusal olarak statü sahibi olmak istiyor, kendi ulusal değerleriyle yaşamak istiyor. Gazze için kıyameti koparan Müslümanların Kürtler için gıkları çıkmıyor. Oysaki Kürtlerin sorunu varlık yokluk sorunudur. Arapların ulusal ve kimlik sorunları yok, ulus olarak var olma sorunları yok, ama Kürt halkının ulusal olarak var olma sorunları var. Kendi anayurdunda mültecileşmiş tek toplum Kürtlerdir. Kürt halkının anadillerini konuşmalarını bile hazmedemiyorlar. Bu nasıl bir kardeşlikki, bir halkın dilinin kullanılmasını yasaklıyorlar? Kürtler, kendi dillerini ve ulusal varlıklarını yasaklayan karla kardeş değiller. Bir halkın ulusal varlığını kabul etmek ve saygılı olmak insani bir sorundur. Kürt halkının her yerde, gerektiğinde ulusal varlığını koruma ve kendini savunma ve koruma hakkı vardır ve bu hak ulus olmaktan kaynaklı doğal bir haktır. Görünen o ki, Kürt halkını oyalıyorlar, Kürt sorunu çözülmek istenmiyor. Yüz yıllık önceki Kürt inkârı hala devam ettirilmek isteniyor. Kürt sorununun çözümüne ilişkin hangi adım atıldı şimdiye kadar?

Kürt sorununun daha çok çözümsüz kalması Türkiye'yi daha çok zora sokar. Kürt sorunu çözülmek istenirse çözümü gerçekleştirmek hiçte zor değildir. Ama sorun çözülmek istenmezse her türlü bahane bulunur. Açıkçası, Kürt halkına yüz yıldır bir düşmanlık var. Önce, bu düşmanlığın bitmesi gerekiyor. Hiç kimse, Kürt halkını ortadan kaldırmayı artık düşünmesin, Kürt halkını ortadan kaldırmanın imkânı artık yoktur. Ve bir ulusu ortadan kaldırmaya çalışmak insanlık suçu olup, ilgili kişi ve kurumları uluslararası yargıya bile götürür. Şartlar değişirse herşey olur. Bugün, Kürt halkı yoktur diyenler, yarın öbür gün Kürt halkına muhtaç olabilirler. Kürtler Türkiye'de her hakka sahiptir diyorlar ama Kürt halkı kendi anadilii bile kullanamıyor. Kürtlere, Kürt olma dışında herşey serbest ama Kürt halkının Kürt olması yasak. Kürt halkı Kürt olmak istiyor ve Türkiye'nin artık bunu anlayıp, kabul edip gereklerini yerine getirmesi gerekiyor. Kürt sorunun çözülürse Türkiye'nin bütün sorunları çözülür, yoksulluk biter, zamlar biter, Türkiye demokratik bir ülke olur.