Gazete Emek-Bahçeli, CHP’nin 1920’li yıllardaki CHP ile ilgisinin kalmadığını savunarak, “Kılıçdaroğlu yönetimi altındaki CHP tarif edilemez haldedir” ifadelerini kullandı. “TÜRKİYE’DE DEZAVANTAJLI HİÇBİR KESİM YOKTUR” CHP tarafından yapılan afişlere değinen MHP lideri, sözlerini şöyle sürdürdü: “CHP Genel Başkanı'nın adının olduğu bir afişte yer alan ibareler şu şekildedir: ‘Etnik köken, cinsel yönelim dezavantaj olmaktan çıkarılacaktır.’ Türkiye'de dezavantajlı hiçbir kesim yoktur. Var diyenler, bunu ısrarla iddia ve ifade edenler üç beş kibirli sözde aydın, kuklalaşmış siyaset artıklarıdır. Bunun adı bölücülüktür. İnanç konusunda dezavantajdan bahsetmek tepeden tırnağa iftiradır; izansız ve iffetsiz bir yalandır. Engelliliğin dezavantaj olduğunu ileri sürmek saptırmadır, hiçbir temeli olmayan uydurmadır. Cinsel yönelim hususundaki dezavantajdan dem vurup bunun yasal güvenceye alınacağını vaat etmek ahlak ve maneviyatımıza sürülmüş kara bir lekedir. CHP, Müslüman Türk milletinin irfanı ile hesaplaşmaya nasıl cüret ve cesaret edebilmiştir. Bu nasıl bir küstahlıktır? Milletleri ayakta tutan en önemli unsur ahlaktır. Neticede yıkım kaçınılmaz hale gelecektir. CHP, milli ahlaka el kaldırmıştır. CHP, Türkiye'ye yumruk sallamış, bunun adına demokrasi diyecek kadar zırvalamıştır. MHP ve Cumhur İttifakı geçilmeden başkent Ankara'yı geçmek hayal ürünüdür. CHP'nin maskesini düşüreceğiz, kalelerine teker teker girip bu partiye oy veren kardeşlerimize gerçekleri anlatacağız.” Devlet Bahçeli, konuşmasına şöyle devam etti: CHP’Yİ HEDEF ALDI “Cumhur İttifakı gizli kapaklı işlere heveslenmeyen, tavşan aday çıkarmanın peşinden gitmeyen bir fedakarlık meşalesidir. Çanakkale'yi geçilmez yapanların mirası bizimledir. Zillet İttifakı belirsizliklerle, bilinmezlerle doludur. Cumhurbaşkanı adayları karanlıktadır. Bunların birbirlerine kuşkusuz bu şaibeli tablo bizim sorunumuz dahilinde değildir. Serok Ahmet'in cumhurbaşkanı adayı tarifi Kılıçdaroğlu'nu dışlama üzerine bina edilmiştir. Kılıçdaroğlu , saymak ve anlatmakla bitmeyecek teyakkuz dehlizinde bir o yana bir bu yana sallanmaktadır. İBB Başkanı'nın İngiltere Büyükelçisi yediği karda yediği balıktan haberdar olduğunu açıklamıştır. İmamoğlu'nun açıklaması ise Kılıçdaroğlu'nun açıklamasının tam tersi yöndedir. İstanbul Belediye Başkanı ile CHP Genel Başkanı arasındaki gerilimin ana arteri cumhurbaşkanı adaylığı hususunda temerküz etmektedir. İkisi de birbirinin açığını kollamaktadır. İkisi de sivrilmek için çırpınmaktadır. CHP, kulislerin ve kumpasların partisidir.” “ERKEN SEÇİM TÜRKİYE’NİN GÜNDEMİNDE YER ALMAMAKTADIR” “Güçlendirilmiş parlamenter sistem diyorlar ancak içeriğini kendileri de bilmiyorlar. Zillet İttifakında hayal çoktur, hantallık pek çoktur. Türkiye'nin parlak geleceği cumhurbaşkanlığı hükümet sistemidir. Erken seçim Türkiye'nin gündeminde yer almamaktadır. Cumhurbaşkanı ve Milletvekili Genel Seçimleri 2023 yılının Haziran ayında yapılacaktır. Aziz Türk milleti kararını vermiş, gelecek ümitlerini cumhurbaşkanlığı hükümet sistemine bağlamıştır. MHP, Cumhurbaşkanlığı Hükümet sisteminin bütün kurum ve kurallarıyla işlemesi için insanüstü çaba gösterecektir. Milliyetçi Hareket Partisi, 2023 yılının Haziran ayında TBMM'de milletvekili sayısını azami düzeye çıkarıp Cumhur İttifakı'nın Anayasa'yı değiştirme çoğunluğuna ulaşması, Sayın Recep Tayyip Erdoğan'ın tekrardan ve açık ara farkla Cumhurbaşkanı seçilebilmesi için olağanüstü bir mücadele azmi sergileyecektir.” “YENİ ANAYASA İÇİN ÇALIŞACAĞIZ” MHP, yeni bir anayasanın yapılması konusunda çalışacaktır. Bizi bir hayli düşündüren çarpıklık, zillet ittifakının yabancılardan beklediği ayıplı ilgidir. ABD'nin yeni Ankara Büyükelçisi Flake, 7 Ocak'ta Türkiye'ye gelmiştir. Flake, 26 Ocak'ta sayın Cumhurbaşkanı'na güven mektubunu sunmuştur. 31 Ocak'ta İBB Başkanı'nı ziyaret etmiştir. Bu ziyaret sorgulanmaya açık bir tercihtir. ABD'nin Ankara Büyükelçisi'nin ayağının tozuyla, henüz çiçeği burnundayken koşa koşa İmamoğlu'na gitmesi zarfsız bir mesajdır. ABD ELÇİSİ'NE SESLENDİ “Be hey büyükelçi sen kendini ne sanıyorsun? Sen kim oluyorsun? Kimi kandırıyorsun? Ters diplomasiyle nereye varmayı aklından geçiriyorsun? Askıda ekmek projemizden haberin oldu mu? Diplomatik nezaketi çiğneyerek soluğu İBB'den alması kasti ve programlanmış bir tahriktir. Ankara'da ziyaret edilecek makamlar bitti de geriye İBB mi kaldı? Türkiye'ye bir nevi müstemleke ülke muamelesidir. Kılıçdaroğlu'nu da mı evvelde ziyaret etmeyi aklına getirmedi. Bu ne telaştır, neyin işaret fişeğidir. Türkiye'de iktidarın yolu yabancı başkentlerden geçmez, geçmeyecektir. Herkes haddini, hududunu bilsin.” Uyarıyorum, geçmişte sözde Ermeni soykırımı iddiasını dillendiren bu büyükelçi görevinin sınırlarını aşmamalıdır.” KAVALA KARARINA TEPKİ “Asıl bu sözde karar, Türkiye'nin egemenlik haklarını ihlal etmektedir. Hukuk demek devlet demektir. Avrupa Konseyi Bakanlar Komitesi hukukumuza zehir saçmıştır. Türk yargısı bağımsızdır. Görülen bir dava ile ilgili görüş bildirmek kabul edemeyeceğimiz bir çirkinliktir.” HDP’Yİ DE ES GEÇMEDİ “HDP, PKK'nın gözetleme kulesidir. Terörle mücadelemizi kınayanlar resmen belgeli vatan hainidir. Şehidimiz Tarık Tarcan evladımızın katilleriyle bir ve beraber olanlar zillettedir. Bir CHP'li bu şehidimizin asker üniformalı fotoğrafıyla 'barışamadık 'notunu düşmüştür. Kimlerle barışamadınız? Neyin barışı? CHP'liler ne söylemeye çalışıyorlar. Bu demokratik hesap kesinlikle sorulacaktır: Barış adı altında PKK'ya güzelleme yapanlar, milletin gözünde 3 kuruşluk değere sahip olmadıklarını yakında göreceklerdir.” Kaynak: