Gazete Emek-Berlin Duvarı’nın yıkılışının yıl dönümü ve İstanbul-Berlin kardeş şehir anlaşması nedeniyle Almanya’ya giden İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu, Berlin’de törenlere katıldı. İmamoğlu, Almanya Şansölyesi Angela Merkel ile sohbet etti. Duvarın yıkılışının 30’uncu yıl dönümünde duvar kalıntılarının bulunduğu Bernauer Caddesi’nde anma töreni gerçekleştirildi. Ekrem İmamoğlu ve eşi Dilek İmamoğlu da etkinliklere katıldı. Şansölye Merkel’i İstanbul’a davet ettiğini belirten İmamoğlu resmi Twitter hesabından yaptığı paylaşımda, “Merkel’in tebriğini demokrasi sınavını başarıyla geçen şehrimiz adına aldım. Kendisine 16 milyon İstanbullunun selamını ilettim ve İstanbul’a davet ettim” ifadelerini kullandı. Ülkede çeşitli ziyaretler de gerçekleştiren İmamoğlu, Almanya’dan yayın yapan Deutsche Welle Türkçe bölümünün sorularını da yanıtladı. İmamoğlu duvarların sadece fiziki olmadığını söyleyerek, “Bazen iki insan yan yanadır ama aslında aşılması güç bir duvar oluşmuştur. Fiziken olmasa da yakınlaşamazlar, konuşamazlar ve birbirlerini anlamazlar. Bu bir toplum için çok tehdit edici bir şey. Dolayısıyla daha önce Berlin’de yaşanan süreç, bir duvarın yıkılması ile birbirine çok özlem duyan iki grubu birleştirmişti” dedi. Seçim öncesi atmosferi de buna benzeten İmamoğlu, “İstanbul’da siyaseten kutuplaşmış ve birbiriyle konuşmayan, ayrışan, birbirlerini çok derin cümlelerle sorgulayan ve suçlayan gruplar oluşmuştu. Bizim yaşadığımız seçim süreci aslında gruplar arasındaki duvarları yıktı, empati gücünü kuvvetlendirdi ve aynı zamanda bu derinlemesine bir toplum vicdanı oluşturdu… Fiziken var olmayan duvarlar, ama ne yazık ki toplumun birbiri arasındaki geçişleri engelleyen duvarların varlığına dönüşen sürece 23 Haziran’da demokrasinin gücü son vermiştir” ifadelerini kullandı. KAFTANCIOĞLU’NUN YORUMLAMASINI DOĞRU BULMUYORUM’ İmamoğlu, CHP İstanbul İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu’nun kampanya direktörü Necati Özkan’a yönelik eleştirilerini de, “Canan Hanım’ın kendi fikrini beyan etmesine bir şey demiyorum ancak bulunduğumuz pozisyon itibariyle parti içi yoruma vesile olacak ve partinin bu anlamda etkileneceği bir psikolojik ortamda bunu yorumlamasını doğru bulmuyorum” sözleriyle değerlendirdi. Kaynak: Duvar