Gazete Emek- AKP’ eliyle hazırlanan 2026 yılı bütçe görüşmeleri sürerken Kamu Emekçileri Sendikası Konfederasyonunun (KESK) İzmir’de “Sermayenin bütçesine hayır, halk için bütçe, demokratik Türkiye” şiarıyla düzenlediği mitinde “Geçinemiyoruz” diyen kamu emekçileri ve işçiler taleplerini dile getirdi.
Bir Tüm Bel Sen üyesi, “Bugünkü eylemimizin nedeni daha demokratik bir bütçe istememiz. Cumhuriyetin var olduğu herkesin özgürce yaşadığı kimsenin yatağa aç girmediği bir ülke istiyoruz. Savaşa ayrılan bütçe halka ayrılsın istiyoruz. Evine ekmek götüremeyen herkes için buradayız” dediBES üyesi bir işçi, “Biz alanlardan sesimizi yükseltiyoruz. Beklentilerimizi duymayanlar sağırsa yapacak bir şey yok” derken Emekli Bektaş Doğan, “Halkın daha iyi bir hayat sürmesi için hak, hukuk, adalet istiyoruz. Hak, hukuk, adalet yoksa ekmek de yoktur. Çocuklarımız, torunlarımız ve ülkemiz için buraya geldik. Burada olarak gençlere umut veriyoruz” dedi.
İnsanca bir yaşam için mitinge geldiğini dile getiren KESK’li Kamu Emekçisi Sıdıka Genç, “Bütçeden emekçi sınıfına da pay ayrılmasını istiyoruz. Bütün tasarruflar emekçiden isteniyor. Emekçinin tasarruf yapacak gücü kalmadı. Açlık sınırındayız. Bu durumun çözülmesini istiyoruz. Bütçe hep sermayeden yana. Emekçinin hakkı her geçen gün tırpanlanıyor. Adaletli bir dağılım istiyoruz” dedi.
‘Vergilerimiz bir avuç kapitaliste peşkeş çekiliyor’
BES Denizli Yönetim Kurulu Üyesi Ahmet Sarıarslan, “Tuzun koktuğu noktada sesimizi çıkarmamız lazım. Vergilerimizin eğitime, sağlığa, halktan yana kullanılmasını istiyoruz. Ancak bir avuç kapitaliste, sömürgeciye peşkeş çekiliyor. Bütün sorun bütçenin paylaşımında. Bütçe emeğe dayalı olarak eşit paylaşılsın istiyoruz. 84 milyon aç, yoksul” dedi.Tarım Orkam Sen İzmir Şube Başkanı Ali Rıza Boz, “KESK olarak kamuoyunda farkındalık yaratmak, kamu emekçilerinin zor durumda olduğunu, bütçeye karar veren mekanizmaya aktarmak için bir miting organize ettik” dedi.
‘Çocuklarımız için sokaklardayız’
Emekliler Meclisi Sendikasından Abdülcelil Baysal, “Bugün insanca yaşayabilmek için hem emekçilerin hem emeklilere dayatılan sefil ve onursuz yaşama dur demek için buradayız. Emeklilere dayatılan ölüm. Biz milli gelirden payımızı istiyoruz. Bizim payımız 16 bin 800 lira. Paramızın kalanı nerede demek için buradayız. En büyük sorunumuz örgütsüzlük. Emekliler birleşmeli, örgütlenmeli” dedi.
Geçinemeyen emeklilerden olduğunu dile getiren Gürcan Ertürk, “Yaşam kalitemizin yükselmesi için, hak, hukuk, adalet için, sonraki nesillere güzel bir doğa ve hayat bırakabilmek için, torunlarımızın, çocuklarımızın daha güzel şartlarda yaşamaları için bugün sokaklardayız. Halkın iktidarı için mücadelemize devam ediyoruz. Üzerimizdeki yılgınlığı atmamız ve hakkımızı aramamız lazım” dedi.
Yerel Yönetim Emekçileri İZBB İzsu Genel Müdürlüğü İş Yeri Temsilcisi Barış Sözen, “Halka bütçe, demokratik Türkiye şiarı ile buradayız. Bizden alınan vergilerin savaşa, sermayeye ayrılmasına karşı çıkmak için buradayız” dedi.
İzmir Yapı Yol Sen Şube Başkanı Ergün Küçükkaya, “Verilen sözler tutulmadığı için bütçe görüşmelerini protesto etmek için alanlardayız. Tüm kamu emekçileri için 3600 ek gösterge sözünün tutulmasını istiyoruz. Kamu emekçilerinin en düşük maaşının yoksulluk sınırında olmasını istiyoruz. Sağır, kör, dilsiz hükümetten beklentilerimiz bunlar. Birleşe birleşe kazanacağız” dedi
‘Nöbet tutarak ücretlerimizi artırabiliyoruz’
Sağlık ve Sosyal Hizmetler Emekçileri Sendikası üyesi bir emekçi, emekliliği gelen arkadaşlarının emekli maaşlarının düşüklüğü nedeni ile emekli olamadıklarını kaydetti: “Arkadaşlarımız geçinemediği için nöbet tutarak ücretlerini arttırabiliyorlar. Bu da sosyal hayatın bitmesi anlamına geliyor. Eksik istihdamla çalışıyoruz. Bütçe emekçiden yana değil. Sermaye söz konusu olunca onların vergileri affediliyor. Bu bütçe görüşmelerine daha duyarlı olmamız gerek. Savaşa, sermayeye kaynak aktarılıyor ancak sağlığa, eğitime ayrılmıyor. Bizden alınan vergilerin nasıl kullanılacağı konusunda bir söz söylemeliyiz.”
Eğitim Sen 2 No’lu Şube Sekreteri Filiz Erarslan ise, “Maaşlarımız eriyor. Tarikatlara ayrılan bütçe çok yüksek. Eğitim emekçileri için iyi bir yaşam standardı ve güvenceli çalışmak istiyoruz. Öğretmen maaşları yoksulluk sınırı altında. Yoksuluz. Bütçenin halka verilmesini istiyoruz” ifadelerini kullandı.
TÜMTİS Üyesi Salih Akyol geçinemediklerini kaydederken örgütlendiği için işten atılan işçiler de meydandaydı. TEKSİF’te sendikalaşmalarının ardından işten atılan DIGEL İşçisi Nurdan Kılıç, “Sınıf dayanışması için buradayız. Mücadelemize her yerde sonuna kadar devam edeceğiz. Bütçe patrondan yana. Asgari ücret ev kirasına bile yetmiyor. Vergide büyük bir haksızlık var. Bize bu reva görülemez” ifadelerini kullandı.
Kaynak: Evrensel