Gazete Emek- Kuzey ve Doğu Suriye Özerk Yönetimi Dış İlişkiler Dairesi, Türkiye'nin 9 Ekim’de başlattığı harekat sırasında yasaklı silah kullandığı iddialarına ilişkin bir basın toplantısı düzenledi. Dış İlişkiler Dairesi Eşbaşkanı Abdulkerîm Omer ve Özerk Yönetim Sağlık Komitesi Eşbaşkanı Ciwan Mustafa tarafından gerçekleştirildi. '30 SİVİL YASAKLI SİLAHLARIN HEDEFİ OLDU' İDDİASI "Uluslararası anlaşmaların sözleşmelerin ve hukukun açık bir şekilde çiğnendiği" iddia edilen açıklamada, 30 sivilin bu silahların hedefi olduğu öne sürüldü. Açıklamada, "Başta Kimyasal Silahların Yasaklanması Örgütü olmak üzere tüm kurumlar ve uzman kuruluşlar, Türkiye’nin yasaklı silahlar kullandığına dair belgeleri ortaya koymalıdır, açıklamalıdır" ifadelerine yer verildi. Kuzey ve Doğu Suriye Özerk Yönetimi, “Bununla birlikte Türkiye’nin, kimyasal silah kullanımını araştırmamak için Kimyasal Silahları Yasaklama Örgütü’ne (OPCW) 30 bin Euro vermesi ve aynı tarihte Türkiye'nin beyaz fosfor kullanmasının bir tesadüf olmadığını belirtiyoruz” iddiasında bulundu. Türkiye'nin kınanmasına yol açacak belgelerin ellerinde bulunduğunu iddia eden Özerk Yönetim, "Bu belgeleri uzman mercilere iletmeye, Türkiye'nin saldırı gerçekleştirdiği alanlarda çalışma yürütmeye hazırız" dedi. Ciwan Mustafa, daha sonra Türkiye'nin kullandığı iddia edilen beyaz fosfordan dolayı yaralandığı belirtilen kişilerin fotoğraflarını basın mensuplarıyla paylaştı. 'BEYAZ FOSFOR KİMYASAL SİLAH DEĞİL' Öte yandan, Kimyasal Silahların Yasaklanması Örgütü Başkanı Fernando Arias, Suriye'nin kuzeydoğusunda beyaz fosfor bombası kullanıldığı yönündeki iddialara ilişkin, beyaz fosforun kimyasal silah olmadığını ve ''Suriye'de kimyasal silah olarak kullanılmadığını'' söyledi. Beyaz fosforun ''duman kamuflajı yaratma ya da aydınlatma'' için kullanıldığını ve kimyasal silahlar konvansiyonuna dahil olmadığını belirten Arias, ''Beyaz fosfor Suriye'de kimyasal silah olarak kullanılmadı'' diye konuştu. TSK 'KİMYASAL SİLAH YOK' DEMİŞTİ Milli Savunma Bakanlığı'ndan iddialara ilişkin daha önce yapılan açıklamada, "Türk Silahlı Kuvvetleri tarafından uluslararası hukuk ve anlaşmalarla yasaklanan hiçbir mühimmat veya kimyasal silah kullanılmamaktadır" bilgisi paylaşılmıştı. Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar Suriye Demokratik Güçleri'nin (QSD) kimyasal silah kullanarak bunun suçunu Türkiye ordusuna atmaya hazırlandığına ilişkin bilgiler geldiği iddiasını paylaşarak, "TSK'nin envanterinde kimyasal silah olmadığını" söylemişti. TÜRKİYE BAĞIŞ YAPMIŞTI Suriye'nin kuzeydoğusunda kimyasal silah kullanıldığı iddialarını araştıracağını açıklayan OPCW'ye Lahey Büyükelçisi Şaban Dişli tarafından 17 Ekim'de 30 bin Euro bağış yapıldığı ortaya çıkmıştı. Dişli burada yaptığı açıklamada, "OPCW, silahsızlanma ve uluslararası güvenlik alanında önemli bir rol oynamaktadır ve kimyasal yayılmaya karşı önemli bir aktördür. Bizim burada yaptığımız katkı, ülkemizin Kimyasal Silahlar Sözleşmesi'ne olan güçlü bağlılığının göstergesidir" ifadelerini kullanmıştı. Kaynak: Artı Gerçek