Gazete Emek- Günay, başlatılan yürüyüşe yönelik engellemeler üzerinde durup, bu durumu eleştirdi. Günay, “Yürüyüş ve toplantı yapmak tüm yurttaşların anayasal hakkıdır. HDP’nin Edirne ve Hakkari’den Ankara’ya doğru yola çıktığı yürüyüş, bu anayasal hakkın kullanılmasıdır” dedi. ‘HDP TOPLUMA SESLENMEKTE HAK VE İHTİYAÇ SAHİBİ’ HDP’ye yönelik baskılara dikkat çeken Günay, “Kaldı ki HDP, milletvekilleri ve belediye başkanlarının maruz kaldığı haksız işlemler karşısında böyle bir demokrasi yürüyüşü ile topluma seslenmekte gerçekten hak ve ihtiyaç sahibidir” ifadelerini kullandı. Yurttaşlar anayasal bir hak olarak gösteri haklarını kullanırken devlete düşen görevin bu gösterinin özgürlük ve güvenlik içinde tamamlanmasını sağlamak olduğunun altını çizen Günay, onun dışındaki bütün engellemelerin haksız ve yersiz olduğunu söyledi. ‘DİYALOG VE EMPATİYE İHTİYAÇ VAR’ Günay, HDP’ye yönelik ana akım medyadaki söylemleri de değerlendirdi. Ana akım medyanın “partizan ölçülerde iktidar yanlısı” olduğunu dile getiren Günay, şöyle devam etti: “O nedenle ırkçı, milliyetçi söylemin ve bakışın etkisinde. Oysa Türkiye’nin fanatizme ve şövenizme değil, diyalog ve empatiye ihtiyacı var.” ‘YÜRÜYÜŞ UMUT OLABİLİR’ Günay, “Darbeye karşı demokrasi yürüyüşü”nün yurdun iki köşesinden yola çıkıp, esenlik içinde Ankara’da sona ermesinin çok önemli olduğunu da ifade etti. Günay, “Böyle bir sona erişmek, halkın devletten ve siyasetten daha önde ve daha sağduyulu olduğunun işareti olacak. O nedenle her yerleşim bölgesinde yurttaşlar, HDP’ye siyasi olarak karşı bile olsalar, yürüyüşün huzur ve güven içinde devamına katkı yapmalılar. O zaman HDP’nin bu yürüyüşü barış ve demokrasi yolunda önemli bir adım ve umut olabilir” dedi. ‘KATILMAYI İSTERDİM’ Günay, “Yürüyüşün en azından bir bölümüne katılmayı, demokrasi, eşit yurttaşlık ve toplumsal dayanışma konusunda düşüncelerimi söylemeyi isterdim” diyen Günay, sözlerini “Bu olanağı bulamayacağım için üzgünüm. Yürüyüşün barış ve esenlik içinde Ankara’ya varmasını dilerim” diyerek noktaladı. Kaynak: M.A