GÜNDEM

Muğla'da kitlesel miting: 'Toprağımızı vermiyoruz'

Muğla'nın Menteşe ilçesinde gerçekleştirilen 'Toprağımızı vermiyoruz' mitingine kitlesel katılım sağlandı. Mitinge katılanlar, 7554 sayılı Torba Yasa'ya tepki gösteriyor.

Abone Ol

Gazete Emek- Muğla’da 48 köyün yaşam alanlarını tehdit eden ve zeytinlikleri madencilik faaliyetlerine açan yasaya karşı köylüler ve yaşam savunucuları bir araya geldi.
Muğla'nın Menteşe ilçesinde, Muğla Çevre Platformu ve Toprağımızı Vermiyoruz Platformu’nun çağrısıyla yapılan miting, bugün saat 16.00'da başlaadı.
Kitlesel katılımın sağlandığı mitinge, CHP Genel Başkanı Özgür Özel, Muğla Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Aras, DEM Parti, SOL Parti, EMEP gibi siyasi partiler, demokratik kitle örgütleri, çevre örgütleri destek verdi.
İMAMOĞLU'NDAN MESAJ
Silivri Cezaevi'nde tutuklu bulunan CHP'nin tutuklu Cumhurbaşkanı Adayı ve İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu, mitinge mektup gönderdi.
İmamoğlu, mektubunda şunları kaydetti:
"Sevgili Akbelenliler; yurdunu, ülkesini canı gibi seven, vatan toprağına canı gibi sahip çıkan, benim temiz kalpli, cesur vatandaşlarım… Sizleri Silivri’deki hücremden sevgiyle, saygıyla selamlıyorum. Verdiğiniz onurlu mücadele için, her birinize yürekten teşekkür ediyorum. Sağ olun, var olun. Ülkemiz maalesef, adalet ve merhamet duygusunu yitirmiş, haksız kazanç ve çıkar şebekeleri tarafından yağmalanıyor. 86 milyonun haklarını, bu ülkenin menfaatlerini korumakla yükümlü iktidar, bu kirli sürecin tam merkezindedir. Vatan toprağının kıymetini bilmeyen, ülkeyi bir ganimet gibi gören bu anlayış, millete sırtını dönmüştür. Milletin ihtiyaçlarına sırtını dönmüştür, milletin iradesine sırtını dönmüştür.
Milletin haklarını hiçe sayan bu iktidar, Akbelen’de de anayasayı ve hukuku çiğneyerek, baskıyla, zulümle sonuç almaya çalışıyor. Hiçbir vatansever, içinde insan ve doğa sevgisi olan, Allah korkusu taşıyan hiç kimse ormanların talan edilmesine, zeytinliklerin yok edilmesine seyirci kalamaz. Maden yatırımları, ülkemiz için elbette çok önemlidir. Ancak riskleri doğru hesaplanmamış, geri dönüşü olmayan tahribatlar yaratan, vatandaşlarımızı ağır bir biçimde mağdur eden yatırımlar, yanlış ve tehlikeli yatırımlardır. Madencilik alanındaki yanlış yatırımların maliyetini, milletçe, kuşaklar boyu öderiz. Onun için, maden yatırımlarının uzun vadeli bir bakış açısıyla, yerel irade ve hassasiyetleri gözeterek, merkezi bir ekonomik ve sosyal plan çerçevesinde ele alınması şarttır.
Kısa vadeli siyasi hesaplarını, birtakım küçük grupların çıkarlarını kamu yararının ve memleketin geleceğinin önüne koyanlar şunu çok iyi bilsinler ki; kimsenin yaptığının yanına kâr kalmayacağı günler yakındır. 2018’den bu yana, 26 milyon metrekare vatan toprağının orman vasfını yitirmesine sebep olanlar, bunun bedelini sandıkta ve yargı önünde ödeyecekler. Zeytinliklerimizin, derelerimizin, yaylalarımızın yok olmasına sebep olanlar, bunun bedelini sandıkta ve yargı önünde ödeyecekler. Akbelen’de ve ülkenin dört bir yanında ormanlarımıza, zeytinliklerimize, derelerimize, yaylalarımıza, verimli ovalarımıza, su kaynaklarımıza sahip çıkanlar, vatan müdafaasındadırlar. Onlarla birlikte mücadele etmeye devam edeceğiz. Çünkü başka vatanımız yok ve biz, bu vatanı canımızdan aziz biliyoruz. Sizlere, yürekli mücadeleniz için, bir kez daha ülkem adına teşekkür ediyorum. Hepinizi çok seviyorum. Kalın sağlıcakla."

Kaynak: Birgün