Gazete Emek- HDP Eş Genel Başkanı Pervin Buldan, partisinin Kadın Meclisi toplantısının açılış konuşmasını gerçekleştirdi. Buldan'ın konuşması şöyle: “Yeni dönemde de hem parlamentoda hem de sokaklarda kadının sesi olacağız!” Çok coşkuluyuz, moralliyiz, yeni bir döneme başlıyoruz. Kadın Meclisi toplantımızda bugün gün boyunca yeni döneme ilişkin yeni planlamalar, yeni kararlar alırken yeni sistemde kadınların yaşadığı sorunlarla birlikte kadınlara yaklaşımın, kadınlara yönelik baskının ve şiddetin büyüyeceğinin de bilincindeyiz. AKP hükümetinin kadınlara uyguladığı baskı ve şiddet politikalarının devam edeceğini biliyoruz. Erkek egemen zihniyet bu anlayıştan vazgeçmeyecek. Parlamentonun yeni yasama yılına başlaması ile birlikte başta kadın milletvekili arkadaşlarımız olmak üzere hem parlamentoda hem de sokaklarda kadının sesi olacağız. Ancak bu parlamento eksik bir parlamento olacak. Leyla Güven arkadaşımız hala cezaevinde rehin tutuluyor. Enis Berberoğlu kararını elbette olumlu karşıladık ama bu çifte standardı kabul etmiyoruz. Berberoğlu’na uygulanan karar emsal teşkil etmeli ve Leyla Güven için de uygulanmalıdır. “Çetelerin, katillerin affedileceği bir teklif, toplumsal barışa hizmet etmez” Parlamento af teklifini gündemine alacak. Af tartışması elbette ki hem HDP olarak hem kadınlar olarak bizlerin gündeminde. Kimlerin aftan yararlanacağı konusu tartışmalı. Çetelerin, katillerin affedileceği bir teklif, Türkiye’deki toplumsal barışa hizmet etmez. Siyasi tutsaklar, düşünce suçluları, cezaevlerindeki kadın arkadaşlarımız, Leyla Güven, Aysel Tuğluk, Figen Yüksekdağ, Sebahat Tuncel ne olacak? Bu af teklifinin Türkiye’de barışa vesile olacak bir teklif haline getirilmesi gerekmektedir. Bugün cezaevlerinde anneler var, seçilmiş vekiller, belediye eşbaşkanları var, kadın yoldaşlarımız var. Rehin olarak tutulan Selahattin Demirtaş, İdris Baluken, Ferhat Encü var. Tuncer Bakırhan, Bekir Kaya var. Bu arkadaşlarımızın düşüncelerinden dolayı rehin tutulmasını kabul etmiyoruz. Bu af meselesi ile birlikte belki de yeniden, yeni bir yol açmanın imkanlarını yaratabiliriz. Türkiye’nin geleceği açısından toplumsal barışa olan ihtiyacı hep birlikte tartışabiliriz. Tüm siyasetçiler bu anlamda duyarlı olmalıdır. “Biz kadınlar, kayyumları Tayyip Erdoğan’ın kıraathanelerine göndereceğiz” Kadın Meclisi toplantımızda birçok konuyu tartışacak, yapmamız gerekenleri masaya yatıracağız. Yerel seçimler konusu kadınların yakından ilgilendiği bir konu. Güçlü bir şekilde hazırlanmamız gereken bir döneme giriyoruz. Yerel seçime bir kez daha biz kadınlar damga vuracağız. Çok güçlü bir şekilde alanlarda olacağız. Belediyeleri geri alacağız. Kayyumlar gidecek HDP gelecek. Kadınların bu mücadelede güçlü bir şekilde yer almasına büyük bir ihtiyaç var. Kayyumların ilk icraatları kadın kurumlarını kapatmak, Kürt halkının dilini yasaklamak oldu. Biz bu kayyumları Tayyip Erdoğan’ın kıraathanelerine göndereceğiz. Sadece kayyum belediyelerinde değil batıda da yapacağımız görüşmelerle, ittifaklarla AKP-MHP koalisyonunu geriletmek için sorumluluk alacağız. Bizler faşizmi yenecek kadar dirençliyiz, dayanışma içindeyiz. Yerel seçim öncesi bir kez daha kadın ittifakına ihtiyacımız var. Seçimlere kadın ittifaklarını güçlendirerek hazırlanacağız. “Gültan Kışanak ile dayanışma içinde olmaya devam edeceğiz” Gültan Kışanak’ın “Kürt Siyasetinin Mor Rengi” adlı bir kitabı çıktı. Bu kitap kadın yoldaşlarımıza yol gösterecek bir kitap. Bu kitabın biz kadınlar tarafından sahiplenilmesi çok önemli. Her yerde Gültan Kışanak ile dayanışma içinde olmaya devam edeceğiz. Cezaevlerindeki kadın yoldaşlarımızla birlikte mücadele eden anlayışı sürdüreceğiz. Ta ki arkadaşlarımız özgürlüklerine kavuşana kadar. Kaynak: Özgürüz