Gazete Emek-Diyarbakır'daki sivil toplum örgütleri Kırklar Dağı'na yapılacak "Devlet Bahçeli Hatıra Ormanı"na ilişkin basın açıklaması düzenledi. Açıklamada, Devlet Bahçeli'nin isminin Diyarbakır’da bir yere verilmesinin Kürt halkına yönelik saygısızlık ve hakaret olduğu belirtilerek, "Karardan vazgeçin" denildi.

Kentte bulunan kültür ve sanat kurumları başta olmak üzere Sivil Toplum Kuruluşları (STK) ve demokratik kitle örgütleri Kırklar Dağı’na Devlet Bahçeli’nin isminin verilmesini ilişkin tarihi Ongözlü Köprü'de basın açıklaması gerçekleştirdi. Açıklamaya Demokratik Bölgeler Partisi (DBP), Halkların Demokratik Partisi (HDP), Dicle Sanat ve Kültür Derneği'nin yanı sıra birçok kürüm ve kuruluş katıldı. Açıklamadan önce kitle Kürtçe şarkılar eşliğinde halay çekti. Sık sık "Amed faşizme mezar olacak" sloganları atıldı.

“KÜRTLERE YÖNELİK KIRIM POLİTİKALARI ARALIKSIZ SÜRÜYOR"

Kitle adına basın açıklamasını Kürtçe okuyan Dicle Kültür Sanat Derneği üyesi Suphi Orhan, “Diyarbakır’da bulunan başta kültür ve sanat kurumları olmak üzere tüm sivil toplum kurum ve kuruluşları olarak bu açıklamayı yapmayı gerekli görerek halkımıza çağrımızdır. Bu son günlerde MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli adına Diyarbakır Kırklar Dağı alanında bir hatıra ormanı oluşturulacağı haberi yayıldı. Bu haber şok edici bir tarzda halkımızın ve kamuoyunun gündemine düştü. Kayyum ve Orman Müdürlüğü tarafından Kırklar Dağında 210 dönüm arazi sözü edilen hatıra ormanı için tahsis edilmiştir. Kürt halkına yönelik Cumhuriyetin kuruluşundan bu yana kültür kırım politikaları aralıksız sürdürülmüş, bu durum bugün de böylesi bir örnekle somut olarak kamuoyunun gözü önündedir” dedi.

"KÜRT HALKI BU FAŞİST KARARI TANIMAYACAKTIR"

"Kürt halkına düşmanlık yapan Devlet Bahçeli gibi kir kişinin ismini Diyarbakır’da bir yere verilmesinin Kürt halkı için saygısızlıktır ve büyük bir hakarettir” diyen Orhan, şunları dile getirdi: "Bu tarihin kendisine de bir saygısızlıktır. İktidar ve devlet kurumlarının Kürt halkının bilinci ve hafızasıyla bu kadar oynamalarının sebebi de bu halkın direniş gerçekliğini bilmemeleridir. Dolayısıyla faşizmin geldiği düzey artık tarihi yerlerin ismine bile tahammüllerinin kalmadığını göstermektedir. Kürt halkını kültürel bilinçlerinden koparmak için birey isimlerinden tutun köy ve kentlerin, sokak ve caddelerin, vadi ve ırmakların, dağ isimlerine kadar; hatta iş yeri isimlerini değiştirmeye kadar götürmüştür. Bugün de bu topluma karşı yapılan en büyük saygısızlık, bu toplumun yeminli düşmanı olan birisinin adına bir ormanlık alan oluşturmaktır. Bununla açıkça söyledikleri; ‘önce sizi kültürel ve tarihi açıdan, sonra da her açıdan yok edeceğiz, size ait hiçbir şeyi bırakmayacağız’ Kürt halkı hiçbir şekilde bu faşist kararları tanımayacak ve boyun eğmeyecektir. Nasıl ki tarihinde soykırım politikalarına karşı direnmiş bugün de direnerek boyun eğmeyecektir”

"ACİLEN KARARDAN VAZGEÇİLMELİDİR"

Karardan acilen vazgeçilmesi çağrısı yapan Orhan, "Diyarbakır’da bulunan başta kültür ve sanat kurumları olmak üzere tüm sivil toplum kurum ve kuruluşları olarak hiçbir şekilde ve koşulda bu kararı tanımıyoruz. Bu halkın kültür ve tarihine sahip çıkmak hepimizin, herkesin görevidir. Bizler her türlü soykırım ve asimilasyon politikasına karşı halkımızla birlikte mücadele edeceğiz. Tüm halkımıza çağrımız bu tür kararların uygulamasına karşı seslerini yükseltmeleridir ve yol vermemeleridir” dedi.

Kaynak: Evrensel

Editör: TE Bilişim