Gazete Emek- Gazeteci Sevilay Yılman, organize suç örgütü lideri Sedat Peker'in, son videosunda bahsettiği SBK Holding’in sahibi Sezgin Baran Korkmaz ile maddi ilişkiye giren gazeteciler hakkında "Otelinde kalan, yalısına gidip zarf içinde aylık maaşını alan, '10 milyon Euro ver senin filanca bakanla aranı düzelteyim' diyen gazeteciler, haramzadeler değil ben konuşuluyorum" ifadelerini kullandı.

Sedat Peker’den Erdoğan ve Biden görüşmeleri sırasında dikkat çeken paylaşımlar

'NE GARİP DEĞİL Mİ?'

Sevilay Yılman, sosyal medyada kendisine gelen "Niye otellerde kalanların, çantayla para taşıyanların mal varlığı gündemde değilken Sevilay Hanım gündemde anlamadım" tweetini alıntılayarak "Ne güzel bir tespit! Sezgin Baran Korkmaz’ın otelinde kalan, yalısına gidip zarf içinde aylık maaşını alan, “10 milyon Euro ver senin filanca bakanla aranı düzelteyim” diyen gazeteciler, haramzadeler değil ben konuşuluyorum. Ne garip değil mi?" paylaşımı yaptı.

Sedat Peker'den yeni iddialar: Milangaz dosyası bende


 

YILMAN, KORKMAZ İLE OLAN KONUŞMASINI PAYLAŞTI

Habertürk yazarı Sevilay Yılman, firari Sezgin Baran Korkmaz ile olan görüşmesini bugünkü yazısında paylaştı.

Yılman ile konuşan Korkmaz, Veyis Ateş'in kendisini alenen tehdit edildiğini öne sürdü. Tehdit edildiğine yönelik kaydın elinde bulunduğunu söyleyen Korkmaz, Sevilay Yılman'a o kaydı da yayınlayacağını aktardı.

Sevilay Yılman, Sezgin Baran Korkmaz ile olan görüşmesini şöyle aktardı:

"Cumartesi öğleden sonraydı.

Akşam saatleri…

Facetime’dan, 41 kodu ile başlayan bilmediğim bir numara.

Açtım…

“Ablacığım selamlar. Ben Sezgin Baran Korkmaz… O kadar yakın olduğum gazeteci arkadaşıma rağmen onların bana vebalı gibi muamele göstermesine rağmen senin çıkıp; ’Evet tanıyorum kardeşim! Çok da severdim! ’ demen büyük yürek! Sağ olasın” diye başladı söze…

Yurt dışına çıktıktan sonra hiç görüşmemiştik.

Doğruya doğru ben birkaç kez; “Neler oluyor?” demek için aramıştım ama o cevap vermemişti.

Neyse…

Önce nerede olduğunu filan söyledi ve sonra da benim sorularım üzerine yaşadıklarını tek tek anlattı.

Tabii ki Sedat Peker’in bir videosunda gündeme getirdiği otelinde beleş kalan, aylık paraya boğduğu gazeteciler ve Habertürk Grubu bünyesinde çalışan Veyis Ateş ile ilgili iddiaları da tek tek sordum.

Bir sürü gazeteci ile ilgili bir sürü şey anlattı ve sonunda da; “Veyis Ateş beni alenen tehdit etti ablacığım ve bunun da kaydı var” dedi.

Korkunçtu anlattıkları ve duymuştum da zaten ama sonuçta bunlar bir söylentiydi…

İnanmam için bizzat duymam ya da şahit olmam gerekiyordu.

”Dinlemek istiyorum o kaydı. Yollar mısın bana” dedim.

“Yollayamam ama yakında yayınlayacağım zaten. Yazmayacağına söz verirsen sadece o kısmını sana dinletirim” dedi.

“Off the record” kaydıyla bir başka telefondan dinletti.

Şoka girdim.

İnanamadım.

Söylediğine göre de kayıt 12 dakikalıkmış ama benim dinlediğim kısmı 3 dakikalık filandı.

Kaydı dinledikten sonra tekrar sordum…

“Bu rezalet, skandal bir olay. İzin ver yazayım” dedim…

“Hayır ben yayınlayacağım. Ondan evvel böyle bir şey yapmamanı rica ediyorum” dedi.

Telefonu kapatır kapatmaz derhal Habertürk yönetimini aradım.

Duyduklarımı bire bir paylaştım kendileri ile.

Ama yine de dayanamayıp üstü örtülü olsa da 10 milyon Euro şantajı ima eden bir tweet attım.

Ki o tweet'im de çok yerde haberleştirildi!

Bu arada Sezgin Baran Korkmaz, Altaylı’ya bu kaydı bana dinlettiğini söylemiş ama herkes bilmeli ki dinleyen sadece ben değilim.

Ben de benden önce dinleyen iki kişiden duymuştum zaten bu rezaleti ve hatta o yüzden de bir önceki yazımda da çok net biçimde şu ifadeleri kullanmıştım:

“Eğer bir gazeteci kimliğini, nüfuzunu kullanarak devletle bağlantılı kurum, kuruluş ya da bakanlıklarda bir işadamı hakkında lobi yapıp ve bu yaptığı lobiden ceplerini dolduruyor ya da doldurmaya çalışıyorsa…

Ya da bir işadamının gayri meşru işleri için kalemini, gazeteciliğini tetikçilik ya da şantaj amacıyla kullanıyorsa bu düpedüz namussuzluktur, ahlaksızlıktır!

Umarım doğru değildir ama doğruysa eğer maalesef iddialara göre bazı arkadaşlarımız bu işlere tevessül etmiş gibi görünüyor.

Meslek adına çok üzücü bir durum bu! ”

Gelelim şimdi dinlediğim kayıtta Veyis Ateş ve Sezgin Baran Korkmaz arasında geçen diyaloğa…

Kim kimi aramış anlamadım çünkü dinlediğim kısım başı değildi.

Ancak şunu duydum…

Veyis Ateş diyor ki özetle; “Biliyorum canın çok acıyor. Her tarafı yakıp yıkmak istiyorsun. Çıkıp her yere konuşmak istiyorsun. Yaşadıklarını anlıyorum. Hak da veriyorum sana. Sen de eşine, ailene çoluğuna, çocuğuna kavuşmak istiyorsun… Hiçbir şey olmamış gibi ülkene dönmek istiyorsun… Ankara’dayım… Az önce senin görüşmeni yaptım. Şunu anladım ki seninle uğraşan bir klik ve lobi var ama bu arkadaşlarla işi tersine çevirmek mümkün… ”

Bunun üzerine SBK diyor ki; ”Abi ben hukuken zaten haklıyım ama yine de sen söyle nasıl olacak?”

Veyis Ateş şöyle cevap veriyor; “Önce senin samimiyetini göstermeni bekliyorlar…”

SBK ise; “Nasıl göstereceğim abi?”

Veyis; “Talep ettikleri meblağı yollayacaksın“ diyor.

SBK da; “Abi diyelim yolladım 10 milyon Euro… Peki ya sonra bu insanlara ulaşamazsak… Ne olacak o zaman?” diye soruyor…

Veyis de diyor ki o zaman:

“Hiç merak etme… Ben her iki tarafın da hakemi ve kefiliyim. Para, iş bitene kadar bende duracak!”

Hülasa…

Benim dinlediğim kısım kelimesi kelimesine olmasa da bu kadar…"

VEYİS ATEŞ'E ÇAĞRI

Sevilay Yılman, Veyis Ateş ve SBK'ye bir çağrıda bulunarak yargı önünde açıklama yapmalarını istedi. Veyis Ateş'e de çağrıda bulunan Yılman, sessizliğini bozmasını istedi.

Yılman'ın ifadeleri şöyle:

"Şimdi iki çağrım var:

Birincisi Sezgin Baran Korkmaz'a; “Suçsuzsan ve dürüstsen… Cesur davran ve bana dinlettiğin kaydı ya kamuoyuyla paylaş ya da Cumhuriyet Başsavcılığı’na avukatın vasıtasıyla ilet…

Sonra da memlekete gelip, yargı önünde kendi açıklamalarını, savunmalarını yap ve aklan!

Ki bence sana bu yakışır…

İkinci çağrım ise Veyis Ateş'e:

Veyis…

Kamuoyu önüne çıkan bir televizyoncu olarak bu vahim iddiaları suskunlukla geçiştiremezsin ve zamana bırakıp unutturamazsın!

Bu kayıtta geçen konuşmalar hakkında açıklaman nedir?

Ya çık açıklamanı yap, yapamıyorsan da o halde bu mesleği ona değer veren insanlardan özür dileyerek hemen bırak!"

“VEYİS ATEŞ KİMLER ARASINDA ARACILIK YAPIYORDU”

Gazeteci Metin Cihan, Yılman'ın Veyis Ateş'in kim için rüşvet istediğini yazmaması üzerine sosyal medya hesabından paylaşım yaptı. Cihan, "Sevilay hanım, bir şey sormak istiyorum. Veyis ateş kimler arasında aracılık yapıyordu? Bir tarafın Sezgin Baran Korkmaz olduğunu yazmışsınız ama diğer tarafı yazmamışsınız. bilmiyor, sormamış ya da öğrenmemiş olmanıza pek ihtimal vermiyorum. Yazamıyor musunuz?" ifadelerini kullandı.

“VEYİS ATEŞ’İN PARA YÜZÜNDEN TERS DÜŞTÜĞÜ İKİ KİŞİ”

Cumhuriyet gazetesi yazarı Barış Pehlivan, son günlerde tüm okların çevrildiği Veyis Ateş ile ilgili kaleme aldığı yazısında çarpıcı ifadeler kullandı.

Cumhuriyet gazetesi yazarı Barış Pehlivan, son günlerde tüm okların çevrildiği Veyis Ateş ile ilgili kaleme aldığı yazısında çarpıcı ifadeler kullandı.

Pehlivan'ın yazısından ilgili bölüm şöyle:

Aradım, açmadı. Mesaj attım, dönmedi. Konuşabilseydim soracaktım: Sağlık Bakanlığı’na neyin karşılığında, ne sattınız?

Habertürk spikeri Veyis Ateş’ti yanıt vermeyen.

Halimi gören bir kaynağım “Rizelileri ara bence” dedi. Şifreli konuşmayı seviyordu. Sedat Peker’in Veyis Ateş’e seslendiği şu sözlerini dinletti sonra:

“Sağlık Bakanlığı’ndaki hikâyeni anlatmayacağım. Para konusunda biriyle ters düştün ya onun ailesi, benim sevdiğim bir aile. Şimdi seni patlatınca, onu da patlatacağım. Sağlık Bakanlığı’nda sorun yaşadınız ya onunla, parayı sen aldın...”

Kaynağım iki isme işaret ediyordu. Acaba, Veyis Ateş’in bu para işini Kemal Memişoğlu ve Şuayip Birinci bilir miydi? Biri İstanbul İl Sağlık Müdürü, diğeri ise Sağlık Bakanı Yardımcısı’ydı. İkisi de Rizeli bir ailedendi. Veyis Ateş’le yakınlıkları kulaklara çalınıyordu.

Önce İstanbul İl Sağlık Müdürü Memişoğlu’nu aradım. Tanışıklığını sorduğumda, Veyis Ateş’in programına bir kez katıldığını, söyledi. İddiaları sıraladığımda ise “Bakanlığa sormanızda fayda var” yanıtını verdi.

Ben de öyle yaptım. Sağlık Bakanı Yardımcısı Şuayip Birinci’ye ulaştım. Kendisine Veyis Ateş’le ilgili aradığımı söylediğimde “Benim haberim yok” dedi. “Ateş’le tanışıyor musunuz” diye sorduğumda önce “Televizyondan tanıyorum” yanıtını verdi. “Başka şekilde hiç tanışıklığınız olmadı mı” diye ısrar edince, “Bir kez yan yana geldik” iddiasını paylaştı. O buluşmayı da “yılların bürokratı” olmasına bağladı. Sonraki sorum şuydu: Siz hiç Veyis Ateş ile bir para ilişkisi içinde oldunuz mu?

“Mümkün değil, komik geliyor bu sorular” cevabını aldım.

Bakan Yardımcısı Birinci panik halinde yüzüme telefonu kapamasaydı, daha çok sorum vardı. O da belli ki anlamıştı.

Kuşkusuz koca bakanlık bir bakan yardımcısı değildi. İşte bu yüzden, keşke Sağlık Bakanlığı sessizliğini bozup şu sorulara yanıt verse:

- Veyis Ateş hangi ürünü satmak için bakanlıkla iletişime geçti?

- Veyis Ateş’in kendisi ya da aracı olduğu firma bu süreçte bakanlıktan para aldı mı?

- Veyis Ateş ürün satışı için bakanlıktan hangi üst düzey bürokratlarla görüştü?

- Veyis Ateş o bürokratlarla neden ters düştü?

- Sedat Peker’in “ailesini seviyorum” diye ismini vermediği bakanlıktaki o bürokrat kim?

AHMET ŞIK’TAN SOYLU’YA  VEYİS ATEŞ’ SORUSU

Türkiye İşçi Partisi (TİP) İstanbul Milletvekili ve Gazeteci Ahmet Şık, Habertürk sunucusu Veyis Ateş’in İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun çok yakın arkadaşı olduğunu ve AKP’ye geçmeden önce Türkiye Gazetesi Yazarı Cem Küçük’le Soylu’nun istişare heyetinde bulunduğunun altını çizerek, “Kudreti, kerameti ve siyasi kariyeri Saray’dan menkul İçişleri Bakanı Soylu’ya’ bir kez de, “Ohhh!!! Ohhh!!!” nidalarıyla anlayacağı dilden soralım: ‘Paralar kime gidecekti? “Rüşvet isteyen klikte sen de var mıydın?’ ‘Yargıyı rüşvet trafiğinin kavşağına çevirenler kim?” diye sordu.

“KLİK KİM?PARA KİME VERİLECEKTİ?”

Şık, Habertürk Yazarı Sevilay Yılman’ın bugünkü köşesinde yayımladığı firari Sezgin Baran Korkmaz ve Veyis Ateş’in arasındaki diyalogu alıntılayarak, “Veyis Ateş 10 milyon Euro’yu kendisine değil, ‘Sezgin Baran Korkmaz ile uğraşan klik’ adına istiyor. ‘Uğraşan’ denilenden kasıt SBK ile ilgili soruşturma. Veyis, “Bu arkadaşlarla işi tersine çevirmek mümkün” dedikten sonra da ‘hakem’ olarak parayı istiyor. Klik kim? Para kime verilecekti?” ifadelerini kullandı.

“RÜŞVET İSTEYEN KLİKTE SEN DE VAR MIYDIN?

T24’te 11 Ocak 2021’de ‘A’dan Z’ye ‘Sezgin Baran Korkmaz’ olayı’ başlığıyla yayımlanan yazısına atıfta bulunan Şık, şu ifadeleri kullandı:

“Yazıda anlatılan Kıraç adına makamına çağırdığı S.B. Korkmaz’ı tehdit eden ve alacaklarından vazgeçip Kıraç’a Holding’in hisselerini de vermesini emrettiği iddia edilen Süleyman Soylu bu klikin içinde midir?

Süleyman Soylu ile çok yakın arkadaş olan V. Ateş aynı zamanda C. Küçük ile birlikte, AKP’ye biatından önce Conrad Otel’de toplanan ve buluştukları güne atıfla “Perşembe Grubu” diye anılan Soylu’nun istişare heyetindeydi. Soylu, Veyis Ateş’in “aracılık hizmetinden” habersiz midir?

Kudreti, kerameti ve siyasi kariyeri Saray’dan menkul İçişleri Bakanı Soylu’ya’ bir kez de, “Ohhh!!! Ohhh!!!” nidalarıyla anlayacağı dilden soralım: “Paralar kime gidecekti? “Rüşvet isteyen klikte sen de var mıydın?” “Yargıyı rüşvet trafiğinin kavşağına çevirenler kim?” Güya İçişleri Bakanı olarak mafyayla iş tutanlardan hazzetmiyorsun ya o zaman soralım, “Pislik, mafya, organize suç örgütü lideri” dediğin Sedat Peker ‘den para aldığını söylediğin Metin Külünk ile ilgili savcılara elindeki belgeleri verdin mi?”

Kaynak: Cumhuriyet

Kaynak: Cumhuriyet

Editör: TE Bilişim