14 Mayıs seçimlerine 21 gün kalmışken her yerde seçim çalışmaları yoğunlaşmış durumda. Seçimin birçok önemli tarihi sonuca ve sürece yol açacağı her kesimce ifade ediliyor. Cumhurbaşkanlığı seçiminde Kılıçdaroğlu’nun seçimi kazanması ve 20 yılı aşkın AKP iktidarına son vermesi birçok kamuoyu araştırmasının en temel sonucudur. Bu seçimde bu kadar önemli olan ve sürece etkisi olacak bir durum da TBMM’deki vekil dağılımı olacaktır. Cumhurbaşkanlığını kaybetmiş bir AKP’nin meclisteki temsil oranı, sonraki dönem muhalefeti olarak AKP için önemli bir manevra alanı sunabilecek düzeyde kalacak mı? Cumhurbaşkanlığını kaybetmiş bir AKP’den yeni kopmalar olacak mı? Cumhur ittifakının diğer paydaşları AKP ile birlikte mi hareket edecek,yoksa yeni iktidara yanaşacak mı? Millet ittifakı bileşenleri kendi içerisinde bütünlüklü bir yasama faaliyeti yürütebilecek mi? Bu ve benzeri soruların sayısını arttırabiliriz ancak en az bunlar kadar önemli olan ve yanıt verilmesi gereken bir soru da “Kapatma tehdidi altındaki HDP’nin en önemli bileşeni olduğu” Emek ve Özgürlük ittifakının oy oranı ve çıkaracağı milletvekili sayısının ne olacağıdır. 15 Mayısa en az 100 vekil hedefi koyan Yeşil Sol Parti’nin Konya, Manisa, Bursa, Sakarya, Elazığ, Balıkesir gibi illerden vekil çıkarma iddiasında olduğu parti yetkililerince ifade ediliyor. Bu illerden birisi de İstanbul’un her geçen dönem daha da bütünleştiği Tekirdağ ilidir. İstanbuldaki hedefi 15-17 vekil olan Yeşil Sol’un Tekirdağ’daki 1 vekili çıkarabilmesi durumunda Trakya için de bir ilk yaşanacaktır.
Yeşil Sol Parti’nin 14 Mayıs seçimlerinde ilk defa milletvekili çıkarmaya hazırlandığı illerden birisi de Tekirdağ. Kentte bölge illerinden 90 yıllardan buyana devam eden göç, son yıllarda artarak 220 bin kişiyi aşmış durumda. Batı Trakya Gazeteciler Derneği Başkanı Necmi Işıksal, bu “göç etkisinin”Yeşil Sol Parti için bir milletvekili çıkarma ihtimalini arttırdığını şu şekilde ifade ediyor. “Bölgeye yapılan sanayileşme göçün önünü açtı. Göçlere bağlı olarak da doğu ve güneydoğu seçmeni Tekirdağ’a akın etti. Tekirdağ nüfusunu şu anda yüzde 60’ını ülkenin dört bir yanından gelen bu vatandaşlar oluşturuyor. Buna bağlı olarak seçmenin rengi de değişmiş oldu.”
AKP-MHP politikalarının neden olduğu ekonomik kriz, kentte birçok kesimi doğrudan etkiliyor. Özellikle kira artışları yoksul bölge insanını çok fazla etkilemektedir. Hatta İstanbul’daki kira artışları nedeniyle Çorlu ve Çerkezköy’e göçün arttığı ifade ediliyor. Yeşil Sol Parti’nin bu defa “sadece Kürt seçmenden değil ülke genelindeki tüm farklı halklar ve inançlardan, yoksullardan, ekonomik kriz mağdurlarındanseçmen bazında daha güçlü bir destek alacağı” ifade ediliyor.
Tekirdağ’da 75 bin civarında yeni seçmenin oy kullanacağı 14 Mayıs seçimlerinde genç seçmen içerisinde Yeşil Sol Parti oy oranının daha yüksek olacağı da birçok kamuoyu araştırmasında ifade ediliyor. Önceki dönemlerde 45 bin bandında oy alan HDP’nin bu dönemde Yeşil sol parti ile vekil çıkarabilmesi için ilave 25-30 bin oy alması gerekiyor. Özellikle bölge illerinden gelen ve yeni seçmen olan nüfusun bu oyu sağlayacağı yönünde değerlendirmeler yapılıyor. Başka bir değerlendirme de “AKP’nin çöküşü nedeniyle önceki dönemlerde AKP’ye oy veren bölge seçmeninin oy tercihinin CHP ve İYİ partidense Yeşil Sol Parti’yekaymasının daha olası olduğu yönündedir.”
AKP iktidarının çöktüğünün önemli bir işareti olan “çok listeli bu seçimin” Yeşil Sol Parti adayları için seçilmeyi avantajlı kıldığı bir “matematik” ortadadır. Tekirdağ’da 2018 yılındaki seçimde vekil çıkaran CHP, AKP ve İYİ partinin yanında Yeşil Sol Parti’nin de vekil çıkarmaya en yakın parti olduğu bir durum ortadadır. O günden bu güne Tekirdağ’da 1 vekil sayısı artmış, yeni düzenleme kapsamında “ittifak artık oylarınınittifaktaki partilere gitmesi” önlenmiştir. Cumhurbaşkanlığı seçiminde aday çıkarmayan HDP’nin, “Tekirdağ milletvekili seçimlerinde AKP’ye vekil kaybettirmeye en uygun parti olduğu” bilinerek hareket edilmelidir. Sonucun ne olacağı bugünden kesin olarak bilinemezse de bugünden sonra yukarıda ifade edilen tüm iller gibi Tekirdağ’da da “Kürt seçmenin temsili” meselesinin daha önemli bir tartışma alanı olacağı bilinmelidir.
