Gazete EmekAKP  Genel Başkan Danışmanı Yasin Aktay, Yeni Şafak'ta “Ülkeyi dönüştüren AK Parti dönüşümden muaf olamaz” başlığıyla yayımlanan yazısının bir bölümü şöyle: 

31 Mart-23 Haziran seçimlerinin şu ana kadar hissedilen-yaşanan bütün etkileri, bana göre, Türkiye’de kurulu demokratik sistemin herkes açısından ne kadar sağlıklı işliyor olduğunu gösteriyor. 

Olaya sadece AK Parti açısından bakmıyorum ama sadece AK Parti açısından bakıldığında bile neticede Türkiye’yi yönetme sorumluluğu hâlâ üzerinde bulunan iktidar partisi olma vasfıyla da çok kazançlı olduğu bir tablo olduğunu daha önce söylemiştim.

İstanbul ve Ankara gibi iki büyük şehri kaybetmiş olsa bile demokratik, hukukun, kuralların ve kanunun işlediği bir Türkiye görüntüsünün güçlü avantajını elde etmiş oldu. Bu görüntünün değerinin, başka türlü kazanılmış bir seçimin getirilerinden kesinlikle çok daha fazla olduğu ortada.

Bu görüntüden çok daha önemlisi toplumun maksimum derecede geniş kesimlerinin şu anda yönetime katılmış olduğu, dolayısıyla paylaşımın daha adil yapıldığı yeni bir toplumsal dengeye ulaşılmış olmasıdır.

Siyasal farklılıkları bir an için bir kenara bırakarak bu katılımın hayırlı olduğunu ve muhalefeti de bu ülkenin, bu halkın, bu tarihin ve kültürün sorumluluğuna daha fazla aşina kılmakta olduğunu söyleyebiliriz. En azından siyaset yoluyla sonuç alabilmenin tadına varmış olmanın kendisine yükleyeceği bir aklın olması kaçınılmazdır. Bu akılla kendisine gelmeyen topluma kendisi gitmek durumunda kalacağını bekleyebiliriz. Bunun neticesinde Türkiye demokrasisinin ileriye doğru daha da olgunlaşarak gelişmesini umabiliriz.

Türkiye’ye çetin mücadelelerle hem siyasi alanda hem de toplumsal-ekonomik kalkınma boyutunda gerçek anlamda bir devrim yaşatan AK Parti ise bu süreçte siyasi rekabetin hakkını kendi özgeçmişiyle mütenasip biçimde vermeye devam edebilmek için etkili biçimde güncellemeye ihtiyacı olduğu sonucunu isabetli olarak çıkarmış durumdadır.

Güncelleme, aslında AK Parti’yi AK Parti yapan temel ilke, değer ve tarzdan kopmayı değil, bilakis onlara yeniden dönmeyi gerektiriyor.

Sorun o ilkelerde değil, AK Parti’nin zamanla o ilkelerden uzaklaşmasındadır. Önceki seçimlerden birinde Genel Başkan ve Cumhurbaşkanı Sayın Erdoğan parti kadrolarında oluşan bir ’metal yorgunluğu’ olarak teşhis etmişti bu uzaklaşmayı ve çözüm olarak bu yorgunluk izlerinin görüldüğü kadroları tasfiye etme yoluna girilmişti.

Kaynak: Artı Gerçek

Editör: TE Bilişim