Gazete Emek-  HDP Eş Genel Başkanı Sezai Temelli’ye açılan soruşturmayı değerlendiren Parti Sözcüsü Saruhan Oluç, Erdoğan'ın toplum barışına karşı suç işlediğini söyledi.

Parti Genel Merkezi’nde düzenlediği basın toplantısıyla gündeme dair değerlendirmelerde bulunan Halkların Demokratik Partisi (HDP) Sözcüsü Saruhan Oluç, HDP Eş Genel Başkanı Sezai Temelli hakkında açılan soruşturmaya ilişkin değerlendirmesinde, Eş Genel Başkanları ve adaylarının suç teşkil edecek herhangi bir söz söylemediklerini bildiğini ifade etti:

‘SAVCILARIN İŞGÜZARLIĞI’

“Biliyorsunuz vekillerimiz ve Eş Genel Başkanlarımızı hakkında fezleke hazırlayıp Meclis'e göndermek savcıların kendi pozisyonlarını güçlendirmeleri, terfi etmeleri için iyi bir araç. Bir kez daha böyle bir şey olmuştur içeriğini tabii ki bilmiyorum. İçeriğine bakar ve değerlendiririz. Herhangi bir seçim çalışmasında Eş Genel Başkanlarımızı ve adaylarımızın suç teşkil edecek herhangi bir söz söylemediklerini biliyorum. Yine savcıların işgüzarlığı ile hazırlanmış bir fezleke olduğunu tahmin ediyorum. Hukukçu arkadaşlarımız değerlendirecektir."

'TOPLUM BARIŞINA KARŞI SUÇ İŞLİYOR'

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın HDP'yi hedef alan suçlamalarına ilişkin konuşan Oluç, Erdoğan'ın 'HDP denen dinsiz imansız ateist takım', 'Cami kurşunladılar' gibi açıklamaları için, "Kamu barışını çiğneyen bir kişi ile kaşı karşıyayız" değerlendirmesi yaptı:

“Günde 3 kere çeşitli mitinglerde mutlaka HDP seçmenine, dolayısıyla 6 milyon seçmenin ailelerine, 20 milyondan fazla insana, Kürt halkına hakaret etmekten geri durmayan bir zihniyet ile karşı karşıyayız. Bunun son örneği dedi ki Tayip Erdoğan, ‘HDP denen dinsiz imansız ateist olan takım.’ Birincisi şunu açıkça söyleyelim; kamu barışını çiğneyen bir kişi ile kaşı karşıyayız. Bu toplum barışına karşı suç kapsamına girer. HDP'ye bu lafları etmek HDP’nin aileleriyle birlikte 20 milyondan fazla destekçisine de dinsiz, imansız, ateist demektir. Burada kastedilen din üzerinden fitne üretmektir. Biz bu fitnede onun vebaline ortak olmayacağız. Kendisini Allah’a havale ediyoruz.”

'AÇLIK GREVCİLERİNİN TALEBİ HUKUKİ VE İNSANİ BİR TALEP'

PKK Lideri Abdullah Öcalan için açlık grevinde cezaevinde yaşamına son veren Zülküf Gezen’in cenazesinin kaçırılarak defnedilmesini kınayan Oluç, Gezen'in cenazesinin defin edilmesi sırasında ailesinin dahi mezarlığa alınmadığını belirterek, "Milletvekillerimizin mezarlığa girişi zor kullanılarak engellendi. Bunların hepsi çok açıkça kınadığımız, protesto ettiğimiz konular” dedi.

132 gündür açlık grevinde olan Demokratik Toplum Kongresi (DTK) Eşbaşkanı ve Hakkari Milletvekili Leyla Güven’in de eylemine değinen Oluç, Adalet Bakanlığı başta olmak üzere tüm yetkililere çağrıda bulundu:

“Bakın Leyla Güven açlık grevinin 132’inci gününde, cezaevleri 94’üncü güne geldi. Kritik eşiklerin hepsi aşıldı. Biz cezaevlerinden de, Leyla Güven açısından baktığımızda dışarıda açlık grevi yapanlar açısından baktığımızda bir tek kişinin yaşamına zarar gelmeden, sağlığı zarar görmeden bu sürecin tamamlanmasını istiyoruz. Bir kez daha yetkililere, başta Adalet Bakanlığı olmak üzere, tüm yetkililere çağrıda bulunuyoruz. Talep, hukuki ve insani bir taleptir. Türkiye’nin yasaları ve anayasası çerçevesinde, Türkiye’nin imzaladığı uluslararası hukuk çerçevesinde talep edilen bir hak talebidir. Başka bir talep yoktur. Başta Adalet Bakanlığı olmak üzere yetkililerin meseleyi ciddiye alması gerekir. Toplum açısından, aileler açısından son derece sıkıntılı bir dönem yaşanmakta ve büyük kırılmalara neden olmaktadır. Bu hafife alınacak bir durum değildir.” 

‘İLLERDE NEWROZ KUTLAMALARI YAPACAĞIZ’

21 Mart'ta düzenlenecek Newroz kutlamalarına da değinen Oluç, şöyle devam etti: “Newroz'da bütün illerde kutlamalar yapacağız. Newroz'u hep birlikte kutlayacağız. Şimdiden tüm Ortadoğu halklarının Newroz’u kutlu olsun. Son mitinglerimizi seçim yasası kapsamında gerçekleştireceğiz. 31 Mart'ta en iyi sonucu almak için çalışmalarımızı tamamlayacağız.”

Kaynak: Artı Gerçek
 

Editör: TE Bilişim