Deniz İke / Van

Gazete Emek- Dengbêjlik Kürt halkının tarihinde ve Kürtçe sözlü edebiyatında önemli bir yere sahip. Yüz yıllardır var olan bu gelenek günümüze kadar devam ediyor. Kürtçe sözlü edebiyat olarak adlandırılan dengbêjî geleneği sayesinde günümüze kadar binlerce olay ve hikaye getirildi. Dengbêjî geleneğinin devam ettiği Kürdistan şehirlerinden biri de Van. Dengbêj Yusuf Celalî (62) de bu Dengbêjlerden biri. Kilamları ile dengbêjî kültürünü sürekli canlı tutan ve yeni nesillere aktaran Dengbêj Yusuf Celalî 1959 yılında Iğdır'ın Alut köyünde dünyaya geldi. 8 yaşından bu yana dengbêjî söyleyen Celalî, uzun yıllar önce Iğdır'dan Van'a göç etmiş. Daha küçük yaşlarda Dengbêj divanlarına katılan Celalî, Dengbêjlerin söylediği kilamlarla büyümüş.

‘BİZDEN ÖNCEKİ DENGBÊJLER GÜNLERCE KLAM SÖYLEYEBİLİYORLARDI’

Serhat bölgesinde çok değerli ve güzel sesli Dengbêjler olduğunu söyleyen Celalî, "O dönem de Dengbêjler çok azdı. Bizden önceki Dengbêjler günlerce kilam söyleyebiliyorlardı. Dengbêj Mehmet Salîhê Şemê'nin sesinden çok etkilenmiştim ve bu şekilde Dengbêjliğe başladım. Mehmet Salîhê Şemê aslen Ağrılıydı ve bölge bölge gezerek kilamlarını söylüyordu. 21 yaşına kadar Mehmet Salîhê Şemê'nin kilamlarını söyledim daha sonra ölümsüz Dengbêjlerden Şakiro'yu tanıdım. Şakiro güzel sesi ile yüreğimde yer edindi. Kesinlikle Şakirê Bedîh (Şakiro) gibi bir Dengbêj dünyaya gelmemiştir, bundan sonra da gelmeyecektir" diye konuştu.

DENGBÊJ SESLERİ KÜRT KÜLTÜRÜNÜ CANLI TUTTU

Kürt kültürünün ve sanatının önemine dikkat çeken Dengbêj Celalî, devamla şunları belirtti: "Ölümsüz dengbêjler sesleri ve kilamları ile Kürt kültürünü bugüne kadar getirdiler. Dengbêjler hem yazılmayan Kürt tarihini, hem de Kürt edebiyatını Kürt toplumuna aktardı ve Kürt tarihini canlı tuttu. Dengbêjî Kürt kültürüdür diyebiliriz. Tarihe baktığımızda Dengbêjler, dengbêjî dışında hiçbir iş ile ilgilenmemişler ve sadece Kürt kültürünü ayakta tutmak istemişler. Kürt Dengbêjlerin gönlünde ülke aşkı vardı ve bu aşkla kilamlarını söylüyorlardı. 

Dengbêjî deniz gibidir. Ne kadar söyleseniz de bitmez ve derya gibi sınırsızdır. Bu kıymetli kültürün her zaman canlı kalması gerekir. Kilam söylediğim zaman huzur buluyorum. Dert ve üzüntüleri unutuyorum. Dengbêjler, aşk, ölüm, göç, kahramanlık ve hüznün kilamlarını söylüyorlar. Dengbêjî Van gölü ve deniz gibidir, her şeye dair kilam var içinde. Her kilamın bir anlamı var ve her kilam üzerine bir kitap yazılabilir."

DENGBÊJÎ KURSLARI AÇILMALI

Dengbêjliğin yayılmasının önündeki en büyük engelin teknoloji olduğuna işaret eden Dengbêj Celalî konuşmasını şu sözlerle sonlandırdı: "Dengbêjî Kürtçenin kültürüdür. Eğer teknoloji daha önce olsaydı, geçmişteki dengbêjlerin sesi tüm dünyaya yayılırdı. Bizim eksikliğimiz burada başlıyor. Bu kültürü devam ettirmeliyiz. Bu dilden ve dengbêjlikten vazgeçmemeliyiz. Gün geçtikçe Dengbêjî kültürü yok oluyor.

Kültür kurumlarımıza bakın. Saz, gitar, erbane, keman vs. kurslar var ama dengbêji kursları yok. Neden yok? Çünkü dengbêjlikte para yok. Bu yüzden ilgi göstermiyorlar. Eğer dengbêjlikte para olsaydı, ne kadar zor da olsa bir çok kişi bu sanatı sürdürürdü. Bütün kültür kurumlarımızda dengbêji kursları açılmalıdır ve dengbêji kültürüne dair eğitim verilmelidir. Ben dengbêjî eğitimi vermeye hazırım, bu konuda kendime inanıyorum. Tek dileğim bu kıymetli kültürün kaybolmaması. Çünkü dengbêjî Kürtçe yaşamın tarihi bir izidir."

Editör: TE Bilişim