Gazete Emek- Ankara Pideciler Simitçiler ve Çörekçiler Esnaf ve Sanatkarlar Odası Başkanı Savaş Delibaş, başkentte 2 liradan satılan simidin fiyatının, yarından itibaren 2,50 lira olacağını bildirdi.

Delibaş, yazılı açıklamasında, girdi maliyetlerine yüzde 80-90 zam geldiğini, bu nedenle simit fiyatında artışın kaçınılmaz olduğunu aktardı.


Ankara'da simidin 2 liradan satıldığını anımsatan Delibaş, "Ankara'da simit fiyatında pazartesi gününden geçerli olmak üzere güncelleme yapıldı. 2 liradan satılan simidin fiyatı, son dönemde girdi maliyetlerinin aşırı yükselmesi nedeniyle 2,50 liraya yükseldi." ifadelerini kullandı.

100 GRAM SİMİT 2 LİRADAN SATILIYORDU

Geçen yıl simitlik unun çuvalının 110 lira, susamın kilogram fiyatının 12 lira olduğuna işaret eden Delibaş, bugün unun çuvalının 190-220 lira, susamın kilogramının ise 23 lira olduğunu kaydetti.

Son dönemde katı ve sıvı yağ, eleman-usta yevmiyeleri, elektrik, doğal gaz, akaryakıt ve kira bedelleri gibi girdi maliyetlerinin yükselmesinden dolayı simit fiyatını güncellemek durumunda kaldıklarını belirten Delibaş, şöyle devam etti:

"100 gram simit 2 liradan satılırken aynı gramajdaki simit 2,50 lira oldu. 50 kuruşluk bir güncelleme yapmak zorunda kaldık. Eğer gerçek bir Ankara simidi yapmak istiyorsak, lezzetinden, kalitesinden ödün vermek istenmiyorsa, bu güncelleme kaçınılmaz olmuştur. Birçok ilde simidin 2,50 lira olduğunu söyleyebiliriz. Müşterilerimizin bizi anlayışla karşılayacağına inanıyoruz."

AKP İKTİDARA GELDİĞİNDE SİMİT 20 KURUŞTU

Erdoğan konuşmasının bir bölümünde muhalif kesimleri eleştirirken "Yok öyle 25 kuruşa simit" sözleri sosyal medyanın gündemine oturdu.

2002 yılından bu yana simite yapılan zam ile memura yapılan zam arasındaki oran farkı yeniden gündeme geldi.

Bazı kullanıcılar AKP iktidara geldiği sırada simitin 20 kuruş olduğuna, geçen zamanda simite yüzde 500 oranında zam yapıldığına ancak asgari ücrete ve memur maaşlarına yapılan zamların devede kulak olduğuna dikkat çekti.

2013 yılında susam fiyatlarına gelen zamla birlikte bazı bölgelerde simitin fiyatı 1.4 TL'ye kadar çıkmıştı.

Erdoğan'ın "Yok öyle 25 kuruşa simit" sözleri 12 yıllık AKP iktidarında 20 kuruştan 1 TL'ye hatta 1,4 TL'lere çıkan simitin serüveni...

RAKAMLARLA SİMİT

2011 Yılında Kamu-Sen AR-GE Merkezi'nin araştırması günlük hayatımızda büyük bir öneme sahip olan simitin nereden nereye geldiğini ortaya koydu.

Alınabilen miktar
 
2002- 2011
 
Simit
Çay
Simit
Çay

Memur Maaşı ile alınabilen miktar

2655 adet
5310 bardak
1545 adet
3090 bardak

Asgari Ücretle alınabilen miktar

920 adet
1840 bardak
630 adet
1260 bardak


Hükümetin iktidara geldiği 2002 yılı Kasım ayında ortalama memur maaşı 531 TL, asgari ücret ise net 184 TL idi. Bu dönemde bir adet simit ise 0,2 TL’den satılıyordu. 2011 yılına gelindiğinde ortalama memur maaşı 1545 TL, asgari ücret ise 630 TL olurken, simit fiyatları aynı dönemde 5 kat artarak 1 TL’ye ulaştı.

2002 yılında maaşı ile ayda 2655 simit alan memur; bugün ortalama maaşı ile ancak 1545 simit alabilmekte. 2002 yılında asgari ücretli maaşı ile 920 simit alırken, bugün ancak 630 simit alabiliyor. Buna göre son 9 yılda, memur maaşları simit fiyatları karşısında reel olarak % 42, asgari ücretli ise %31,5 değer kaybetti. İktidara gelmeden önce seçim meydanlarında sürekli simit hesabı yaparak, işçi, memur maaşlarının ve asgari ücretlerin düşüklüğünü ortaya koyan yetkililer; iktidara geldikten sonra memurun elinden aylık 1110; asgari ücretliden ise 290 simidi almış oldu. Türkiye Kamu-Sen Araştırma Geliştirme Merkezi’nin hazırladığı memur-simit endeksi, 2002 yılında 100 iken, 2011 yılında 58’e geriledi. Benzer durum, çay fiyatları için de geçerli. 2002 yılında kahvehanelerde ve çay ocaklarında 0,1 TL’den satılan bir bardak çayın fiyatı bugün 4 kat artarak 0,5 TL’ye yükselmiş durumda.

Buna göre 2002 yılında bir memur maaşı ile 5310 bardak çay alabiliyordu, 2011’de bu rakam 3090 bardağa düştü. 2002 yılında asgari ücretle 1840 bardak çay içebilen bir işçi bugün ancak asgari ücretle 1260 bardak çay içebiliyor. Buna göre çay fiyatı karşısında da memur maaşları %42; asgari ücret ise 31,5 oranında erimiş oldu. Bu hesaba göre dört kişilik bir ailenin her öğünde bir simit ile iki bardak çay içtiğini hesap ettiğimizde, aile günlük toplam 24 bardak çay ve 12 adet simitle günü geçirmek zorunda kalıyor. Bu da günlük 24 TL’ye gelir ki; bir ailenin yalnızca simit ve çayla yaşamını sürdürmesi için aylık en az 720 TL’ye ihtiyaç var. Asgari ücretli bir ailenin simit ve çayla dahi beslenebilmesi için aylık 90 TL’ye daha ihtiyacı var. Oysa 2002 yılında bir asgari ücretli ailesinin karnını çay ve simitle doyurduktan sonra geriye 40 TL parası kalıyordu.

Türkiye Kamu-Sen Genel Başkanı İsmail Koncuk: “vatandaşın yoklukta sarıldığı çay ve simit de artık lüks tüketim maddesi oldu”

İsmail Koncuk, konu ile ilgili yaptığı açıklamada “bir zamanlar yoksul vatandaşlarımızın rağbet ettiği simit ve çay, şimdi lüks kafelerde satılır hale geldi. İşsiz vatandaşlarımız simitle dahi karnını doyuracak durumda değil.” dedi. Koncuk; “Bizim bu hesabı yapmamızdaki sebep, 2002 yılında Başbakan’ın seçim meydanlarında çokça dillendirdiği ama şimdilerde unuttuğu çay-simit hesabını hatırlatmaktır. Ama gördük ki, geçen zaman içinde vatandaşımızın parasızlıktan sarıldığı çay ve simit için de alım gücü azalıyor. Anlaşılıyor ki; çay-simit hesabı yapanlar, bugünlerde vatandaşı, yoksulu, memuru, emekliyi yaptıkları hesapta dikkate almamaktadır. Hükümetlerin görevi elbette vatandaşın karnını çay ve simitle doyurmak değil; sosyal devlet olmanın bir gereği olarak, gelir dağılımında adaleti sağlamaktır.” dedi.

Editör: TE Bilişim