Gazete Emek- Kobanê Davası’nın görüldüğü Ankara 22’nci Ağır Ceza Mahkemesi’nin duruşma savcısı, Eski HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş hakkında suç duyurusunda bulundu.

Savcılığın, 18 Nisan 2021 tarihinde görülen celsede savunma yapan Demirtaş’ın kullandığı beyanların, AKP’li Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’a hakaret suçunu oluşturup oluşturmadığı hususunda Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı Müracaat ve Suçüstü Savcılığı’na 7 Haziran 2021 tarihinde dilekçe gönderdiği öğrenildi.

15 Kasım tarihinde ise Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı, suç duyurusuna dair Demirtaş’ın sözlü beyanını aldı.

DEMİRTAŞ, ERDOĞAN'DAN ALINTI YAPMIŞTI

MA'dan Fırat Can Arslan'ın haberine göre; Demirtaş’ın “Erdoğan’a hakaret” suçuna konu olan savunmasında sarf ettiği sözler, Erdoğan’dan alıntı yaparak kullandığı cümleleri içeriyor.

Erdoğan’ın 14 Haziran 2021 tarihinde Kanal 24’te yaptığı açıklamayı 5 Nisan tarihindeki savunmasında okuyan Demirtaş’ın SEGBİS çözümlerinde şu ifadeler yer alıyor: “Bak diyor ki Recep Tayyip Erdoğan 14 Haziran katıldığı Kanal 24 televizyonunda. Açıklaması şu: ‘7 Haziran seçimlerinden sonra 53 tane Kürt kardeşimi öldüren bunlar değil mi? Bunlar sokağa dökülün demedi mi? Sokağa dökülün dedi. 15 yaşındaki Yasin Börü’yü öldürenler bunlar değil mi? Efendim bir Cumhurbaşkanı adayı cezaevinde duramaz diyorlar. Öyle veya böyle şimdi bu şartlar içinde tabi gelecek işte beş dakika on dakika neyse TRT’de konuşacak talimat verdim’ diyor. Bunun gibi çok sayıda konuşma, hepsi yalan çarpık. Bak diyor ki: ‘7 Haziran seçimlerinden sonra çağrı yapmadı mı’ diyor.

7 Haziran seçimleri 2015’te yapıldı. 6-8 Ekim olayları 2014’te oldu. Algı yaratıyordu. Şimdi demek istediğim şu, benim çağrım olmadığı kesinleşti. HDP’nin çağrısıyla zaten biz tutukluyduk, yargılanıyorduk, yeni bir şey lazım. Yeni bir şey bulmak gerekiyordu. İşte bu sahte tweet biz tutuklanmadan önce devreye girdi. Neden tutuklanmamız gerekiyordu? Çünkü Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi tahliyeme karar verdi. Arkasından hemen yeni tutuklama geldi. Fakat halen delil yoktu. Hangi çağrımda insanlar sokağa dökülmüş, halen ortada yoktu. İşte orada Emniyet Müdürlüğü imdada yetişti. İki tane uyduruk gizli açık tanık bulup Demirtaş işte ‘Kobanê dönüşü 30 Eylül mü 31 Eylül’de o açıklamasıyla sokağa döktü’ dediler. ‘Oradan cımbızladık bir cümle aldık, iki tane de tanık ekledik, haydi bakalım şimdi, şimdi ne olacak’ dediler. ‘Demirtaş’la Figen Yüksekdağ’ı bundan tutukladık da fakat iki kişilik örgüt mü olur, ne yapmak gerekir, örgüt dediğin kalabalık olur’ dediler. İşte orada yeni bir belge dosyaya girdi. Tarihi yok, sayısı yok, 98 kişinin isminin olduğu bir belge dosyaya girdi. Dosyada duruyor şu anda.”

Demirtaş’ın suça konu beyanlarından bir diğeri de şöyle: “Ülkenin İçişleri Bakanı veya Cumhurbaşkanı Kobani olaylarında kaç kişinin öldüğünü bilmez mi ya, bilir değil mi? Ama hayır, algı yaratmak, abartmak istiyorlar, bariz yalan söylüyor. Soylu diyor ki ‘53 kişinin ölen insanlar ne olacak, terör örgütünün korku saldığı insanlar ne olacak, Yasin Börüler ne olacak?”

Beyanlarında Erdoğan’ın ve Soylu’nun kendisi hakkında “algı operasyonu” yürüttüğünü dile getiren Demirtaş, “Cumhurbaşkanı’nın benimle ilgili yaptığı seçim kampanyası boyunca 29 açıklamanın ilki ve tamamı yalan, tamamı yalan. İşte şu anda birazdan devam edeceğim hepsinin kayda geçmesi lazım, heyetiniz ve savcılık bu yalanın altını doldurmaya çalışıyor, ülkenin koskoca Cumhurbaşkanı yalan söyler mi? E söyledi, e ne yapacağız, onun yalan söylemediğini ispatlamaya çalışacağız. Recep Tayyip Erdoğan Adıyaman mitinginin yapıldığı günün akşamı NTV, Star ortak canlı yayınına katılmış konuşuyor: ‘Şimdi mesele içeride olan kişi tutmuş Cumhurbaşkanlığına aday oluyor, hangi yüzle aday oluyorsun be hangi yüzle, CHP’nin adayı kalkıyor ona gidiyor ziyaret ediyor, onların bu ülkeye vereceği bir şey yok, Diyarbakır’da benim 53 tane Kürt kardeşimin ve Yasin Börü’nün ölümüne neden olan kişiyi mi ziyaret etmeye gidiyorsun? Bütün Cumhurbaşkanı adayları dışarı çıkmalı ve dışarıda faaliyet sürdürmeli’ diyor. Millilik yerlilik adalet anlayışı bu demokrasi bu değil siyaset bu değil. Ben bu noktada adaletin bir an önce tecellisiyle adaletin bunlara gereken dersi vereceğine de inanıyorum.’ Bak biz 53 kişiyi öldürmekle yargılanıyoruz sözde orada. Oysa size göre halen yargılanmaya başlamamışız” dedi.

Demirtaş beyanlarının sonunda Erdoğan’ın kendisi hakkında yaptığı diğer benzer açıklamaları da yazılı olarak dosyaya sunacağını belirterek, “Şimdi Türkiye Cumhuriyeti devletinin gelmiş geçmiş en fazla yetki sahibi en fazla kudretli devletin bütün mekanizmalarına tek başına hakim olan adam, bunu söyleyecek de yargı nasıl olur da bunun gereğini yapmayacak” diye sordu.

TUTANAKLAR AİHM’E TAŞINDI

22’nci Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen duruşmadaki beyanlarına dair Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’na ifade veren Demirtaş, suça konu SEGBİS tutanaklarını Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ne delil olarak sunduğunu belirterek, “Dolayısıyla burada suçlanması gereken ben değilim” dedi.

ERDOĞAN’IN AÇIKLAMALARINI PAYLAŞTIM’

Erdoğan’a hakaret etmediğini dile getiren Demirtaş, “Gün gün açık kaynaklarda yayınlanmış Cumhurbaşkanının açıklamalarını savunmalarımda paylaştım. Bu soruşturmanın kendisi, benim savunma hakkıma ve ifade özgürlüğüme müdahaledir” diye aktardı.

DEMİRTAŞ’IN YAZILI SAVUNMASI ALINACAK

Demirtaş, ilerleyen günlerde Başsavcılığa yazılı savunmasını da sunacak.

Editör: TE Bilişim